Logo

2. Hukuk Dairesi2023/1520 E. 2024/3012 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Katkı payı alacağı davasında, katkı payı oranının belirlenmesi, talep miktarı ile hükmedilen miktar arasındaki fark, usuli kazanılmış hak ve davalı yararına hükmedilen vekalet ücretinin miktarına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin, reddedilen kısım üzerinden daha az vekalet ücretine hükmedilmesine yönelik temyiz itirazının kabulü ile, mahkeme kararının vekalet ücreti kısmının düzeltilerek onanmasına, davacı kadının tüm ve davalı erkeğin diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/98 E., 2022/734 K.

KARAR : Kısmen kabul, kısmen ret

Taraflar arasındaki katkı payı alacağı davasından dolayı bozma sonrası yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı kadın vekili ve davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmiş, incelemenin duruşmalı olarak yapılması davalı erkek vekili tarafından istenilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 30.04.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde temyiz eden davalı ... vekili Av. ... ile karşı taraf temyiz eden davacı ... vekili Av. ... geldi. Gelenlerin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen 30.04.2024 tarihinde Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.Davacı kadın vekili dava dilekçesinde; 1988 yılına kadar davalının sadece Bayraklı'daki daireyi satın alabildiğini, daha sonra müvekkilinin büroda eşinin yanında çalışmaya başladığını, müvekkilinin boş kalan zamanlarda dikiş dikerek büronun günlük giderlerini karşıladığını, zaman içerisinde davalının hem kendi kazancı hem de müvekkilinin katkılarıyla taşınmaz mallar edinmeye başladığını, Turgutreis'te davalıya babasından kalan arsanın üzerine 4 adet daire yaptığını ve bunların kirasını aldığını, Foça'daki dubleks meskenin kooperatif hissesi olarak alındığını, taksitlerinin birlikte ödendiğini, Didim'de arsa alındığını ve üzerine ev yapıldığını, İtokent kooperatif hissesinin müvekkili tarafından satıldığını, davalının bugün elinde bulunduğu taşınmazların tarafların birlikte kazandıkları paralarla edinildiğini, Bayraklı'daki daire, Şirinyer'deki bir daire ile Karabağlar'daki taşınmazları davalının sattığını, müvekkilinin halen oturmakta olduğu İzmir'in Hatay semtindeki dairenin davalının borcundan dolayı icrada müvekkilinin kız kardeşi tarafından satın alındığını, davalının tarafların ayrı yaşadıkları süre içerisinde bazı malları satarken müvekkilinin haberi olmadığını, sattıklarından payını istediğinde '...ben sana oturduğun evi vereceğim, merak etme..' diyerek müvekkilini oyaladığını, müvekkilinin Hürriyet Gazetesi'nde çalışmakta iken evlenme sebebiyle bu işinden ayrıldığını, aldığı tazminat ve birikmiş parasını iş kurarken davalıya verdiğini, bu paraya karşılık Şirinyer'de intifa hakkı davalıya, çıplak mülkiyeti müvekkiline ait olan bir daire alındığını, müvekkilinin intifa hakkını dava sebebiyle öğrendiğini belirterek; davalının müvekkilinin katkılarıyla evlilik birliği içerisinde edindiği malvarlığına müvekkilinin katkısı kabul edilerek 150,000,00TL katkı payının dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.

2. Davacı kadın vekili cevaba cevap dilekçesinde; talep miktarının Foça'daki yazlık için 100.000,00 TL, Didim'deki arsa için 25.000,00 TL, Turgutreis'teki yapılan bina nedeniyle 25.000,00 TL olduğunu açıklamıştır.

