"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/643 E., 2022/2424 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 8. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/460 E., 2020/749 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı açılan boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın davalı-davacı erkek tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı erkek tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
... kadın vekili dava ve karşı davaya cevap ve karşı davaya ikinci cevap dilekçesinde; erkeğin ilgisiz, kaba ve anlayışsız olduğunu, eşine ve çocuklara hakaret edip aşağıladığını, fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığını, sürekli olarak eşini ve çocukları kovduğunu, başka kadınlarla mesajlaştığını, yersiz kıskançlıkları sebebiyle baskıcı davrandığını ve en son evden ayrılarak maddi yükümlülüklerini yerine getirmediğini, evin aboneliklerini iptal ettirdiğini, çocukları görmediğini ve kendini kuzenine borçlu gibi gösterip aile konutunu satmayı amaçladığını iddia ederek; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, çocuklardan Dicle yararına aylık 1.250,00, Mina yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakası ile kadın yararına aylık 1.250,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına ve 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı erkek cevap ve karşı dava dilekçesi ile karşı davaya cevaba cevap dilekçesinde; eşinin uygunsuz saatlerde ve sıkça komşulara gittiğini, ev işlerini yapmadığını, evliliğe ve çocuklara özen göstermediğini, çocuklarla görüşmesine engel olduğunu, çocukları kışkırttığını, en son olayda "seni tanıdığımdan beri gün yüzü görmedim" dediğini, bunun üzerine evden ayrılmak zorunda kaldığını ve kendisini sürekli olarak çevreye kötülediğini iddia ederek; kadının davasının reddini istemiş, karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına ve ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda eşini defalarca darp eden, evden kovan ve ona tehdit ve hakaret içeren sözler söyleyen erkeğin tam kusurlu olduğu, kadına yüklenecek kusurlu bir davranış bulunmadığı; kadının kusursuz olması nedeniyle erkeğin davasının reddi gerektiği, ortak çocukların yaşları, anne ilgi ve şefkatine muhtaç olmaları nedeniyle velâyetlerinin anneye verilmesinin üstün yararlarına olduğu; boşanma sebebiyle mevcut veya beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları saldırıya uğrayan kadın eş yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği ve kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği gerekçesi ile; erkeğin davasının reddine, kadının boşanma davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocuklar Dicle ve Mina'nın velâyetinin anneye verilmesine, çocuklar ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, çocukların her biri yararına ayrı ayrı aylık 400,00 TL tedbir ve 500,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 450,00 TL tedbir ve 500,00 TL yoksulluk nafakası ile 22.500,00 TL maddî, 22.500,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı-davacı erkek istinaf dilekçesinde özetle; karşı dava dilekçesinde ileri sürdüğü bütün iddiaları ispatladığını, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının tam kusurlu olduğunu, kadın tanıklarının gerçeğe aykırı beyanda bulunduklarını, yıllar önce yaşanmış ve affedilmiş vakıaların kendisine kusur olarak yüklendiğini, ortak çocukların velâyetinin çocukları taraflar arasındaki uyuşmazlıklara alet eden ve onların beyanlarına müdahale eden kadına verilmesinin doğru olmadığını belirterek; her iki dava yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı-davacı erkek temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; her iki davanın tamamı yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsılıp sarsılmadığı, sarsılmış ise boşanmaya sebebiyet veren olaylardaki kusur belirlemesinin doğru olup olmadığı, erkeğe yüklenen kusurların gerçekleşip gerçekleşmediği, kadına yüklenebilecek kusur bulunup bulunmadığı, kusur belirlemesine bağlı olarak kadının davasının, tedbir ve yoksulluk nafakasının, maddî ve manevî tazminat talebinin kabulünün, erkeğin davasının reddinin hukuka uygun olup olmadığı, koşulları ver ise kadın yararına hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakaları ile maddî ve manevî tazminat miktarının hakkaniyete uygun olup olmadığı ve ortak çocukların velâyetinin hangi ebeveyne verilmesinin üstün yararlarına olduğu ortak çocuklar yararına hükmedilen nafakalar ve miktarları noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü ve 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü ve 336 ncı maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddesi. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin 3 üncü ve 12 nci maddesi. Çocuk Haklarının Kullanılmasına Dair Avrupa Sözleşmesi'nin 3 üncü ve 6 ncı maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-davacı erkek tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
14.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.