Logo

2. Hukuk Dairesi2023/1243 E. 2023/4139 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında kadına hükmedilen yoksulluk nafakasının miktarının ve davalı erkeğin tazminat taleplerinin reddinin yerinde olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına ilişkin yeterli araştırma yapılmadan yoksulluk nafakasına hükmedildiği, özellikle kadının çalışıp çalışmadığı ve gelir durumu net olarak tespit edilmeden karar verildiği, bu hususların eksik araştırılması nedeniyle bozma kararı verilmiş, diğer yönleri ise onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1297 E., 2022/1904 K.

DAVA TARİHİ : 17.06.2020 - 09.07.2020

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 7. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/577 E., 2021/970 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'ilerie karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

... kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde; erkeğin kadını sürekli aşağıladığını ve hakaret ettiğini, bağırıp, çağırıp evin huzurunu sürekli bozduğunu, telefonunu kırarak eline eski model telefon verdiğini, konuştuğu kişileri incelediğini, beğenmediği isimleri sildiğini, "sen sokakta gezen bir orospuydun, seni aldım karı yaptım, orospusun, kahpesin, namussuz, şerefsiz, kim bilir kaç kişinin altına yattın, buraya gelince götün kalktı, babanın evinde bunları göremiyordun, siz fakirsiniz" gibi hakaretler ettiğini, "öldüreceğim, sakat bırakacağım, babanı işinden attıracağım..." diyerek tehdit ettiğini, fiziksel şiddet uyguladığını, makası boğazına dayadığını, kaynar suyu üzerine savurduğunu, eline ne geçerse kadının üzerine fırlattığını, kadının anne ve babasını sadece bir kere eve kabul ettiğini, harçlık vermediğini, ihtiyacı olan giysileri almadığını, erkeğin kadını babasının evine götürdüğünü ve sonra geri almadığını belirterek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, aylık 1.000 ,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, yasal faizi ile birlikte 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata, şimdilik 15.000,00 TL ziynet alacağının ödenmesine, ev eşyası alacağının aynen iadesine, mümkün olmaması halinde şimdilik 500,00TL'nin ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde; evlilikleri devam ederken kadının eski sevgilisini unutamadığını, hala onu düşündüğünü dile getirdiğini, zaman zaman eski sevgilisi ile telefon görüşmeleri yaptığını, eve sıklıkla geç geldiğini, arandığında telefona cevap vermediğini, "abilerim seni öldürür, bana hesap soramazsın" diyerek tehdit ettiğini, kendisine bir şey sorulduğunda eline ne geçerse erkeğe fırlattığını, arkadaşlarının ve ailesinin yanında erkeğe küfür ettiğini, Nisan ayında ailesinin evine giderek evi terk ettiğini, erkeğin arayarak eve dönmesini istediğini ve görüştüklerini fakat anlaşamadıklarını, aile büyüklerinin de araya girdiğini ancak barış sağlanamadığını, habersiz doğum kontrol hapı kullandığını, "sen ne biçim erkeksin, tırt çıktın, çocuk yapamıyorsun, ablam ilk günden hamile kaldı" diyerek erkeği toplum içinde küçük düşürdüğünü, aşağıladığını, kadının ve ailesinin erkekten karşılanamayacak talepleri olduğunu, ailesinin evliliğe müdahale ettiğini, kadının yemek yapmadığını, evdeki en basit sayılacak işleri bile yapmadığını, misafirlere kötü davrandığını ve onların yanında erkek ile tartıştığını, erkeğin ailesine saygısız davrandığını, önemli günlerde sebepsiz yere yalnız bıraktığını, planlı şekilde evi terk ettiğini belirterek 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, yasal faizi ile birlikte 50.000,00TL maddî ve 50.000,00TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dosyaya sunulan fotoğraflara ve dinlenen tanık beyanlarına göre erkeğin kadına fiziksel şiddet uyguladığı, kadının da erkeğe aptal, salak şeklinde hakaret ettiği, erkeğin ağır kadının ise az kusurlu olduğu gerekçesi ile asıl ve karşı davanın kabulüne, 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 600,00TL tedbir ve yoksulluk nafakaları ile 15.000,00TL maddî ve 15.000,00TL manevî tazminata, erkeğin tazminat taleplerinin reddine, ara karar ile de kadının ziynet ve ev eşyası alacağına yönelik talebinin tefrikine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.

