"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1264 E., 2022/1223 K.
DAVA TARİHİ : 23.10.2020
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Eskişehir 5. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/1088 E., 2022/531 K.
Taraflar arasındaki katılma alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile Eskişehir 2. Aile Mahkemesinin 2017/519 esas, 2017/696 karar sayılı dosyasında anlaşmalı olarak boşandıklarını ve kararın kesinleştiğini, davalının evlilik birliği içinde 1138 ada, 29 parsel 3 numaralı bağımsız bölüm nitelikli daireyi satın aldığını, davalının evlilik birliği içinde almış olduğu bu daireyi boşanmadan bir ay önce üçüncü bir kişiye sattığını, müvekkiline daireyi sattığını bildirmediğini gibi herhangi bir katılım payı da ödemediğini belirterek dava konusu taşınmazdan dolayı şimdilik 10.000,00 TL katılma alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı cevap dilekçesinde özetle; karşı tarafın iddialarını kabul etmediğini, davacı ile anlaşmalı boşanmadaki protokolde, tarafların mal rejiminden kaynaklı taleplerinin bulunmadığının belirttiklerini, artık mal rejiminden kaynaklı alacak talep edilemeyeceğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların Eskişehir 2. Aile Mahkemesinin 2017/519 esas, 2017/696 karar sayılı kararı ile anlaşmalı olarak boşandıkları, kararın 12.09.2017 tarihinde kesinleştiği, tarafların boşanma kararının onaylı eki olan 03.07.2017 günlü tarafların imzasını taşıyan protokolün 3. ve 5. Maddelerinde "tarafların boşanmadan sonra evlilik birliğine ilişkin menkul mallar konusunda hiçbir hak talebinde bulunmayacakları ile taraflar birbirlerinin mal varlığına dair herhangi bir talebi bulunmadığını kabul ederler" denilmekle; bu konuda alacak hakları bulunmadığını kabul etmeleri karşısında, katılma alacağında bulunulamayacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükmün tamamı yönünden İlk Derece Mahkemesinin kararının lehine kaldırılmasını talep ederek istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davacının karşı taraf ile anlaştığı, evlilik birliği içerisinde edinilen malları tasfiye ettikleri, bu hususta protokol düzenlendiği, protokolün mahkemece onaylandığı, davacının protokolü baskı ve cebir altında kalarak imzaladığına ilişkin herhangi bir iddiası bulunmadığı, ayrıca bu yönde açılmış bir davanın da söz konusu olmadığı, yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmiş olmasında herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesince verilen istinaf başvurusunun esastan reddi kararının hatalı olduğunu belirterek istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, katılma alacağı bulunup bulunmadığı, davanın kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanunu'nun 114 üncü maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun'un 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 219 uncu maddesi, 222 nci maddesi, 225 inci maddesi, 232 nci maddesi, 235 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
29.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.