Logo

2. Hukuk Dairesi2022/9990 E. 2023/1163 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının, daha önce aynı konu hakkında kesinleşmiş mahkeme kararları bulunmasına rağmen tekrar açtığı soybağının reddi davasının kabul edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının aynı konuda açtığı önceki davalarda kesin hüküm oluştuğu ve hak düşürücü sürelerin geçmiş olduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararının Bölge Adliye Mahkemesi tarafından onanması temyiz incelemesinde de uygun bulunmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki soybağının reddi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı ... ile davacı evlenmeden önce davalı ...'in dünyaya geldiğini, davalı ...'in davacı tarafından tanınarak aralarında soybağının kurulduğunu, davalı ...'ün davacıyı davalı ...'in 7 aylık doğduğunu beyan ederek kandırdığını, davacının cezaevindeyken davalı ...'ün başka şahıslarla hayat yaşamaya başladığını, davacının bu durumu öğrenince davalı ...'e boşanma davası açtığını, davalı ...'in davacıdan olmadığını bizzat davalı ...'den duyduğunu, DNA testi yapılmadığını, davalı ... ile davacı arasında hiçbir zaman baba evlat ilişkisinin kurulmadığını, davalı ...'ün gerek davacıya gerekse çevreye davalı ...'in davacıdan olmadığını beyan ettiğini, davalı ...'in bar gibi ortamlarda çalıştığını, kötü bir hayat sürdüğünü çevreden duyduğunu iddia ederek soybağının reddine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile"...Gazipaşa Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile)'nin 27.05.2008 tarihli, 2006/168 Esas ve 2008/74 Karar sayılı kararı ve Gazipaşa Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile)'nin 19.04.2016 tarihli, 2016/72 Esas ve 2016/214 Karar sayılı kararı birlikte değerlendirildiğinde, Mahkememizin 17.09.2021 tarihli celsesinde davacı vekilinin yaptığı ıslah beyanı ile davanın, davalı ... ile davacı arasında mevcut soy bağının reddi istemine ilişkin olduğu, Gazipaşa Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile)'nin 27.05.2008 tarihli, 2006/168 Esas ve 2008/74 Karar sayılı kararı ile, açılan soybağının reddi davasının hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verildiği, kararın Yargıtay denetiminden geçerek 05.02.2013 tarihinde kesinleştiği, Gazipaşa Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile)'nin 19.04.2016 tarihli, 2016/72 Esas ve 2016/214 Karar sayılı kararı ile, açılan soybağının reddi davasının kesin hüküm nedeniyle dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verildiği, kararın Yargıtay denetiminden geçerek 04.11.2019 tarihinde kesinleştiği, bu doğrultuda davacının soy bağının reddi istemine ilişkin açtığı iş bu davanın daha önceden kesin hükme bağlandığı anlaşıldığından, davanın, 6100 sayılı HMK'nun 114/1-i. ve 115/2. maddeleri uyarınca, aynı davanın daha önceden kesin hükme bağlanmış olması nedeniyle dava şartı yokluğundan usulden reddi..." gerektiği belirtilerek davanın usulden reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı erkek vekili hükmün; tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre İlk Derece Mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesi ile başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili, DNA raporu olmadan öğrenmenin gerçekleşmediğini, ilk dosyada kesin bir rapor olmadığından kesin hükme esas teşkil etmeyecağini, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, soybağının reddi istemine ilişkin olup, uyuşmazlık, davanın kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı, hak düşürücü süre içinde dava açılıp açılmadığı, kesin hüküm bulunup bulunmadığı noktalarında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 286 ncı, 287 nci, 289 uncu, maddeleri; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 114 üncü, 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

16.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi. 16.03.2023