B. İstinaf Sebepleri

1. ... kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; karşı davanın sadece boşanma yönünden kabul edildiğini ve kabul nedeni ile vekâlet ücreti ve yargılama giderine hükmedildiğini, kabul edilme gerekçesinin belirtilmediğini, karşı davanın reddedilmesi gerektiği ve aleyhe hükmedilen vekâlet ücreti ve yargılama giderinin kaldırılması gerektiğini belirterek karşı davanın kabulü, vekâlet ücreti ve yargılama gideri yönlerinden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2. Davalı-davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; erkeğin ekonomik durumuna kıyasla yüksek meblağlara hükmedildiğini, tarafların kısa süre evli kaldığını, bu nedenle nafakanın kaldırılması ve bunun tek seferde ödenecek makul bir meblağ olarak belirlenmesi gerektiğini, kadının kusurlu hareketleri dikkate alınmadan kadın yararına tazminatlara hükmedildiğini, erkeğin kusurunun olmadığını ve tazminat taleplerinin kabulü gerektiğini, tanık ...le arasında husumet bulunduğundan beyanına itibar edilmemesi gerektiğini, kadının davasının reddi gerektiğini belirterek asıl davanın kabulü, kusur, hükmedilen nafaka ve tazminatlar ile reddedilen tazminatlar yönlerinden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğu gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı-davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; boşanma hususuna bir itirazlarının bulunmadığını ancak nafaka ve tazminatların hatalı olduğunu, tarafların çok kısa süre evli kaldıklarını, nafakanın kaldırılmasının uygun olacağını, kadının zaten çalıştığını, kadının kusuruna bakılmadan yoksulluğa düştüğünün kabul edildiğini, erkeğin kusurunun bulunmadığını, tazminatların da kaldırılması gerektiğini, tanık beyanlarının çelişkili olduğunu belirterek kusur tespiti, hükmedilen nafaka ve tazminatlar yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecedeki geçimsizlikte kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına tazminat ve nafaka verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, şartları var ise miktarlarının dosya kapsamı ve hakkaniyete uygun olup olmadığı, erkeğin tazminat taleplerinin reddinin yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 175 inci maddesi, 176 ncı maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun'un (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı-davacı erkek vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2.İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda boşanmaya sebebiyet veren olaylarda daha ağır kusurlu olmayan ve lehine 4721 sayılı Kanun'un 175 inci maddesi koşulları oluşan ... kadın yararına aylık 600,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmiş, hükme karşı taraf vekilleri istinaf kanun yoluna başvurmuşlardır. Bölge Adliye Mahkemesince tarafların istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiş; karar davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmiştir. Tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına ilişkin İlk Derece Mahkemesince yeterli araştırma yapılmamış olup Bölge Adliye Mahkemesince kararın gerekçesinde kadının ev hanımı olduğu, erkeğin ise özel bir şirkette çalıştığı ve aylık 10.000,00 TL civarında gelirinin olduğu belirtilmiştir. Ancak, Bölge Adliye Mahkemesince uyaptan eklenen taraflara ait 01.12.2022 tarihli SGK hizmet dökümünde, kadının 23.09.2022 tarihinde çalışmaya başladığı ve işten ayrıldığına dair bir bilginin olmadığı anlaşılmıştır. Hal böyle olunca, tarafların ekonomik ve sosyal durumlarına yönelik tekrar araştırma yapılıp tarafların düzenli gelir getiren işte çalışıp çalışmadıkları, çalışıyorlar ise gelirlerinin ne kadar olduğu, başka bir işte çalışıp çalışmadıkları, varsa sahip oldukları taşınmazların değerleri ve taşınmazlardan gelir elde edip etmedikleri kapsamlı olarak araştırılıp değerlendirilerek kadının boşanma ile yoksulluğa düşüp düşmeyeceği konusunda bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının yoksulluk nafakası yönünden ORTADAN KALDIRILMASINA,

2.İlk Derece Mahkemesi kararının yoksulluk nafakası yönünden davalı-davacı erkek yararına BOZULMASINA,

3.Davalı-davacı erkek vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Peşin alınan harcın istek halinde yatırana iadesine,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

21.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.