Logo

2. Hukuk Dairesi2022/9741 E. 2023/444 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı iddiasına dayalı boşanma davasının reddine ilişkin kararın temyiz incelemesi.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından ileri sürülen ve boşanma sebebi olarak gösterilen iddiaların ispatlanamaması ve ilk derece mahkemesi ile bölge adliye mahkemesinin kararlarında usul ve kanuna aykırılık bulunmaması gözetilerek, temyiz isteminin reddine ve bölge adliye mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde; davalı tarafın alkol kullandığını, sürekli olarak müvekkiline karşı fiziksel şiddet ve psikolojik şiddet uyguladığını, evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmediğini, müvekkilinin sürekli küfür ve hakarete maruz kaldığını, davalının beyanlarının asılsız olduğunu, davacının üzerine düşen tüm sorumluluklarını yerine getirdiğini, davalının boşanma aşamasında iftira attığını iddia ederek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanmalarına, müşterek çocukların velâyetinin müvekkiline verilerek aylık 250,00 TL iştirak nafakası, aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakası, 100.000,00 TL manevî, 50.000,00 TL maddî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili davaya cevap ve ikinci cevap dilekçesinde; davacının iddialarının gerçek olmadığını, davalının alkol kullanmadığını, davacının müvekkilini her ortamda küçük düşürdüğünü, sen erkek misin ki, erkek görmemişiz babandan bir ev dahi alamadın, bu evi üzerimize yapamadın, millet evini sene de bir defa yeniler sen hala g.. üzerinde otur, sen erkek misin erkek mi görmemişim ben erkekliğinden şüphe ediyorum, bana erkekliğini göster gibi sinkaflı ifadeler kullandığını, davacının iyi bir eş ve anne olamadığını, çocukların kahvaltısını dahi hazırlamadığını, çocukların sürekli alt katta oturan ailesinin yanında kahvaltı yaptıklarını, davacının temizlik, yemek vb. görevlerini yerine getirmediğini, ben istediğimi yaparım eşim bana karışamaz, ben zaten sevmiyordum, şeklinde küçük düşürücü sözler söylediğini, müvekkilini aşağılayıp hakaret ettiğini, çocuklara şiddet uyguladığını, davacının somut, inandırıcı bir sebebinin olmadığını ve tam kusurlu olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini, boşanma yönünde karar vermesi halinde müşterek çocukların velâyetlerinin müvekkiline verilmesini, müvekkili lehine 100.000,00 TL manevî, 100.000,00 TL maddî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava dilekçesindeki iddiaları destekler mahiyette delil sunulmadığı, söz konusu darp raporuna ait şiddet olayından sonra tarafların bir arada yaşamaya devam ettiği, dinlenen tüm davacı tanık beyanlarının soyut ve davacıdan aktarma duyuma dayalı olduğu, davacının iddialarını ispatlayamadığı ve ispatlanamayan bu vakıaların davalı erkeğe kusur olarak yüklenemeyeceği gerekçesi ile davanın reddine, 30.10.2019 dava tarihi itibariyle müşterek çocuklar ... ve ... için takdir edilen aylık 200 TL tedbir nafakalarının 07.10.2021 tarihi itibariyle aylık 100 TL arttırılarak çocukların her biri için aylık 300 TL tedbir nafakası takdirine, karar kesinleşinceye kadar devamına, karar verilmiştir

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili, davalının fiziksel şiddet ve psikolojik baskı uyguladığını, çocukların ve müvekkilinin ihtiyaçlarını karşılamadığını, alkol kullandığını, tanık beyanları dikkate alınmadan eksik inceleme ile verilen hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; istinaf başvurusunun kabulü ile mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ilk derece mahkemesinin delil değerlendirmesi ve davanın ret gerekçesinin doğru olduğu, davacının davasını ispat edemediği, kanunun olaya uygulanmasında hata edilmediği, ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesi ile davacının istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili, davalının şiddet ve psikolojik baskı yaptığını, çocukların ve müvekkilinin ihtiyaçlarını karşılamadığını, alkol kullandığını, tanık beyanları dikkate alınmadan eksik inceleme ile verilen hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve fer'ilerine ilişkin olup, uyuşmazlık taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte geçimsizlik olup olmadığı var ise kimden kaynaklandığı, boşanma davasının kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi hükümleri, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 166 ıncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesi, 175 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

25.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.