Logo

2. Hukuk Dairesi2022/8867 E. 2024/356 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davası sonrasında açılan katılma alacağı davasında, edinilmiş mallara katılma rejimine tabi malların tasfiyesinde, taşınmazın değerinin hangi tarihteki rayiç değeri üzerinden hesaplanması gerektiği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Tasfiye konusu taşınmazın değerinin, karar tarihi yerine iki yıl önceki tarihteki değeri üzerinden hesaplanmasının hatalı olduğu, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 227, 228, 232 ve 235. maddeleri uyarınca tasfiye tarihindeki rayiç değerin esas alınması gerektiği gözetilerek, İlk Derece Mahkemesi kararının karşı dava yönünden bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/601 E., 2022/1535 K.

DAVA TARİHİ : 21.06.2016

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Hatay 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2016/472 E., 2020/807 K.

Taraflar arasındaki katılma alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulüne, karşı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; Bölge Adliye Mahkemesince 09.09.2022 tarihli ek kararla ... kadın vekilinin temyiz başvurusunun yapılmamış sayılmasına karar verilmiş, işbu ek karar ... kadın vekili tarafından temyiz edilmemiş olmakla; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, davalı-davacı erkek vekilinin temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1. ... kadın vekili dava dilekçesinde; evlilik birliği içinde edinilen malların davalı-davacı adına tescil edildiğini, 26767 ada 3 parsel 2 nolu meskenin müvekkiline düğünde takılan ziynet eşyaları bozdurularak alındığını, davalı-davacı adına ayrıca 1224-1656 ve 1205 parsel sayılı taşınmazların ve 67 TU 619 plakalı aracın satın alındığını, aracın mal kaçırmak amacıyla devrediliğini; davalı-davacının banka hesabında da 100.000,00 TL civarında nakit parası olduğunu; ayrıca davalı-davacının mal kaçırma amacıyla kız kardeşi üzerine taşınmazlar satın aldığını belirterek yargılama sırasında yapılacak araştırma ve incelemeler sonucunda ortaya çıkacak gerçek alacak miktarını talep etme hakkı saklı kalmak kaydıyla şimdilik harca esas değer olarak gösterilmiş olan 500,00 TL alacağın (katkı payı alacağı için dava tarihinden, değer artış payı ve katılma alacağı için karar tarihinden itibaren hesaplanacak faizi ile birlikte) tahsilini talep ve dava etmiştir.

2. ... kadın vekili cevaba cevap ve karşı davaya cevap dilekçesinde; 313 parsel sayılı taşınmazın müvekkilinin Hatay'da oturması nedeniyle diğer mirasçılarla anlaşma sonucunda adına tescil edildiğini, müvekkiline miras kalan taşınmazlar olduğunu, dükkana ortak olduğu iddialarının asılsız olduğunu; 26767 ada 3 parsel 2 nolu meskenin muvazaalı olarak davalı-davacının kardeşine satıldığını, yine 1224, 1205 ve 1656 parsel sayılı taşınmazların da müvekkilinin mal kaçırmak amacıyla davalı-davacının kız kardeşine sattığını belirterek karşı davanın reddini savunmuştur.

3. ... kadın vekili 10.10.2020 tarihli dilekçesinde; bilirkişi raporunda müvekkilinin katılma alacağının 149.944,29 TL belirlendiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 149.944,29 TL alacağın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı-davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde; davacı-davalının malların edinilmesine katkısının olmadığını, davacı-davalının mallarını müvekkilinden sakladığını, müvekkilden gizli davacı-davalının kardeşi ile bir dükkana ortak olduğunu, davacı-davalıya babasında kalan 313 parsel sayılı taşınmazın diğer hissedarların hisse bedelleri müvekkili tarafından ödenerek ... adına tescil edildiğini; 26767 ada 3 parsel 2 nolu meskenin 2001 yılında alındığını, 2007 yılında satılarak parası ile 400 gr altın alındığını, kalan kısmı ile de ev eşyalarının yenilendiğini; 1224,1205 ve 1656 parsel sayılı taşınmazın kız kardeşine satılarak borçların ödendiğini, banka hesabındaki paranın da boşanma aşamasındaki masraflara harcandığını, davacı-davalının hiçbir zaman düğünde takılan ziynet eşyalarını müvekkiline vermediğini belirterek asıl davanın reddini savunmuş; 313 nolu parsel sayılı taşınmazın edinilmiş mallara katılma rejimi uyarınca tasfiye edilerek belirlenecek artık değerin yarısının tahsilini, mal varlığı değeri ile tasfiye değeri ancak bilirkişi incelemesinden sonra tespit edileceğinden ve alacak miktarı henüz bilinebilir olmadığı için bilirkişi tarafından yapılacak incelemeden sonra belirlenecek değer üzerinden harcın tamamlanmasını, belirsiz katılma alacağı miktarı karşısında yapılacak tespit ve tasfiye sonucunda ortaya çıkacak değerlerine göre davanın gerçek değerinin belirlenmesinden sonra (fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla) katılma alacağının yasal temerrüt tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.

