"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/708 E., 2022/2413 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulüyle kısmen yeniden esas hakkında hüküm kurulması
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 6. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/737 E., 2021/873 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulüyle tarafların boşanmalarına, karşı davanın ise reddine karar verilmiştir.
Kararın davalı-karşı davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulüyle kararın kaldırılarak yeniden kısmen esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-karşı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-karşı davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların bir hafta dahi evli kalmadıklarını, kadının maddî çıkarlar nedeniyle evlilik yaptığını, borcunu ödettiğini, erkeğin arabasının kadının üzerine yapılmasını istediğini, bu konuda tartışma çıkarıp ortalığı dağıttığını, hakaret ettiğini, aşağıladığını, cinsel birliktelikten kaçındığını, erkeği istemediğini, erkeğin evin giderlerini karşılamak için kadına verdiği parayı alarak evden ayrıldığını, evlenme vaadi ile erkeği dolandırdığını, evi bağışlaması, ailesinden sıkça para istemesi için erkeğe baskı yaptığını, evi sıkça terk ettiğini ileri sürerek; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-karşı davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde ileri sürülen iddiaların gerçeği yansıtmadığını, erkeğe AIDS teşhisi konulduğunu, bu durumu kadından sakladığını, kadının bu durumu duyduğunda ise aralarında tartışma çıktığını ve kadını kendisine eyvallahı olmadığını söyleyerek evden kovduğunu ileri sürerek asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüyle 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 2.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine, kadının 30.000,00 TL tutarındaki ziynet eşyalarının ise kadına aynen iadesine, olmadığı takdirde bedeline hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tarafların arasında yaş farkının olduğu, her ne kadar taraflar arasında evlilik akdi gerçekleşmiş ise de fiili anlamda birlikteliğin gerçekleşmediği, kadının amacının evlenmek olmadığı, erkeğin yaşlı olduğu ve ileride maaşının kalabileceği ihtimali, erkeğin "bir aracın devrini bir bayanın üzerine yaptıracağım o da bana bakacak" dediği, ancak devri istenen mal varlığının erkeğin çocuklarına ait olduğu, kadının "kendisine söyleme aslında sevmiyorum maddî imkansızlıklarım var, evim yok, kız kardeşimde kalıyorum" şeklindeki beyanları ile erkeğin iddialarına göre evliliğin sadece kağıt üzerinde olduğu ve erkeğin mal varlığının kendisine kalma ihtimaline istinaden yapıldığının sübut bulduğu, kadının karşı davasından 29.03.2021 tarihinde feragat ettiği, böylelikle evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda kadının tam kusurlu olduğu gerekçesi ile erkeğin asıl davasının kabulüyle 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, kadının karşı davasının ise feragat nedeniyle reddine, kadın yararına 500,00 TL tedbir nafakası ödenmesine, kadının tam kusurlu olması nedeniyle yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı-karşı davacı kadın istinaf dilekçesinde; İlk Derece Mahkemesi kararının asıl davanın kabulü, kusur belirlemesi, yoksulluk nafakası talebinin reddi ve tedbir nafakasının miktarı yönünden kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dinlenen tanık beyanlarında erkeğin ileri sürdüğü vakıları ispatlayacak herhangi bir beyanda bulunulmadığı, cinsel birliktelikten kaçınma ve malvarlığını kendisi üzerine yapma konusunda erkeğe baskı yapma vakıalarının duyumdan ibaret olduğu, tanıkların bu konuda görgüye dayalı bir bilgilerinin bulunmadığı, diğer vakıaların ise ispat edilemediği, İlk Derece Mahkemesi tarafından kadına kusur olarak yüklenen vakıaların bir çoğunun tarafların nikah tarihinden önceki olaylara ilişkin olduğu, dolayısıyl erkeğin evlilik birliğinini temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda kadının kusurunu ispatlayamadığı, kadın yararına hükmedilen tedbir nafakası miktarının yerinde olduğu, dairece yapılan değerlendirmede kadının bir kusurunun bulunduğu ispatlanamadığından ve davanın reddine karar verilmesi gerektiği, kadının yoksulluk nafakası talebine ilişkin ret kararı verilmesinin isabetsiz olduğu gerekçesi ile kadının asıl davanın kabulü, kusur belirlemesi ve yoksulluk nafakası talebinin reddine ilişkin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının bu yönlere ilişkin hüküm fıkralarının kaldırılmasına, yeniden esas hakkında hüküm kurulması suretiyle kadının boşanmaya neden olan olaylarda kusursuz olduğunun tespitine, erkeğin boşanma davası sübut bulmadığından reddine, erkeğin boşanma davasının reddine karar verildiğinden kadının yoksulluk nafakası talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, kadının tedbir nafakasının miktarına ilişkin istinaf itirazının ise esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı-karşı davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kadının maddî çıkar sağlamak amacıyla evlilik yaptığını, kadının evi terk ettiğini, erkekten ev ve araba talep ettiğini, bunları kadının üzerine geçirmediği sürece boşanmayacağını dile getirdiğini, erkeği sürekli aşağıladığını ve hakaret ettiğini, cinsel birliktelikten kaçındığını, maddî konularda erkeğe baskı yaptığını, tarafların 1 hafta kadar evli kaldıklarını, sonrasında fiili birlikteliğin olmadığını, kadının tam kusurlu olduğunu ileri sürerek reddedilen davası yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca karşılıklı olarak açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte davalı kadından kaynaklanan bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, kusur belirlemesi ve buna bağlı olarak erkeğin davasının reddinin yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı-karşı davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
01.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.