"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1495 E., 2022/2554 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/413 E., 2021/8 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kısmen kaldırılmasına, yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin borcundan dolayı bir kısım taşınmazlarının ihale yolu ile satıldığını, taşınmazı devralan Kamile'nin taşınınmazı kızı olan davalı kadına devrettiğini, davalı kadının da kötü niyetli olarak taşınmazları üçüncü kişilere devrettiğini, müvekkilinin ortak haneye gelmesini istemediğini, tarafların 7 yıldır ayrı olduğunu iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı davacı kadın vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; erkeğin müvekkilini aldattığını, başka kadınlarla birlikte yaşadığını, müvekkiline fiziksel şiddet uyguladığını, hakaret ettiğini, evi terk ederek ...'da başka bir kadınla yaşamaya başladığını iddia ederek tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, müvekkili yararına yasal faizi ile birlikte 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin, kadının kendisine ait taşınmazlarını geri vermeyerek muvazaalı satışla başkalarına satması sonucu aile düzeninin bozulduğunu iddia etmesine karşın kadının bu şekildeki kusurlu eyleminden dolayı yaşanan geçimsizliği ispata elverişli somut bir delil sunmadığı gibi dinlenen tanık beyanlarında da bu hususa yer verilmediği, erkeğin muvazaalı satış iddiası nedeniyle kanuni yollara başvurduğu, buna ilişkin dosya içine alınan ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/275 Esas 2019/604 Karar sayılı ve ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/405 Esas 2013/457 Karar sayılı dosyalarından muvazaalı satışın iptali ile taşınmazların davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verildiği, bu aşamada muvazaalı satışa ilişkin hukuki uyuşmazlığın hukuki yollarla çözülmüş olduğu ancak bu durumun kadının kusur durumu bakımından evlilikte yaşanan geçimsizliğe etkileri mevcut delillerle ispatlanamadığı, buna karşın kadının açtığı ... Aile Mahkemesinin 2013/631 Esas 2014/357 Karar sayılı dosyada erkeğin evi terk ederek gitmesi ve başka bir kadınla yaşaması karşısında kadının ayrı yaşamakta haklı olduğuna karar verilerek kadın yararına önlem nafakasına hükmedildiği ve dinlenen tanık beyanlarına göre erkeğin fiili ayrılık döneminde başka bir kadınla birlikte yaşadığı sabit görüldüğü, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin tamamen kusurlu olduğu ve kadın yararına maddî ve manevî tazminat koşullarını oluştuğu gerekçesi ile erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, erkeğin tazminat taleplerinin reddine, kadın yararına yasal faizi ile birlikte 15.000,00 TL maddî ve 25.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı davacı kadının muvazaalı olarak müvekkilinin taşınmazını başka bir kişiye devrettiğini, bu hususun dosya kapsamı ile sabit olduğunu, asıl kusurlu olanın davalı davacı kadın olduğunu, müvekkilinin davasını kabulü koşullarının oluştuğunu, müvekkili aleyhine tazminata hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek müvekkilinin reddedilen davası, kusur belirlemesi, müvekkili aleyhine hükmedilen tazminatlar yönünden İlk Derece Mahkemesinin kararının lehine kaldırılmasını talep ederek istinaf yoluna başvurmuştur.