2. Davalı-davacı erkek vekili ikinci cevap dilekçesinde; 1224 parsel sayılı taşınmazın müvekkilinin kız kardeşi tarafından satın alındığını, hiçbir zaman müvekkiline ait olmadığını, 1656 parsel sayılı taşınmazın da yarı hissesinin müvekkiline ait olduğunu, satılarak borçların ödendiğini savunmuştur.

3. Davalı-davacı erkek vekili 02.10.2020 tarihli dilekçesinde; 313 parsel sayılı taşınmaz yönünden müvekkilinin katılma alacağının 45.039,78 TL olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 45.039,78 TL alacağın ıslah tarihi itibariyle faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR

1. İlk Derece Mahkemesinin yukarıda başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, asıl dava yönünden; 26767 ada 3 parsel 2 nolu bağımsız bölümün 22.03.2001 tarihinde satış sebebiyle davalı-davacı adına tescil edildiği, 04.06.2007 tarihinde kardeşi Hüseyin'e sattığı, davacı-davalının ev kadını olup, taşınmazın edinildiği tarihte çalışmadığı, davacı ziynet eşyalarını vermek suretiyle taşınmazın edinilmesine katkı sağladığını iddiasının da ispat edilemediği, davacı-davalının işbu taşınmazda katkı veya değer artış payı alacağı mevcut olmadığı; 1224 parsel sayılı taşınmazın 7/855 hissesinin 26.12.2008 tarihinde davalı-davacı adına tescil edildiği, davalı-davacının taşınmazı 31.08.2012 tarihinde boşanma davasının açıldığı tarihten kısa bir süre önce, kardeşi ...'ye sattığı, taşınmazın devrinin davacı-davalının katılma alacağının azaltılması amacı ile yapıldığı kabul edilerek, hüküm tarihine yakın tarih olan keşif tarihindeki değeri esas alınarak davacı-davalının 21.000,00 TL katılma alacağı olduğunun hesaplandığı; 1656 parsel sayılı taşınmazın 7/855 hissesinin 23.03.2009 tarihinde davalı-davacı adına tescil edildiği, davalı-davacının taşınmazı 31.08.2012 tarihinde boşanma davasının açıldığı tarihten kısa bir süre önce, kardeşi ...'ye sattığı, taşınmazın devrinin davacı-davalının katılma alacağının azaltılması amacı ile yapıldığı kabul edilerek, hüküm tarihine yakın tarih olan keşif tarihindeki değeri esas alınarak davacı-davalının 52.500,00 TL katılma alacağı olduğunun hesaplandığı; 1205 parsel sayılı taşınmazın 5/1001 hissesinin 30.04.2009 tarihinde davalı-davacı adına tescil edildiği, davalı-davacının taşınmazı 31.08.2012 tarihinde boşanma davasının açıldığı tarihten kısa bir süre önce, kardeşi ...'ye sattığı, taşınmazın devrinin davacı-davalının katılma alacağının azaltılması amacı ile yapıldığı kabul edilerek, hüküm tarihine yakın tarih olan keşif tarihindeki değeri esas alınarak davacı-davalının 15.000,00 TL katılma alacağı olduğunun hesaplandığı; 67 TU 619 plakalı aracın 16.07.2010 tarihinde davalı-davacı adına tescil edildiği, 20.09.2012 tarihinde devredildiği, aracın mal rejiminin sona erdiği tarih olan 14.09.2012 tarihinde mevcut olduğu, aracın keşif tarihindeki değeri esas alınarak davacı-davalının 10.750,00 TL katılma alacağının hesaplandığı; davalı-davacının Denizbank'ta 2.782,58 TL, Albaraka Türk Katılım Bankası'nda 98.606,00 TL’sinin bulunduğu, bankalarda bulunan toplam mevduatın 101.388,58 TL olduğu, hesapların 01.01.2002 tarihinden sonra açıldığından edinilmiş mal olduğu, davalı-davacının boşanma dava tarihinden bir ... az bir süre önce 22.08.2012 tarihinde boşanma davası açacağını anlayınca bankalardaki parayı çektiği, davacı-davalının katılma alacağının 50.694,29 TL hesaplandığı gerekçesiyle; asıl davanın kabülü ile, 1224 parsel sayılı taşınmaz yönünden 21.000,00 TL, 1656 parsel sayılı taşınmaz yönünden 52.500,00 TL, 1205 parsel sayılı taşınmaz yönünden 15.000,00 TL, ... plakalı araç yönünden 10.750,00 TL, bankada bulunan para yönünden 50.694,29 TL olmak üzere toplam 149.944,29 TL katılma alacağının karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiştir.

