Logo

2. Hukuk Dairesi2022/9930 E. 2024/1677 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında velayet, tazminat miktarı ve vekâlet ücreti hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay’ın bozma ilamına rağmen, Bölge Adliye Mahkemesi’nin bozma öncesi kararlara atıfta bulunarak istinaf taleplerini red/kabul şeklinde hüküm tesis etmesi ve bozma ilamıyla ortadan kalkan hususları yeniden değerlendirmemesi usule aykırı görülerek karar bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1794 E., 2022/1434 K.

DAVA TARİHİ : 02.09.2016

KARAR : Kısmen kabul

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen karşılıklı boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; erkek yararına 15.000,00 TL maddî ve 15.000,00 TL manevî tazminata, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmiş, incelemenin duruşmalı olarak yapılması davalı davacı kadın vekili tarafından istenilmekle kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 12.03.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde duruşmalı temyiz eden davalı-davacı ... vekili Avukat ... geldi. Karşı taraf temyiz eden davacı-davalı ... ve vekilleri gelmedi. Gelenin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin kadının kusurlu davranışları ile temelinden sarsıldığını iddia ederek, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin babaya müvekkili yararına aylık 50.000,00 maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı kadın vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin erkeğin kusurlu davranışları ile temelinden sarsıldığını iddia ederek, tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesi birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuklardan Melike için aylık 750,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, Melis için aylık 500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, müvekkili yararına 70.000,00 TL maddî, 70.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 25.12.2018 tarihli kararıyla; birliğin temelinden sarsılmasında iki tarafın eşit kusurlu olduğu belirtilerek her iki davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuklar için aylık 500,00'er TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadının yoksulluk nafakası ile tarafların tazminat taleplerinin reddine hükmedilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı erkek vekili tarafından, kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri, velâyet düzenlemesi ve iştirak nafakası yönünden; davalı-karşı davacı kadın vekili tarafından ise erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, reddedilen yoksulluk nafakası ve tazminatlar yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 12.04.2021 tarihli kararıyla; toplanan delillerden, mahkemece gerekçesinin dosya kapsamındaki delillerle uyumlu olmadığı, büyük çocuğun doğumundan sonra yaşanan olaylardan sonra tarafların evlilik birliği devam ettiğine göre bu olaylara dayanılarak taraflara kusur yüklenemeyeceği, tarafların birlikte yaşadıkları dönemde kadının, eşinin ailesinin ortak konuta gelmesini istemediği, en son kadının eşinin kendisinden habersiz komşusu Akın ile içeriği tespit edilemeyen bir takım parasal işlerden dolayı komşularına suçlamaları bulunması üzerine erkeğin ortak konutu terk ettiği, bir süre sonra tekrar konuta gelerek akabinde boşanma davası açtığı, meydana gelen geçimsizliğin evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olduğu, boşanmaya yol açan olaylarda tarafların yine de eşit kusurlu oldukları, hükmün sair yönlerinin usul ve yasaya uygun olduğu, gerekçesi ile tarafların istinaf başvurularının kısmen kabulüne, hükmün gerekçesinin değiştirilmesine, tarafların sair istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekillerince temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairenin 21.10.2021 tarihli kararı ile kadının, erkeğin ailesinin ortak konuta gelmesini istemediği, erkeğe yönelik komşu kadınla güven sarsıcı davranışta bulunduğuna dair suçlamada bulunması nedeniyle erkeğin ortak konutu terk etmek zorunda kaldığı, boşanma davası açtıktan sonra ise tarafların ortak çocuklar için aynı evde, farklı odalarda bir süre daha kaldıkları, kadının birliğin temelinden sarsılmasında tam kusurlu olduğu, erkek yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği ve aile mahkemesi bünyesinde bulunan psikolog, pedagog ve sosyal çalışmacıdan oluşan uzmanlardan, ebeveyn ve çocuklarla görüşmek suretiyle inceleme ve rapor istenip tarafların barınma, gelir, sosyal ve psikolojik durumlarına göre çocukların sağlıklı gelişimi için velâyeti üstlenmeye engel bir durumun bulunup bulunmadığının, yaşanılan ortamında da inceleme yapmak sureti ile araştırılması ve diğer deliller de göz önüne alınmak suretiyle anne-babadan hangisi yanında kalmasının çocukların menfaatine olacağı tespit edilerek, idrak çağındaki çocuk bizzat dinlenilerek tüm deliller birlikte değerlendirilip velâyet ve kişisel ilişki konusunda bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırmayla yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olduğu gerekçesi ile hükmün bozulmasına, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise onanmasına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bozmaya uyan Bölge Adliye Mahkemesince yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararla; erkeğin kusura yönelik istinaf talebinin kabulüne, kadının tam kusurlu sayılmasına, kadının kusur tespitine yönelik istinaf talebinin reddine, erkeğin maddî ve manevî tazminata yönelik istinaf talebinin kabulüne, erkeğin maddî ve manevî tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile 15.000,00 TL maddî, 15.000,00 TL manevî tazminatın kadından alınarak erkeğe verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, erkeğin velâyete yönelik istinaf talebinin reddine, kadının iştirak nafakasına yönelik istinaf talebinin reddine, erkeğin iştirak nafakasına yönelik istinaf talebinin reddine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1-Davacı-karşı davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle, tazminatların miktarı velâyet düzenlemesi, kadının davası nedeni ile lehlerine vekâlet ücretine hükmedilmemesi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2-Davalı-karşı davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen tazminatlar, reddedilen tazminat talepleri yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, velâyet düzenlemesi, erkek yararına hükmedilen tazminatların miktarı ile vekâlet ücreti noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun’un 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesi. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi.

3. Değerlendirme

Dairemizin 21.10.2021 tarih ve 2021/4869 esas, 2021/7503 karar sayılı ilamı ile hükmün kusur belirlemesi, davacı-davalı erkeğin reddedilen tazminat talepleri, velâyet ve kişisel ilişki yönünden bozulmasına, temyize konu diğer bölümlerin ise onanmasına karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesince Dairemizin bozma ilamına uyulması ile birlikte kusur belirlemesi, davacı davalı erkeğin reddedilen tazminat talepleri, velâyet ve kişisel ilişki yönünden derece mahkemelerince daha önceden verilen hükümler tüm sonuçları ile birlikte ortadan kalkmıştır. Bölge Adliye Mahkemesince bozma ilamına uyulduğuna göre, yapılacak iş, bozma ilamı doğrultusunda, yeniden hüküm tesis etmekten ibaret olup, bölge adliye mahkemesinin bozma sonrası kararı istinaf incelemesi niteliğinde de değildir. O halde bölge adliye mahkemesince 6100 sayılı Kanun'un 373 üncü maddesi kapsamına uyulan bozma ilamı kapsamında yeniden hüküm tesis edilmesi gerekirken Dairemizin uyulmasına karar verilen bozma ilamı ile ortadan kalkan önceki kararlara atıf yapılarak, istinaf taleplerinin reddi- kabulü şeklinde hüküm tesisi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

2. Bozma sebebine göre taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,

Duruşma için takdir olunan 17.100,00 TL vekâlet ücretinin Ayhan'dan alınarak Yeşim'e verilmesine,

Peşin alınan harcın istek halinde yatıranlara geri verilmesine,

Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesine gönderilmesine,

12.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.