"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/745 E., 2022/1621 K.
DAVA TARİHİ : 11.04.2014
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Antalya 1. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2016/1144 E., 2020/171 K.
Taraflar arasındaki katılma alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 1977 yılında evlendiklerini, müvekkilinin evliliklerinin başından beri davalı ile birlikte para biriktirdiklerini, ailesinden gelen yardımları ve malları aile bütçesine dahil ettiğini, tarlada ve evde çalışarak katkıda bulunduğunu, tarafların 1982-1983 yıllarında Afyon ili Anbar yolu Mevkiinde değeri 100.000,00 TL olan bir daire aldıklarını, daha sonra 1995 yılında Dazkırı ilçesi Yeniyol Mahallesi, 238 ada 29 parselde 5 katlı bina yaptıklarını, binada 4 daire ve 2 dükkan bulunduğunu, değerinin 600.000,00 TL olduğunu 2009 yılında Afyon Mareşal Fevzi Çakmak Mahallesinde değeri 100.000,00 TL olan ev ve FİAT marka 20 D 4489 plakalı aracı 30.000,00 TL'ye aldıklarını, ayrıca Antalyada bir ev alındığını, davalı tarafın bu malların çoğunu müvekkiline ve çocuklara kalmasın diye kötü niyetli olarak sattığını, şu an Dazkırıda 5 katlı binadan 1 ev ve 1 dükkan kaldığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla Anbar yolundaki daire için 50.000,00 TL, Mareşal Fevzi Çakmak Mahallesindeki daire için 50.000,00 TL, Dazkırı ilçesindeki binada bulunan 2 dükkan ve 4 daire için 300.000,00 TL, araçlar için 35.000,00 TL alacakların, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu edilen malların çoğunun 2002 öncesinde mal ayrılığı rejimi döneminde alındığını, davacının bunlardan dolayı katılma alacağı talep edemeyeceğini, müvekkilinin Dazkırıdaki binadan 2 daire ve 1 dükkanı kızı Emine Avcı'ya 1 daireyi de Zeki Diker'e kredi çekmesi için devrettiğini, bunların hepsinden davacının haberdar olduğunu, davacının hali hazırda kızına devredilen dairede, kızı ile birlikte kaldığını, üzerine bina yapılan arsanın, müvekkilinin babasından miras kaldığını, binanın da 2002 yılından önce yapıldığını, bina yapılırken müvekkilinin, babasından kalan 23 dönümlük tarlasını sattığını ve parasını inşaat işinde kullandığını, müvekkilinin kişisel malı olduğunu, davacının hiçbir katkısı bulunmadığını, Anbar yolundaki dairenin 1981 yılında alındığını, davacının ev kadını olup hiçbir işte çalışmadığını, katkısı olmadığını, taşınmazın müvekkilinin kendi imkanlarıyla alındığını ve evlilik birliği içinde satılarak, parasının ailenin giderlerinde kullanıldığını, dava konusu araçlardan Hyundai marka aracın davacı adına kayıtlı iken yine davacı tarafından satıldığını ve parasının evlilik birliği içinde harcandığını, diğer 20 D 4489 plakalı aracın da krediyle alındığını, taksitlerini müvekkilinin ödediğini, bu aracın da evlilik birliği içinde satılarak ortak hayat için kullanıldığını, edinilmiş mallara katılma rejimi döneminde alınan Mareşal Fevzi Çakmak Mahallesindeki dairenin tamamına yakınının müvekkilinin emekli ikramiyesinden karşılandığını, müvekkilinin emekli olmadan 1 ay önce müteahhide 2009 yılında 25.000,00 TL kapora verdiğini, kapora için bankadan iki parça halinde kredi kullanıldığını, müteahhitle 97.500,00 TL bedelle anlaştığını, müvekkilinin geri kalan miktar için Mart 2009'da aldığı ikramiyesini kullandığını, bunun 72.500,00 TL miktarını müteahhide verdiğini, 6.000,00 TL miktarını da tapu masraflarına harcadığını, daha sonra müvekkilinin bu evi sattığını ve banka borçlarını ödediğini, kalan miktarı da piyasaya olan borçlarını ve oğlunun borçlarının ödenmesinde kullandığını belirterek açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile her hangi bir mal rejimi sözleşmesi akdetmedikleri anlaşılan taraflar arasında, evlendikleri 16.05.1977 tarihinden 01.01.2002 tarihine kadarki dönemde 743 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 170 inci maddesi gereği mal ayrılığı, 01.01.2002 tarihinden boşanma davasının açıldığı 11.04.2014 tarihine kadarki dönemde de 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) nun 202 inci maddesi gereğince edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu, davacı tarafça dava konusu edilen Afyonkarahisar ili Dazkırı ilçesi Yeni Yol Mahallesi Lütfi Sönmez Caddesi 238 ada 29 parselde kayıtlı arsanın 24.07.1996 tarihinde davalı adına tescil edildiği, sonrasında arsa üzerine bina inşa edildiği, alınan bilirkişi raporuna göre taşınmazın 01.01.2002 tarihinden öncesine yani mal ayrılığı rejimi döneminde tamamlandığı, iskanın da 1997 yılında alındığı, davacı kadının dosya içeriğine göre bu taşınmazla ilgili bir katkısı olduğunun ispatlanmadığı bu durumda gerek arsanın, gerekse üzerine inşa edilen binanın davalının kişisel malı niteliğinde olduğu, davacı kadının bu taşınmaza ilişkin taleplerinin reddine karar verildiği, davacı tarafça dava konusu edilen 20 