"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/980 E., 2022/2398 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 4. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/267 E., 2021/139 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davacı erkek tarafından açılan davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir.
Kararın davalı kadın tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı kadın tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin ... 4. Aile Mahkemesinin 2013/612 Esas sayılı dosyası ile boşanma davası açtığını davanın reddine karar verildiğini kararın 13.05.2016 tarihinde kesinleştiğini tarafların 6 yıldır ayrı yaşadıklarını bu nedenlerle tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin son fıkrası uyarınca eylemli ayrılık nedeniyle boşanmalarına, 50.000,00 TL maddî 50.000,00 TL manevî tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, yargılama giderlerinin ve avukatlık ücretinin davalıya hükmedilmesini dava ve talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı kadın cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki tüm iddiaların gerçek dışı olduğunu, üçüncü şahısların yanında küçük düşürüldüğünü, eşinin ayrı yaşamasının kendi tercihi olduğunu, farklı yansıtılarak istemiyormuş gibi beyan edildiğini, davanın reddine, tazminat ve mahkeme giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına maddî ve manevî güvencesinin sağlanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, tarafların 1985 yılında evlendikleri, bu evlilikten ortak çocuklarının olmadığı, davacının davalı aleyhine Mahkemenin 2013/612 Esas, 2015/277 Karar sayılı ilamı ile boşanma davası açtığını, boşanmaya neden olan olaylarda davacı erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesi ile, davanın reddine karar verildiği, kararın 13.05.2016 tarihinde kesinleştiği, tarafların 2011 yılından bu yana ayrı yaşadıkları, reddedilen boşanma davasından sonra bir araya gelmedikleri, 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin son fıkrası koşullarının gerçekleştiğini belirterek davanın kabulü ile 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin son fıkrası uyarınca tarafların fiili ayrılık nedenine dayalı olarak boşanmalarına, davacı erkeğin maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı kadın istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı kadın istinaf dilekçesinde özetle; erkeğin boşanma davasının kesinleşmesinden sonra tazminat ve mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak istemesinin önüne geçilmesi için bir karar verilmesi, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davacı üzerinde bırakılması gerektiği talebi ile istinaf yoluna başvurmuştur. (Davalı kadın, istinaf süresi geçirildikten sonra 14.04.2021 tarihli dilekçe ile boşanma kararını da istinaf ettiğini belirtmiştir.)
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; boşanma hükmüne dair istinaf talebinin süresinden sonra olduğunu belirterek boşanma davasındaki kusur durumunun yargılama gideri ve vekâlet ücretine etkisi olmadığı, boşanma davası kabul edilen erkek yararına vekâlet ücretine ve yargılama giderine hükmedilmesine dair İlk Derece Mahkemesinin kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğu gerekçesiyle davalı kadın vekilinin istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı kadın temyiz dilekçesinde özetle; erkeğin boşanma davasının kesinleşmesinden sonra tazminat ve mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak istemesinin önüne geçilmesi için bir karar verilmesi talebi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, yargılama gideri ve vekâlet ücreti ile davalının temyiz dilekçesindeki talebinin yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesinin dördüncü fıkrası.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
21.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.