Logo

2. Hukuk Dairesi2023/1148 E. 2023/4339 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı kadının, davalı erkeğin sadakatsiz davranışları nedeniyle açtığı boşanma davasının reddine ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine dair temyiz incelemesi.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin evlilik birliği devam ederken başka bir kadından iki çocuğunun olduğunun anlaşılması ve bu durumun evlilik birliğini temelinden sarstığının kabulüyle, davacı kadının boşanma davasının reddine ilişkin yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2097 E., 2022/2898 K.

KARAR : Başvurunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ünye Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/131 E., 2022/253 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların evlilik süresi boyunca çok kısa bir süre ortak hanede birlikte yaşadıklarını, erkeğin askerden döndükten sonra tarafların karı koca olmadıklarını, kadını dinen boşadığını söylediğini, kadına hakaret ettiğini, şiddet uyguladığını, ortak haneden kovulduğunu, erkeğin kendisine yeni bir hayat kurduğunu, çocuğunun olduğunu, tarafların 4 yılı ... süredir birbirlerinden habersiz ayrı yaşamlar sürdürdüğünü ileri sürerek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek usulüne uygun tebligata rağmen süresinde cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı kadın vekilinin sunmuş olduğu delil ve tanık beyanlarının dava dilekçesinde dayanılan vakıaları ispata elverişli olmadığı, dosya kapsamında dinlenen davacı tanığı ... G.'nin beyanlarının iddia olunan vakıaları ispata tek başına yeterli olmadığı, diğer dinlenmeyen tanık Sedat Ç.'nin adresinin bildirilmesi için davacı tarafa kesin süre verildiği ancak söz konusu tanığa ilişkin adres bildiriminin yapılmadığının anlaşıldığı, davacı kadın tarafından dava dilekçesinde iddia edilen vakıaların yine başka bir delille de ispatlanamadığı gerekçesiyle davasının reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde; hükmün tamamı yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesiyle başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; tarafların uzun yıllardır ayrı illerde yaşadıkları, herhangi bir iletişim kurmaksızın hayatlarına devam ederek başka insanlarla yaşadıkları, erkeğin de bir başkasından çocuk sahibi olduğunu ileri sürerek reddedilen davası yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, davanın reddine ilişkin şartların oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddeleri.

3.Değerlendirme

Somut uyuşmazlıkta, İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama ve toplanan delillerden, davalı erkeğin, davacı kadın ile olan evliliği devam ederken dava dışı ... D. isimli kadından biri 01.07.2020, diğeri 06.06.2021 doğumlu iki çocuğunun olduğu, kadının bu vakıaya dava dilekçesinde dayandığı, böylece erkeğin sadakatsiz davranışlarda bulunarak evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda tam kusurlu olduğu anlaşılmaktadır. Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkân vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında davacı kadın dava açmakta haklıdır. Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru bulunmamış ve bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde temyiz edene iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

28.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.