D 4489 plakalı 2003 model aracın evlilik birliği içinde davalı adına tescil edildiği ancak duruşmada dinlenen tarafların ortak çocuğunun beyanına göre bu aracın kendisi için alındığı ve babası adına kredi çekmek durumunda kalındığı belirtildiğinden ve davacı tarafça aksi ispat edilemediğinden davacının bu araca ilişkin talebinin de reddine karar verildiği, davacı tarafça dava konusu edilen Afyon Merkez Mareşal Fevzi Çakmak Mahallesi 2482 ada 17 parselde kayıtlı B blok 3. Kat 5 nolu dairenin 31.03.2009 tarihinde yani evlilik birliği içerisinde davalı adına tescil edildiği ve bu taşınmazın edinilmiş mallara katılma rejimi kapsamında olduğu, taşınmazın keşif tarihi itibariyle alınan rapora göre güncel sürüm değerinin 255.600,00 TL olduğu, davalı tarafın Şeker Fabrikasından emekli olurken aldığı 78.810,86 TL'nin bu taşınmazın alımı sırasında kullanıldığı, kıdem tazminatının davalı tarafın kişisel malı olduğu, dosyada mevcut bilirkişi raporuna göre kıdem tazminatının taşınmazın edinildiği tarih itibariyle oranının %56,94'üne tekabül ettiği, taşınmazın güncel sürüm değerine göre(255.600*%56,94) bu taşınmazın 145.538,64 TL'sinin davalının kişisel malı olduğu, geriye kalan(255.600-145.538,64) 110.061,36 TL nin 1/2 lik kısmının yani 55.030,68 TL sinin katılma alacağı olarak hesaplandığı, davacı tarafın Afyon Merkez Mareşal Fevzi Çakmak Mahallesi 2482 ada 17 parselde kayıtlı B blok 3. Kat 5 nolu daireye ilişkin 50.000,00 TL'lik dava açtığı dikkate alınarak taleple bağlı kalınmak suretiyle bu taşınmaza ilişkin talebinin kabulüne karar verildiği gerekçesi ile davacının davasının kısmen kabulü kısmen reddi ile; Afyon ili Merkez ilçesi Mareşal Fevzi Çakmak Mahallesi 17 parsel 2482 adada kayıtlı 5 nolu daireden kaynaklı 50.000,00 TL katılma alacağının taleple bağlı kalınarak davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar tarihinden itibaren alacağa yasal faiz yürütülmesine, bu taşınmaza ilişkin fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmasına, Afyon Dazkırıda bulunan diğer taşınmaz ve araç yönünden açılmış olan davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Dazkırı ilçesi Yeni Yol mahallesi Lütfi Sönmez caddesi 238 ada 29 parselde kayıtlı ve 6 adet bağımsız bölümü bulunan binanın, davalının kişisel malı olmadığını, binanın, evlilik birliği içerisinde yapıldığını ve müvekkilin evliliklerinin başından beri biriktirdiği paralarla bu binanın yapımına katkısı olduğunu, katılma alacağına konu olan Afyon ili Merkez ilçesi Mareşal .. Mahallesi 17 parsel 2482 adada kayıtlı 5 nolu daire için yapılan keşif sonucu belirlenen değerin çok düşük olduğunu, bilirkişi raporuna yaptıkları itirazlar dikkate alınmadan hüküm kurulduğunu, davalının bazı taşınmaz ve araçları, davacının katılma alacağını azaltmak maksadıyla başkalarına devrettiğini, buna yönelik itirazlarının dikkate alınmadığını, eksik inceleme ile hüküm kurulduğunu, ortak çocuk ...'ın, ... plakalı araç için davalının kredi çektiğini ve bu borcun da davalı tarafından evlilik birliği içerisinde ödendiğini, dava dilekçesinde belirtildiği üzere Antalya'dan ev alındığını, ödemelerin yine davalı tarafından evlilik birliği içerisinde yapıldığını beyan ettiğini, evlilik birliği içerisindeki bu borçların ödenmesine müvekkilin katkısının bulunmadığı ve bu mal varlıkları üzerinde katılma alacağımızın olmadığının düşünülemeyeceğini, gerekçeli kararda bu kredi borçlarının kim tarafından ödendiği ve söz konusu mal varlıklarının 01.01.2002 tarihinden sonraki evlilik birliği içinde edinildiği hususunun dikkate alınmadığını, ortak çocuğun davalı lehine olan beyanlarınının hükme esas alındığını, müvekkil lehine olan beyanlarını ise dikkate almadan hatalı hüküm kurulduğunu belirterek davanın reddedilen kısmı ile bilirkişi tarafından belirlenen katılma alacağının miktarı yönünden İlk Derece Mahkemesinin kararının lehlerine kaldırılmasını talep ederek istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde öne sürdükleri sebeplerle Bölge Adliye Mahkemesinin istinaf başvurusunun esastan reddi kararının hatalı olduğunu belirterek davanın reddedilen kısmı ile bilirkişi tarafından belirlenen katılma alacağının miktarı yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kişisel mal savunması ve ispatı, tasfiyeye dahil edilecek mallar, tasfiye hesabında esas alınacak borçlar ve bunların ispatı, tasfiye konusu malların değeri noktasında toplanmaktadır. Dava, katılma alacağı istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 26 ncı maddesi, 33 üncü maddesi, 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 6 ncı maddesi, 179 uncu maddesi, 202 nci maddesi, 219 uncu maddesi, 222 nci maddesi, 225 inci maddesinin ikinci fıkrası, 229 uncu maddesi, 230 uncu maddesi, 231 inci maddesi, 235 inci maddesinin birinci fıkrası, 236 ıncı maddesinin birinci fıkrası.
