"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1870 E., 2022/1724 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Konya 5. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2022/209 E., 2022/351 K.
Taraflar arasındaki mehir senedinden kaynaklanan ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile hükmün kaldırılarak dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 31.08.2018 tarihinde kesinleşen kararla boşandıklarını, evlenirken düzenlenen mehir senedinde belirlenen 750 gram altının müvekkiline hiçbir şekilde teslim edilmediğini belirterek 750 gram altının aynen, olmadığı takdirde şimdilik 1.000,00 TL'nin faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
2. Davacı kadın vekili 26.07.2021 tarihli ıslah dilekçesi ile dava değerini 160.230,00 TL olarak ıslah etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; imam nikahı sırasında mehir olarak 150 gram altın kararlaştırıldığını, 750 gram altın taahhüdünde bulunulmadığını, imam nikahı sırasında kararlaştırılan 150 gram altının ise düğünde davacıya takıldığını, mehirden kaynaklı herhangi bir borcun kalmadığını, kabul etmemek koşulu ile 750 gram altın taahhüt edildiği düşünülse dahi bakiye 600 gram mehir için bağışlamadan rücu koşullarının oluştuğunu, ayrıca 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 296 uncu maddesinin ikinci fıkrasına göre, ortaya çıkan durumlar itibariyle bağışlama sözünün geri alınması ve ifadan kaçınma koşullarının oluştuğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı
İlk Derece Mahkemesinin 08.12.2021 tarih ve 2020/392 Esas, 2021/810 Karar sayılı kararı ile davacı tanığı ...'ın davacıya düğünde 15'er gramdan 4 adet bilezik takıldığını beyan ettiği, davalı asilin yemin beyanı da dikkate alınarak mehir senedinde geçen 750 gram altından bir kısmının takıldığı, kadının tanık beyanları ile takılan altınların erkek tarafından alınıp iade edilmediğinin ispatlanamadığı, tanık beyanlarının davacıdan duyum şeklinde olduğu düğünde takılan ve bozdurulduğu ispatlanamayan altınlar yönünden davanın reddine karar vermek gerektiği, davalının yemin beyanı, yine takılan 2 bileziğin bozdurulduğuna dair beyanları nazara alınarak davacı vekilinin ıslah dilekçesindeki talep sonucu ile bağlı kalınarak düğünde takılmayan altınlar ve davalının beyanı ile sabit olduğu üzere takılıp bozdurulan 2 bilezik yönünden davanın kabulüne karar vermek gerektiği, davalının bağışlamadan rücuya ilişkin itirazlarının kesinleşen boşanma davasında kusur durumu ve dosya kapsamı nazara alınarak şartlarının oluşmadığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulü ile; taleple bağlı kalınarak 654 gram 22 ayar altının (160.230,00 TL) davacıya aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmadığı taktirde toplam bedeli olan 160.230,00 TL'nin 1.000,00 TL'sine dava tarihinden 159.230,00 TL'sine ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili davanın kısmen kabulü yönünden istinaf başvurusunda bulunulması üzerine; Bölge Adliye Mahkemesinin02.03.2022 tarih ve 2022/570 Esas ve 2022/378 Karar sayılı kararı ile dava dilekçesinde 750 gr altının aynen iadesi talebi dikkate alınarak harcın tamamlatılması, davacı tarafa 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 30 uncu -32 nci maddeleri gereğince süre verilerek sonucuna göre işlem yapılması gerektiği gerekçesi ile hükmün kaldırılarak dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
C.İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı tanığı ...'ın davacıya düğünde 15'er gramdan 4 adet bilezik takıldığını beyan ettiği, davalı asilin yemin beyanı da dikkate alınarak mehir senedinde geçen 750 gram altından bir kısmının takıldığı, kadının tanık beyanları ile takılan altınların erkek tarafından alınıp iade edilmediğinin ispatlanamadığı, tanık beyanlarının davacıdan duyum şeklinde olduğu düğünde takılan ve bozdurulduğu ispatlanamayan altınlar yönünden davanın reddine karar vermek gerektiği, davalının yemin beyanı, yine takılan 2 bileziğin bozdurulduğuna dair beyanları nazara alınarak davacı vekilinin ıslah dilekçesindeki talep sonucu ile bağlı kalınarak düğünde takılmayan altınlar ve davalının beyanı ile sabit olduğu üzere takılıp bozdurulan 2 bilezik yönünden davanın kabulüne karar vermek gerektiği, davalının bağışlamadan rücuya ilişkin itirazlarının kesinleşen boşanma davasında kusur durumu ve dosya kapsamı nazara alınarak şartlarının oluşmadığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulü ile; taleple bağlı kalınarak 654 gram 22 ayar altının (160.230,00 TL) davacıya aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmadığı taktirde toplam bedeli olan 160.230,00 TL'nin 1.000 TL'sine dava tarihinden 159.230,00 TL'sine ıslah tarihi olan 22.11.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, aynen iadeye ilişkin fazlaya dair istemin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı vekili hükmün tümü yönlerden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; taraflar evlenirken mehir senedi düzenlendiği, senedin davalı tarafça imzalandığı, davalının 20.10.2020 tarihli celsede senetteki imzayı inkar etmediğini beyan ettiği, senet içeriğinde 750 gram altının davacıya teslim edildiğine dair ibare olmadığı, bu nedenle senetten kaynaklanan edimi yerine getirdiği ispat külfetinin davalıya ait olup, bunun da senet kuvvetindeki bir belge veya yemin deliliyle mümkün olduğu, davalının senet kuvvetindeki bir belge ibraz edemediği, yemin delilinin de olmadığı, her ne kadar İlk Derece Mahkemesi tarafından davacıya yemin delili hatırlatılarak davacının kullandığı yemin delili ile davalı yemin etmiş ise de, ispat külfetinin davacıya ait olmaması sebebi ile davalının yemin etmesinin de sonuca etkili olmayacağı, boşanmanın tarafların eşit kusuru nedeni ile gerçekleşmesi de dikkate alınarak bağıştan rücu koşullarının da oluşmadığı, davacının işbu davayı 750 gram altın yönünden açtığı, ancak 654 gram altın yönünden ıslah ettiği, 750 gram altın yönünden aynen iade talebine yönelik harcın tamamlatılmış olması da dikkate alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik olmadığı gerekçesi ile davalının istinaf talebinin reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; davacının davalı ve annesine karşı davranışları nedeniyle bağışlamadan rücu şartlarının gerçekleştiğini, bu durumun daha önce feragat edilen boşanma dosyasından anlaşılacağı, borcu ödeme güçsüzlüğünün doğması nedeni ile de ifa yükümlülüğünün ortadan kalktığını, yeni bir evlilik ve 2 yaşında çocuğu olan davalının bu bedeli ödeyemeyeceği, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek davanın kısmen kabulü yönünden temyiz talebinde bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı tarafından açılan mehir senedinden kaynaklanan alacağın kısmen kabulünün yerinde olup olmadığı, ispat yükü noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 1 inci, 2 inci, 6 ıncı, 220 inci, 222 inci, 226 ıncı maddeleri. 6098 sayılı Kanun'un 288 inci maddesi. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
27.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.