2.Davalı davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; erkeğin tam kusurlu olduğu, başka bir kadınla ilişkisi olduğunun sabit olmasına karşın hüküm altına alınan tazminatların düşük olduğunu belirterek, maddî ve manevî tazminatın miktarı yönünden İlk Derece Mahkemesinin kararının lehine kaldırılmasını talep ederek istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı davacı kadının, muvazaalı olarak Kamile'den temlik aldığı ... ili Ağlasun ilçesi Yeşilbaşköy köyü 3738 parsel numaralı davacı erkeğe ait taşınmazı, Nesrin isimli kadına satış göstermek suretiyle temlik ederek eşinin güvenini sarstığı, ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2012/405 Esas ve 2013/457 Karar sayılı karar ve ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/257 Esas ve 2018/566 Karar sayılı dosya içeriklerinden sabit olduğu, buna karşılık, ... erkeğin ise başka kadınla yaşayarak sadakat yükümlülüğüne aykırı hareket ettiği, gerçekleşen bu durum karşısında evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına yol açan olaylarda erkeğin ağır, kadının ise hafif kusurlu olduğu, erkeğin boşanma davası yönünden 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin ikinci fıkrası koşullarının oluştuğu, Mahkemece, erkeğin boşanma davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru olmadığı, erkeğin istinaf itirazı bu sebebe münhasır olarak yerinde olduğu, ne var ki, kadının boşanma davasında verilen hüküm taraflarca istinaf edilmeyerek kesinleştiğinden, erkeğin boşanma davası konusuz kaldığı, bu durumda erkeğin boşanma davası konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, ağır kusurlu olan erkeğin maddî ve manevî tazminat talebinin reddine, erkek dava açmakta haklı olduğundan lehine yargılama gideri ve vekâlet ücretine hükmedilmek suretiyle Mahkeme kararının düzeltilmesine karar verildiği, tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat miktarının az olduğu gerekçesi ile erkek vekilinin, kusur belirlemesi ile reddedilen boşanma davasına, kadın vekilinin ise tazminat miktarlarına yönelik istinaf talebinin kısmen kabulü ile, ... Aile Mahkemesinin 11.01.2021 tarih, 2019/413 Esas ve 2021/8 Karar sayılı kararının erkeğin reddedilen davası yönünden kaldırılmasına ve esas hakkında yeniden hüküm tesisine, erkek tarafından açılan boşanma davası konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, erkeğin maddî ve manevî tazminat talebinin reddine, erkek tarafından yapılan 469,95 TL yargılama giderinin kadından alınarak erkeğe verilmesine, erkek kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tariesi gereği hesaplanan 9.200,00 TL vekâlet ücretinin kadından alınarak erkeğe verilmesine, kadının maddî ve manevî tazminat talebinin kısmen kabulü ile 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminatın boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte erkekten alınarak kadına verilmesine, fazlaya ilişkin talebinin reddine, taraf vekillerinin sair istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; mahkemenin kusur değerlendirmesini hatalı yaptığını, kadının tazminat taleplerinin kabul edilmesi koşullarının oluşmadığını, miktarlarının da fahiş olduğunu belirterek, kusur belirlemesi, müvekkili aleyhine hükmedilen tazminatlar yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.
2.Davalı davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine yargılama gideri ile vekâlet ücretine hükmedilesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, asıl kusurlu olanın erkek olduğunu, talepleri doğrultusunda 100.000,00'er TL maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiğini belirterek, kusur belirlemesi, müvekkili aleyhine hükmedilen yargılama gideri, vekâlet ücreti ile maddî ve manevî tazminatın miktarı yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflar arasındaki geçimsizlikte kusurun kimden kaynaklandığı, erkeğin davasında yargılama gideri ile vekâlet ücretinden kimin sorumlu olduğu, kadın yararına hüküm altına alınan maddî ve manevî tazminat koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği ve miktarları noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı ve 194 üncü maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci maddesinin birinci fıkrası ve 371 inci maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun (6098 sayılı Kanun) 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3.Değerlendirme
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı davalı erkek vekilinin tüm, davalı davacı kadın vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2.Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı-davacı kadın yararına takdir edilen maddî tazminat azdır. 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile 6098 sayılı Kanun'un 50 nci ve 51 inci maddesi hükümleri dikkate alınarak daha uygun miktarda maddî tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının davalı davacı kadın yararına, maddî tazminatın miktarı yönünden BOZULMASINA,
2.Davacı davalı erkek vekilinin tüm, davalı davacı kadın vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmanın kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden Süleyman'a yükletilmesine,
Peşin harcın istek halinde yatıran Fatma'ya iadesine,
Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
02.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.