"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1052 E., 2022/941 K.
DAVA TARİHİ : 02.08.2019
HÜKÜM/KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulması
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 4. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/714 E., 2021/295 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulüne karşı davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davalı-davacı erkek tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kısmen kaldırılarak bu yönlerden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-karşı davalı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde; davalı erkeğin eşine sürekli şiddet uyguladığı, ailesi ile birlikte yaşamaya zorladığı, gereksiz kıskançlıklarının olduğu, hakaret ettiği, davalı erkeğin ve ailesinin davacı kadına sürekli olarak şiddet uyguladıkları, davacının yaşının küçüklüğü sebebiyle de kendisini tehdit ettiğini iddia ederek tarafların evlilik birliğinin temelin sarsılması sebebi ile boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin annelerine verilmesine, aylık 250,00'şer TL tedbir, iştirak ve yoksulluk nafakasına, 10.000,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde; iddiaların asılsız olduğunu savunarak davanın reddini istemiş, davacının bir şeyleri gizlemek için ailesiyle konuşurken romanca konuştuğu, davacının evi temizlemediği, davalının işten geldiğinde davalının somurttuğunu iddia ederek karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babalarına verilmesine, 5.000,00 TL maddî, 5.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı-davacı erkeğin eşine fiziksel şiddet uyguladığı, tarafların önceleri davalının ailesiyle yaşadıkları, sonrasında kiraya çıktıkları, yine buradaki ihtiyaçlarını da davacının ailesinin karşıladığı, davalının ailesinin evliliğe müdahil olduğu, davalı erkeğin eşine orospu, kahpe diye küfürler ettiği, gereksiz kıskançlıklar yaptığı, davalının zaman zaman davacıyı eve kilitleyerek onun dışarı çıkmasına engel olduğu, para vermeyerek ekonomik şiddet uyguladığı bu nedenle ihtiyaçlarını davacının annesinin karşıladığı, son olarak da çocukları davacıdan alıp gezdirme bahanesiyle dışarı çıkarttığı, sonrasında da Van'a götürerek kadından kaçırdığı ve anneleriyle görüşmelerini engellediği, böylelikle davalı-davacı erkeğin tam kusuru ile evlilik birliği temelinden sarsıldığı gerekçesi ile asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine, tarafların evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetlerinin çocukların yaşı, anne sevgisine ve ilgisine ihtiyaç duymaları ve babanın anne ile çocukların görüşmelerine engel olmaya yönelik tavırları nedeniyle annelerine verilmesine, aylık 250,00'şer TL'den toplam 500,00 TL iştirak nafakasına, boşanmaya sebep olan olaylarda kusuru bulunmayan boşanmakla mevcut ve beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları saldırıya uğrayan kadın yararına 10.000,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminata, davacı-davalı kadının tedbir ve yoksulluk, davalı- davacı erkeğin maddî, manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı-davalı erkek tarafından asıl davanın kabulü, kusur ve ferileri, karşı davanın reddi yönlerinden istinaf talebinde bulunulmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı-davacı erkek tarafından açılan karşı dava, takip edilmediğinde bu davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiği, hükmün diğer yönlerden usul ve kanuna uygun olduğu, erkek vekilinin süresinde tanık listesi ibraz etmediğinden delillerin toplanmadığı yönündeki itirazının da yerinde olmadığı gerekçesi ile erkeğin karşı davasının reddine yönelik istinaf talebinin kabulü ile karşı davanın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 150 ncı maddesinin beşinci fıkrası gereğince açılmamış sayılmasına, diğer istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı-davacı erkek vekili, eşi aşerdiği için kilometrelerce yürüyen ve eşini çok seven müvekkilinin eşine fiziksel şiddet uygulamasının mümkün olmadığını, evi tadilet yaptırabilmeleri için paraya ihtiyaç duymaları sebebi ile müvekkilinin ailesinin yanına taşındıklarını, delillerinin toplanmadığını, tanık beyanlarına karşı beyanda bulunma hakkı tanınmadan karar verildiğini, ortak çocuk Miraç'a teyzesi tarafından şiddet uygulandığını, çocukların velâyetinin babalarına verilmesi gerektiğini, asıl davanın reddi gerektiğini, davacı-davalı kadın yararına tazminat ve nafaka koşullarının oluşmadığını, bölge adliye mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; asıl davanın kabulü ve ferileri yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı karşılıklı boşanma istemine ilişkin olup, uyuşmazlık, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda hangi tarafın kusurlu olduğu, tazminat koşullarının oluşup oluşmadığı, hangi taraf yararına tazminat koşullarının oluştuğu, miktarının çok olup olmadığı, ortak çocuğun velâyetinin anneye mi yoksa babaya mı verilmesi gerektiği noktalarında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesi, 175 inci maddesi, 182 nci maddesi, 330 uncu, 336 ncı maddeleri, 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu, 370 inci ve 371 nci maddesi, 150 nci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
24.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.