2. Karşı dava yönünden; 313 parsel sayılı taşınmazın 1/2 hissesinin 3/20 hissesinin davacı-davalıya mirasen intikal ettiği, kişisel mal olduğu, 1/2 hissenin 17/20 hissesinin diğer mirasçılardan 15.09.2020 tarihinde satın alındığı, edinilmiş mal olduğu; davalı-davacının 17/20 hissenin parasının kendisi tarafından verildiği iddiasını ispat edemediği, taşınmazın keşif tarihinde toplam değerinin 302.895,00 TL belirlendiği, davacının katılma alacağının 64.365,00 TL hesaplandığı; davalı-davacının diğer iddiaları ile ilgili herhangi bir belge sunmadığı, davacı-davalının gelirlerinin miktarının bildirilmediği ve belirlenmediği, davacı-davalının dükkan ortaklığının belgelenmediği, davacı-davalının davalı-davacıya evlilik içinde gönderdiği, ailenin geçimi için harcanan paranın tasfiyede değerlendirilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle; karşı davanın taleple bağlı kalınarak kısmen kabulü ile, 45.039,78 TL katılma alacağının karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde ... kadın vekili ve davalı-davacı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.... kadın vekili istinaf dilekçesinde; asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.

2.Davalı-davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde; 1224-1656 ve 1205 parsel sayılı taşınmazların müvekkilinin kazançları ile satın alındığını, davacı-davalının katkısının olmadığını; 1656 parsel sayılı taşınmazın satış parası ile boşanma davası aşamasındaki masrafların ödendiğini, taşınmazın boşanma dava tarihinden önce taşınmazda hissesi olan müvekkilinin kardeşine satıldığını; taşınmazların dava ve keşif tarihindeki değerinin yüksek belirlendiğini; aracın da borçlanarak satın alındığını, davacı-davalının katkısının olmadığını, aracın satılarak satış parasının önce finansman kuruluşuna yatırıldığını, daha sonra satılıp kuyumcuya olan borcun ödendiğini; banka hesabındaki paranın da borçların ödenmesi için ve tayin olması nedeniyle ve de boşanma davası nedeniyle oluşan masraflara kullanıldığını; karşı davada tasfiye konusu 313 parsel sayılı taşınmazın değerinin düşük belirlendiğini, eksik ve hatalı bilirkişi raporunun hükme esas alındığını belirterek istinaf yoluna belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, Mahkemenin dosyadaki delillerle çelişmeyen tespitlerine ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, İlk Derece Mahkemesinin olay ve hukuki değerlendirilmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle; başvuruların ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde ... kadın vekili ve davalı-davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Bölge Adliye Mahkemesince 09.09.2022 tarihli ek karar ile, süresinde temyiz harç ve masrafları yatırılmadığı gerekçesiyle; ... kadın vekilinin temyiz başvurusunun yapılmamış sayılmasına karar verilmiş, işbu ek karar temyiz edilmemiştir.