"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından fer'îler yönünden istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının evlilik birliğinin başından itibaren sürekli alkol aldığını, müvekkiline karşı sürekli hakaret ettiğini ve şiddet uyguladığını, evin bakım ve geçimi ile ilgilenmediğini, davalının müvekkilini bıçakladığını, müvekkilinin meydana gelen bu olayda tek başına olmasının korkusu, şüpheli ailesinin tehditleri nedeni ile şikayetçi olamadığını iddia ederek evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, müşterek çocuğun velâyetinin müvekkiline verilmesini, müşterek çocuk lehine aylık 500,00 TL iştirak nafakasına, müvekkili lehine aylık 500,00 TL yoksulluk nafakasına, 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalıya dava dilekçesi tebliğ edilmiş, davalı davaya cevap vermemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı kocanın alkol alarak evlilik birliğinin yükümlülüklerini yerine getirmediği, kazancını alkol tüketimine harcadığı, davalının eşine şiddet uyguladığı, eşini bıçakladığı, bu olay nedeniyle soruşturma yapılarak ceza davası açıldığı, taraflar arasındaki evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığı ve evlilik birliğinin yükümlülüklerini yerine getirmeyen ve eşine şiddet uygulayan davalı kocanın tam kusurlu olduğu, davacı kadının boşanma yüzünden mevcut veya beklenen menfaatlerinin haleldar olduğu, eşinin ekonomik desteğinden mahrum kaldığı, davacı eşe yönelik fiziksel şiddetin davacının kişilik haklarına saldırı oluşturduğu, davacının çalıştığı ve düzenli bir gelirinin bulunduğu gerekçeleri ile davanın kabulüne, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, müşterek çocuğun velâyetinin davacı anneye verilmesine, küçük çocuk ile baba arasında şahsi ilişki tesisine, müşterek çocuk lehine aylık 300,00 TL tedbir, 400,00 TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak davacı kadına verilmesine, davacı kadın lehine aylık 400,00 TL tedbir nafakasının hüküm kesinleşinceye kadar devamına, davacı kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine, 20.000,00 TL maddî, 18.000,00 TL manevî tazminatın davalıdan alınarak davacı kadına verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; tedbir nafakası, iştirak nafakası, maddî ve manevî tazminat miktarlarının düşük olduğuna ve yoksulluk nafakası talebinin reddine yönelik istinaf başvurusunda başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, paranın alım gücü, günün ekonomik koşulları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı, evliliğin süresi, nafakanın niteliği, davacı kadının ve müşterek çocuğun ihtiyaçları, düzenli ve sabit geliri bulunan davacı kadının boşanma ile yoksulluğa düşmeyeceği, hakkaniyet ilkesi ile birlikte değerlendirildiğinde, karar ve gerekçesinin dosya kapsamına uygun olduğu, isabetsizlik bulunmadığı, usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile davacı tarafın istinaf taleplerinin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesinin istinaf başvurusunun esastan reddi kararının hatalı olduğunu beyanla istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, tedbir nafakası, iştirak nafakası, maddî ve manevî tazminat miktarları ile yoksulluk nafakası talebinin reddine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun)166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü, 175 inci, 182 inci maddeleri. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
11.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.