"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1159 E., 2023/1022 K.
DAVA TARİHİ : 16.07.2021
KARAR : Bozmaya uyularak kısmen kabul
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi’nin kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; bozmaya uyularak kadın yararına tazminata karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın dava dilekçesinde özetle; davalının kendisine ve çocuklarına şiddet uyguladığını, sorumsuz bir kişiliğinin olduğunu, evin bakım ve giderleriyle ilgilenmediğini, kendisi ve çocuklarına ilgi göstermediği gibi kötü muamelede bulunduğunu ileri sürerek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, çocuk lehine 1.500,00 TL tebdir, iştirak nafakasına, kadın için 1.500,00 TL tedbir, yoksulluk ve 250.000,00 TL maddî 250.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı kadının açtığı davanın haksız ve mesnetsiz olduğunu, asıl kusurlu tarafın davacı kadın olduğunu, ortak ikametgahı 2 yıl önce terk ettiğini, müvekkili tarafından ikna edildiğini ve kadının eve geri döndüğünü, müvekkiline yönelik küçük düşürücü davranışlara devam ettiğini, çocuklara ve müvekkiline cephe aldığını, aile halkından habersiz işletme açtığını, 20.000,00 TL masraf yaptığını ancak işleri idare edemeyip iş yerini kapattığını, aile içerisinde geçimsizliğe neden olduğunu ileri sürerek kadının kusurlu eylemleri nedeniyle evlilik birlikteliğinin sona erdiğini, tarafların boşanmalarına, kadının fer'î taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 2021/331 Esas, 2022/190 Karar ve 04.03.2022 tarihli Karar sayılı kararıyla; davalı erkeğin, davacı kadına ve ortak çocuklara sık sık "dinini sinkaf edeceğim, a..ına koyacağım" şeklinde küfür ve hakaret ettiği, kazancını alkole ve kumara harcadığı, ortak çocukları "sizi öldürtürüm benim elim kirlenmez" şeklinde tehdit ettiği, alkol alarak evde huzursuzluk ve taşkınlık çıkardığı, davacı kadına kusur izafe edilemediği, evlilik birliğinin sona ermesinde davalı erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesiyle, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, baba ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasına, kadın için 750,00 TL tedbir, 500,00 TL yoksulluk nafakasına, çocuk için 500,00 TL tedbir, 500,00 TL iştirak nafakasına, evlilik birlikteliğinin sona ermesinde davalı erkeğin tam kusurlu olması , tarafların sosyal ve ekonomik durumu dikkate alınarak kadın lehine 20.000,00 TL maddî, 20.000,00 manevî tazminata, davacı kadının mal rejimi tasfiyesine yönelik davasının tefrikine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı kadın vekili nafaka ve tazminatların miktarı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin10.06.2022 tarih ve 2022/829 Esas, 2022/812 Karar Karar sayılı kararıyla; davacı kadın yararına maddî tazminata hükmedilmesi isabetli ise de boşanmaya neden olan olaylarda davalı erkeğe atfedilen kusurlu davranışların ağırlığı, tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü, boşanma yüzünden zedelenen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamı, tarafların evli kaldıkları sürenin 30 yıla yakın olması dikkate alındığında kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat miktarlarının az olduğu, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, günün ekonomik koşulları, hakkaniyet ilkesi gereği kadın lehine, tam kusurlu erkek aleyhine hükmedilen yoksulluk nafakası ve çocukların yaşı, ihtiyaçları dikkate alındığında çocuklar için hükmedilen nafakaların miktarının az olduğu gerekçesiyle, davacı kadının, yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminatın, yoksulluk ve iştirak nafakasının miktarına yönelik istinaf başvurularının kabulü ile yeniden hüküm tesisine kadın yararına 40.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminata, aylık 750,00 TL yoksulluk nafakasına, ortak çocuk için aylık 700,00 TL iştirak nafakasına karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A.Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı kadın vekili maddî ve manevî tazminat ve nafakaların miktarı yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairenin 08.12.2022 tarih ve 2022/8298 Esas, 2022/10134 Karar sayılı bozma ilâmı ile; tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaatleri ile nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşulları dikkate alındığında davacı kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat ile yoksulluk nafaka miktarlarının az olduğu gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak, davacı kadının sair temyiz itirazlarının reddi ile hükmün onanmasına karar verilmiştir.
B.İkinci Bozma Kararı
1.Bölge Adliye Mahkemesinin 04.03.2022 tarih ve 2023/153 Esas, 2023/246 Karar sayılı kararıyla; bozma ilâmına uyulmasına karar verilerek, tarafların kusur durumu, evlilik süresi, yaşları, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaat ile sosyal ekonomik durumları birlikte değerlendirildiğinde, 4721 sayılı kanunun 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları kapsamında davacı kadın lehine 60.000,00TL maddî ve 40.000,00TL manevî tazminata, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak davacı kadın yararına aylık 1.500,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmiştir.
2. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili, tazminat ve nafaka miktarları ile vekâlet ücreti yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.
3. Daire’nin 11.05.2023 tarih ve 2023/3511 Esas, 2023/2395 Karar sayılı kararı ile tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaatleri birlikte değerlendirildiğinde davacı kadın yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarının az olduğu gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak, davacı kadının sair temyiz itirazlarının reddi ile bozma kapsamı dışındaki yönlerden ise hükmün onanmasına karar verilmiştir.
C. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Son Karar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozmaya uyularak , tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü, boşanma yüzünden zedelenen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamı, tarafların evli kaldıkları sürenin 30 yıla yakın olması , hakkaniyet ilkesinin birlikte değerlendirilmesi gerektiği gerekçesi ile kadın yararına 150.000,00. TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı kadın vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; bozma sonrası yapılan yargılama neticesinde nafakalara ilişkin bir artış yapılmamasının hatalı olduğunu, tazminat miktarlarının da düşük olduğunu ileri sürerek; kararın tazminat ve nafaka miktarları yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, bozmaya uyularak belirlenen tazminat miktarlarının bozmanın amacına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 174 üncü maddesi. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi,
3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmadığı gibi bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin de yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı kadın vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
26.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.