Logo

2. Hukuk Dairesi2023/1064 E. 2024/5313 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında tarafların kusur oranlarının belirlenmesi ve buna bağlı olarak maddi-manevi tazminat taleplerinin değerlendirilmesi uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, tarafların boşanmalarına sebep olan olaylarda eşit kusurlu oldukları gerekçesiyle tarafların tazminat taleplerini reddeden kararının, usul ve yasaya uygun olduğu değerlendirilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 38. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/38 E., 2022/1713 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 17. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2018/1 E., 2019/854 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın kabulüne tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kısmen kaldırılarak kaldırılan yönlerden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, sair istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmiş, incelemenin duruşmalı yapılması davalı karşı davacı erkek vekili tarafından talep edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 03.07.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde temyiz eden davalı-davacı ... ve vekili gelmedi. Karşı taraf temyiz eden davacı-davalı ... ve vekilleri gelmedi. İşin incelenerek karara bağlanması için Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; birliğin erkeğin kusurlu davranışları ile temelinden sarsıldığını iddia ederek, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, müvekkili yararına 5.000,00 TL maddî ve 200.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle, iddiaların gerçek dışı olduğunu, kadının kusurlu olduğunu belirterek tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, müvekkili yararına 200.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; "tarafların iki yılı aşkın süredir ayrı yaşadıkları, davacı/karşı davalının hamileliğinin düşük ile sonuçlanması sebebiyle operasyon geçirdiği, bu operasyondan hemen sonra davalı/karşı davacının eşine " bir çocuğu içinde tutamadın" dediği, eşini zorla her hafta sonu Çatalca'da bulunan ailesinin yanına götürmek istediği, bu durumun taraflar arasında geçimsizliğe neden olduğu, davalı/karşı davacının eşinden bir takım taleplerde bulunduğu, bu taleplerin kabul olmaması üzerine mektup bırakarak evi terk ettiği, eşine "git bir daha gelme, bana ne, ne yaparsan yap, s...git, babasının evinde soluğu aldığında aklı başına gelir" şeklinde küfür ve hakaretlerde bulunduğu, davacı/karşı davalının ise davalı/karşı davacı eşine haber vermeksizin arkadaşları ile gece eğlenmeye gittiği, tartışma esnasında davalı/karşı davacı eşine fiziksel şiddet uyguladığı, bu sebeple eşinin suratında ve kollarında tırnak izlerinin bulunduğu, üzerindeki kıyafetlerin yırtıldığı, hamileliği esnasında " ben bu adamdan çocuk yapmam" dediği, tarafların müşterek evde uzun süreli küs durdukları ve bu süre zarfında davacı/karşı davalının eşine karşı evlilik biriği içerisinde üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmediği, evlilik birliğinin TMK 166/1 maddesi gereği temelinden sarsıldığı, tarafların bundan sonra tekrar bir araya gelmelerinin mümkün olmadığı ve taraflar arasında yaşanan olaylardan sonra tarafları birlikte yaşamaya zorlamanın anlamsız olacağı ve iki tarafın da boşanmak istediği anlaşıldığından, asıl ve karşı davanın kısmen kabul, kısmen reddi ile tarafların TMK'nun 166/1 maddesi uyarınca boşanmalarına, tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate alınarak, taraflar lehine tedbir nafakası hüküm edilmesine yer olmadığına, yaşanan olaylarda davacı/karşı davalı ağır kusurlu olduğundan maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine, yasal koşulları oluşmadığından davalı/karşı davacının maddi tazminat talebinin reddine, yine boşanmaya neden olan olaylar yüzünden davalı-karşı davacının kişilik hakları zarar gördüğü anlaşıldığından tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, kişilik haklarına ve özellikle aile bütünlüğüne yapılan saldırının ağırlığı, manevi tazminat isteyenin boşanmaya yol açan olaylarda ağır ya da eşit kusurlu olmadığı nazara alınarak davalı/karşı davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulüyle takdiren 10.000,00 TL manevî tazminatın davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulması yoluna gidilmiştir." gerekçesi ile asıl ve karşı davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, kadının maddî ve manevî tazminat talebinin, erkeğin maddi tazminat talebinin reddine, erkek yararına 10.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı- karşı davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri, aleyhine hükmedilen maddi tazminat yönünden İlk Derece Mahkemesinin kararının lehine kaldırılmasını talep ederek istinaf yoluna başvurmuştur.

2.Davalı- karşı davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, reddedilen maddi tazminat, manevi tazminatın miktarı yönünden İlk Derece Mahkemesinin kararının lehine kaldırılmasını talep ederek istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile "Tarafların iddia ve savunmaları, toplanan deliller, olayların gelişimi, tüm dosya kapsamı ile kararın dayandığı deliller ve gerekçeye göre, taraflara yüklenen kusurlar yerinde olmakla birlikte erkeğin ayrıca eşyaları dağıttığı, bardakları kırdığı, eşini ailesine şikayet ettiği sabit olmakla, bu kusurlar eklenmek suretiyle, kararın kusur gerekçesi ve derecesi erkek aleyhine düzeltilmiş, boşanmaya neden olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu değerlendirilmiştir. Buna göre, taraflar lehine maddi manevi tazminat koşulları oluşmamıştır. Erkeğin manevi tazminat talebinin reddi gerekmiştir" gerekçesi ile davacı karşı davalı kadın vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kısmen kaldırılmasına, erkeğin manevî tazminat talebinin reddine, erkeğin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı- karşı davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

2.Davalı- karşı davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kusur belirlemesi ve tazminatlar noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı ve 194 üncü maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci maddesinin birinci fıkrası ve 371 inci maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz harçlarının temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

03.07.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.