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı-davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde; 1224-1656 ve 1205 parsel sayılı taşınmazın müvekkilinin kazançları ile satın alındığını, davacı-davalının katkısının olmadığını; 1656 parsel sayılı taşınmazın satış parası ile boşanma davası aşamasındaki masrafların ödendiğini, taşınmazın boşanma dava tarihinden önce taşınmazda hissesi olan müvekkilinin kardeşine satıldığını; taşınmazların dava ve keşif tarihindeki değerinin yüksek belirlendiğini; aracın da borçlanarak satın alındığını, davacı-davalının katkısının olmadığını, aracın satılarak satış parasının önce finansman kuruluşuna yatırıldığını, daha sonra satılıp kuyumcuya olan borcun ödendiğini; banka hesabındaki paranın da borçların ödenmesi için ve tayin olması nedeniyle ve de boşanma davası nedeniyle oluşan masraflara kullanıldığını; karşı davada tasfiye konusu 313 parsel sayılı taşınmazın da değerinin düşük belirlendiğini, eksik ve hatalı bilirkişi raporunun hükme esas alındığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kişisel mal savunması ve ispatı, tasfiyeye dahil edilecek mallar, tasfiye hesabında esas alınacak borçlar ve bunların ispatı, tasfiye konusu malların değeri noktasında toplanmaktadır. Dava, katılma alacağı istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 26 ncı maddesi, 33 üncü maddesi, 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 6 ncı maddesi, 179 uncu maddesi, 202 nci maddesi, 219 uncu maddesi, 222 nci maddesi, 225 inci maddesinin ikinci fıkrası, 229 uncu maddesi, 230 uncu maddesi, 231 inci maddesi, 235 inci maddesinin birinci fıkrası, 236 ıncı maddesinin birinci fıkrası.

3. Değerlendirme

1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere, özellikle asıl davada alacağın belirlenmesinde esas alınan malların değerinin temyiz edenin lehine olmasına göre, davalı-davacı erkek vekilinin bozma kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2.Artık değere katılma alacağı miktarı hesaplanırken, mal rejiminin sona erdiği sırada mevcut olan malların, bu tarihteki durumlarına göre, ancak tasfiye tarihindeki sürüm (rayiç) değerleri esas alınır (4721 sayılı Kanun md. 227/1, 228/1, 232 ve 235/1). Yargıtay uygulamalarına göre tasfiye tarihi, karar tarihidir.

3.Davalı-davacı erkek vekilinin karşı davada tasfiye konusu 313 parsel sayılı taşınmazın değerine yönelik temyiz itirazlarının incelemesinde; somut olayda, İlk Derece Mahkemesince karşı davada tasfiye konusu 313 parsel sayılı taşınmazın yukarıda izah edilen ilkeye aykırı şekilde, karar tarihinden (15.12.2020) yaklaşık iki yıl önceki, taşınmazın 31.07.2018 tarihinde belirlenen toplam 302.895,00 TL güncel değerine göre katılma alacağının hesaplanması doğru olmamıştır. O halde, Mahkemece, karşı davada tasfiye konusu 313 parsel sayılı taşınmazın tasfiye (önceki karar bozulmakla değer güncelliğini yitirdiğinden bozma sonrası yeni karar tarihine en yakın tarihteki) tarihi itibariyle sürüm (rayiç) değerleri belirlendikten sonra, talep miktarı ve usuli kazanılmış haklar da gözetilerek karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuş, bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

A. Asıl Dava Yönünden;

Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca asıl dava yönünden davalı-davacı erkek vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

B. Karşı Dava Yönünden;

1.Davalı-davacı erkek vekilinin bozma kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının REDDİNE,

2.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının karşı dava yönünden ORTADAN KALDIRILMASINA,

3.Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının karşı davada güncel değer yönünden BOZULMASINA,

Peşin harcın istek halinde yatırana geri verilmesine,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

18.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.