3. Değerlendirme
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre, davacı kadın vekilinin bozma kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
3. Davacı kadın vekilinin tasfiye konusu 17 parsel 2482 ada'da kayıtlı taşınmazın değerine yönelik temyiz itirazlarının incelemesinde; İlk Derece Mahkemesince, mahallinde icra edilen keşif neticesinde uzman bilirkişilerden alınan rapor ile taşınmazın edinim tarihindeki ve sürüm (rayiç) değeri belirlendikten sonra, davalı erkeğin kıdem tazminatı ile taşınmazın alındığı ve bu nedenle kişisel mal niteliğinde olduğu savunması birlikte değerlendirilerek, dosyanın hesap bilirkişisine tevdi edilerek, hasıl olacak sonuca göre karar vermek gerekirken, artık değere katılma alacağı miktarının hesabına esas alınan 09.03.2020 tarihli bilirkişi raporunda, taşınmazın edinim değerinin mahallinde icra edilen keşif neticesinde alınan bilirkişi raporunda tespit edilmediği, bu nedenle davalı vekilinin aşamalardaki beyanları nazara alınarak taşınmazın edinim tarihindeki değerinin 103.500,00 TL olduğu kabul edilmiş, davalı erkeğe 31.03.2009 tarihinde ödenen kıdem tazminatının, davalı erkeğin işe başladığı 01.12.1975 tarihinden, 01.01.2002 tarihine kadar geçen 26 yıl 1 aylık çalışması karşılığı olan kısmının kişisel mal olduğu belirlendikten sonra, 103.500,00 TL edinim değerine, kıdem tazminatının kişisel mal niteliğindeki kısmı oranlanarak katılma alacağı hesaplanmıştır. Bilirkişi raporunda taşınmazın edinim tarihindeki değeri hesaplanırken münhasıran davalı tarafın aşamalardaki soyut beyanları esas alınarak hesaplama yapıldığı nazara alındığında, artık değere katılma alacağının hesabına ilişkin bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli değildir. O halde mahallinde icra edilen keşfe katılan bilirkişilerden taşınmazın edinim tarihindeki ve tasfiye tarihindeki (önceki karar bozulmakla değer güncelliğini yitirdiğinden bozma sonrası yeni karar tarihine en yakın tarihteki) sürüm (rayiç) değerleri belirlenmesi için ek rapor alınması, bunun mümkün olmaması durumunda yeniden mahallinde icra edilecek keşif neticesinde taşınmazın edinim tarihindeki ve tasfiye tarihindeki (önceki karar bozulmakla değer güncelliğini yitirdiğinden bozma sonrası yeni karar tarihine en yakın tarihteki) sürüm (rayiç) değerleri belirlenmesi, akabinde dosyanın hesap bilirkişisine tevdi edilerek, davalı erkeğin kıdem tazminatı ile taşınmazın alındığı yönündeki savunması da hep birlikte değerlendirilerek artık değere katılma alacağının hesaplanması, talep miktarı ve usuli kazanılmış haklar da gözetilerek karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuş, bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Davacı kadın vekilinin bozma kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının REDDİNE,
2.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının tasfiyeye dahil edilen 17 parsel 2482 ada'da kayıtlı taşınmazın değeri yönünden ORTADAN KALDIRILMASINA,
3.Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının tasfiyeye dahil edilen 17 parsel 2482 ada'da kayıtlı taşınmazın değeri yönünden BOZULMASINA,
Peşin harcın istek halinde yatırana geri verilmesine,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
08.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.