"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1959 E., 2022/1432 K.
... : ... vekili Avukat ...
DAVALI-DAVACI : ... vekilleri Avukat ... vd.
DAVA TARİHİ : 14.10.2015 - 14.10.2015
KARAR : Kısmen kabul
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bakırköy 12. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2015/752 E., 2018/491 K.
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen karşılıklı boşanma ve ziynet alacağı davasından dolayı verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; maddîtazminat artırılarak hüküm kurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı her iki taraf vekili tarafından temyiz edilmiş olup incelemenin duruşmalı olarak yapılması davacı- davalı kadın vekili tarafından istenilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 27.02.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde temyiz eden ... ... vekili Avukat ... ve Karşı taraf temyiz eden davalı-davacı ... vekili Avukat ... geldiler. Gelenlerin sözlü açıklaması dinlendi. İşin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen .27.02.2024 tarihinde Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı- davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına, kadın lehine aylık 5.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, yasal faiziyle birlikte 50.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata, ziynet alacağının aynen, olmadığı takdirde bedelinin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
2.Davcı- davalı kadın vekili ıslah dilekçesinde ve birleşen davaya cevap dilekçesinde özetle; yasal faiziyle birlikte 100.000,00 TL maddî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı- davacı erkek vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına, erkek lehine yasal faiziyle birlikte 15.000,00 TL maddî ve 15.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 12.06.2018 tarihli ve 2015/752 Esas, 2018/491 Karar sayılı kararıyla; tarafların karşılıklı olarak birbirlerine agresif davrandıkları, erkeğin kadına yönelik olarak evden ayrıldığı fiili ayrılık döneminde kadının evden çıkması için tehdit ettiği, bir arada iken ekonomik ve duygusal şiddet uyguladığı, başkalarının yanında aşağıladığı, "Bana eşlik edemedin hanımlık yapamadın" diye küçümseyici ifadeler kullandığı, eşine surat asıp negatif ifadeler kullandığı, kadının ise, erkeğe yönelik "Aşağılık herif" diye hakaret ettiği, evin temizliği ile yeterince ilgilenmediği, eşine karşı bağırarak konuştuğu, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında erkeğin ağır, kadının az kusurlu olduğu gerekçesiyle asıl ve birleşen davanın kabulüne, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, kadın lehine aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakası ile 20,000,00 TL maddî ve 15,000,00 TL manevî tazminata, kadının ziynet alacağının kısmen kabulü ile zinetlerin aynen iadesine olmadığı takdirde 111.863,00 TL bedelinin ödenmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı- davalı kadın vekili nafakaların ve tazminatların miktarı, vekâlet ücreti yönünden; davalı- davacı erkek vekili kusur belirlemesi, kadının boşanma davasının kabulü, ziynet alacağı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 17.03.2021 tarihli ve 2018/3195 Esas, 2021/560 Karar sayılı kararıyla; kadın lehine aylık 500,00 TL yoksulluk nafakasına, yasal faiziyle birlikte 30.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata, ziynet alacağının kısmen kabulü ile ziynet eşyasının aynen iadesine, aynen iade mümkün olmadığı takdirde bedeli olan 25.197,00 TL' nin dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte kadına verilmesine, tarafların sair istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı kadın vekili kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar, reddedilen ziynet alacağı davası ve vekâlet ücreti yönünden; erkek vekili ise kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar ve kabul edilen ziynet alacağı davası yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Dairenin 09.11.2021 tarihli kararı ile; ziynet alacağının kabul edilen kısmı miktar itibarıyla kesinlik sınırının altında kaldığından erkeğin ziynet alacağına yönelik temyiz dilekçesinin reddine, kadının tüm, erkeğin sair temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; kadın yararına takdir edilen maddî tazminatın az olduğu gerekçesiyle hükmün bozulmasına, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise onanmasına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; kadın lehine yasal faiziyle birlikte 50.000,00 TL maddî tazminata karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde her iki taraf vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı- davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; maddî tazminat miktarının az olduğunu, kesinleşen kararlar yönünden maddî hatanın düzeltilmesi talebiyle ziynet alacağına ilişki yeniden bilirkişi raporu alınması gerektiğini, yoksulluk nafakasının az olduğunu, erkek lehine yüksek ve hatalı vekâlet ücreti verildiğini ileri sürerek; maddî tazminatın ve yoksulluk nafakasının miktarı, ziynet alacağının reddedilen kısmı ve vekâlet ücreti yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı- davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kadının çalıştığını ve evlendiğini, kadın lehine yoksulluk nafakası verilmesinin hatalı olduğunu, tazminata faiz işletilmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek; kadın lehine hükmedilen nafakalar ve maddî tazminat yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, bozmaya uygun karar verilip verilmediği, maddî tazminat miktarının dosya kapsamına ve hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 4 üncü, 174 üncü maddesinin birinci fıkrası ; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmadığı gibi bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin de yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı, davacı- davalı kadının ziynet alacağına yönelik temyiz itirazlarının incelenerek Dairemizin 09.11.2021 tarihli ilamının 2/a bendi uyarınca onanmasına karar verildiğinin anlaşılmasına göre; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Duruşma için takdir olunan17,100,00 TL vekâlet ücretinin Didem'den alınıp Yavuz'a verilmesine,
Aşağıdaki yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine,
27.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.