Logo

2. Hukuk Dairesi2022/9335 E. 2023/306 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasında açılan boşanma davasında, evlilik birliğinin temelinden sarsılıp sarsılmadığı, sarsılmış ise kusurun kimde olduğunun tespiti uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme, tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller ve dosya kapsamına göre, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığına ve davalı erkeğin de kusurlu olduğuna dair yerel mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek, istinaf mahkemesinin direnme kararını onamıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1504 E., 2022/1453 K.

DAVA TARİHİ : 28.07.2020

HÜKÜM/KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 7. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2022/118 E., 2022/326 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin kadına fiziksel şiddet uyguladığını, çocuklarının hatırına bu güne kadar dayandığını, aralarındaki tartışmaların çocukların psikolojisini bozduğunu, yaşı küçük olan oğlunun velâyetinin anneye verilmesini, nafaka ve tazminat istemediğini, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına karar verilmesini, müşterek çocuk için 3000,00 TL iştirak nafakasına, yapılan masrafların davalıdan alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarının tamamen soyut ve gerçek dışı olduğunu, taraflar arasında geçimsizlik olmadığını, boşanma davası, nafaka talebi ve velâyet taleplerinin reddine, yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların sürekli tartıştıkları en son olayda erkeğin, kadının boğazını sıkarak şiddet uyguladığı, kadının da toplumda erkek ile tartıştığı ve bunu sürekli hale getirdiği sabit olup kadının da hafif kusurlu olduğu gerekçesi ile davacı tarafından açılan davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni kanunu'nun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, kadın lehine aylık 750,00 TL tedbir nafakasına hükmedildiği, davacının maddî ve manevî tazminat talepleri ile yoksulluk nafakası taleplerinin reddine karar verildiği görülmüştür.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı taraf; kadının boşanma davasının tümüne yönelik olarak süresinde istinaf talebinde bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davalı tarafın istinaf taleplerinin 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde; müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, boşanmayı istemediğini, davacı tarafın tanıklarıyla yakın akraba olup beyanlarının yanlı ve kötü niyetli olduğunu beyanla davanın kabulü ile boşanmaya hükmedilmesi ve kusur belirlemesi yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından açılan boşanma davasında taraflar arasında birliğin davasına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı varsa kusurun kimden kaynaklandığı kusuru belirlemesini yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

18.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.