II. CEVAP

Davalı erkek cevap dilekçesinde; davacının çalışmadığını, babasının henüz sağ olduğunu, babasından kalan bir malı olmadığını, babasının arsasını daire karşılığı müteahhite verdiğini, müteahhitten aldığı dairelerin gelirinin de babasına ait olduğunu, annesinden 3 arsa kaldığını, içindeki narenciye ağaçlarının halen durduğunu, İtokent kooperatifinin aidatlarının ödenemediğini için mahkeme kararı ile üyeliğinin sona erdiğini, Foça'daki taşınmazın kooperatif üyeliği yoluyla edinildiğini, ipotek borcunun halen devam ettiğini, Karabağlar'da taşınmazı olmadığını, Şirinyer'deki daireyi taksitle müteahhitten aldığını, kendi rızası ile mülkiyetini davacıya verdiğini belirterek; davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 07.07.2014 tarih ve 2009/1070 Esas, 2014/470 Karar sayılı kararı ile, 14.05.2014 tarihli bilirkişi raporunda, Didim'deki 685 ada 5 parsel sayılı arsa vasıflı taşınmazın ile ilgili 29.160,00 TL, Foça'daki 10010 ada 1 parsel 8 nolu bağımsız bölüm ile ilgili 10.920,00 TL, Turgutreis'teki 5788 parsel sayılı arsa vasıflı taşınmaz ile ilgili 10.896,74 TL olmak üzere davacının toplam 50.976,74 TL katkı payı alacağı bulunduğunun, diğer taşınmazlarla ilgili katkı payı alacağının olamayacağının bildirildiği, dosya kapsamına uygun bilirkişi raporuna itibar etmek gerektiği gerekçesiyle; davanın kısmen kabulü ile, 50.976,74 TL katkı payı alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi il birlikte tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1.Mahkeme kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili ve katılma yoluyla davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 22.10.2019 tarih ve 2018/1290 Esas, 2019/9421 Karar sayılı kararı ile, davalı erkek vekilinin katılma yolu ile temyiz dilekçesini süresinde sunmadığı; davacı tarafın evlilik birliği içinde çalışarak sürekli ve düzenli gelir elde ettiğinin (asgari ücret düzeyinde) ve taşınmazlara katkıda bulunduğunun kabulü yerinde olmuş ise de yapılan hesaplama yönteminin Dairenin yerleşik uygulamasına uygun düşmediği; Mahkemece, Turgutreis'teki taşınmaz yönünden binanın bulunduğu arsanın da hesaplamaya dahil edilip alacağa hükmedilmesi yerinde değil ise de temyiz edenin sıfatı gözetilerek bu hususun bozma nedeni yapılmadığı, hükme esas alınan hesap raporunda katkı payı alacağı hesabı yapılırken davalının gelir evrakları getirtilmeksizin davacının asgari ücret düzeyinde kabul edilen gelirleri toplanıp tasarruf edilen miktarın taşınmazların edinme tarihindeki değerlerine oranlamak suretiyle tek taraflı bir hesap yapılması ve davacının katkı oranlarının Foça'daki taşınmazda %7,28 Turgutreis'teki taşınmazda %1,74 olarak tespitinin doğru olmadığı; Mahkemece davalı erkeğin gelirlerini gösteren belgelerin evlenme tarihlerinden başlayarak dava konusu taşınmazların edinildiği tarihi de kapsar şekilde getirtilmesi, çalışmanın sabit olmasına rağmen, bir kısım döneme ilişkin belgelere ulaşılamaması durumunda, ilgili meslek kuruluşlarından ve/veya bilirkişilerden o döneme ilişkin yaklaşık gelir durumu sorulup öğrenilerek, malın edinildiği tarihe kadar ki eşlerin tüm gelirlerinin ayrı ayrı belirlenmesi, katkı payı alacağına ilişkin dönem bakımından kocanın aileyi geçindirme yükümlülüğü ve tarafların sosyal konumları gereği kişisel giderleri göz önünde bulundurularak, dava konusu taşınmazların alım tarihi itibariyle eşlerin her birinin ayrı ayrı toplam gelirleri içinde yapabilecekleri tasarruf miktarı belirlenerek toplam tasarruf miktarı içerisinde davacının katkı oranının hesaplanıp bu oranın nizalı taşınmazların dava tarihi itibariyle değeriyle çarpılarak davacının katkı payı alacağının tespit edilmesi gerektiği belirtilerek; temyiz edenin sıfatı ve talep miktarları da gözeterek bir karar verilmek üzere hükmün bozulmasına; davacı kadın vekilinin bozma kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine; davalı erkek vekilinin de temyiz dilekçesinin süreden reddine karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, taşınmazların edinme tarihi itibariyle mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde edinildiği, Mahkemece mali müşavir bilirkişinin rapor ve ek raporu, inşaat mühendisi bilirkişilerin rapor ve ek raporları, hesap bilirkişisinin rapor ve ek raporları ile 18.05.2022 tarihli ek raporun karar vermeye yeterli gördüğü, Didim'deki 685 ada 5 parsel sayılı taşınmaz ile ilgili 29.160,00 TL davacının katkı payı alacağının olduğu, davacı vekilinin 15.02.2010 tarihli dilekçesi ile işbu taşınmaz yönünden talep miktarını 25.000,00 TL olarak belirttiği ancak Mahkemenin 07.07.2014 tarihli kararı ile işbu taşınmaz yönünden 29.160,00 TL katkı payı alacağının bulunduğunun kabulüne karar verildiği ve davalının katılma yolu ile temyiz dilekçesinin süresinde olmadığı belirtilerek davalı vekilinin katılma yolu ile temyiz dilekçesinin reddine karar verildiği, işbu taşınmaz yönünden davacının kazanılmış hakkı dikkate alınarak 29.160,00 TL katkı payı alacağının bulunduğu; Turgutreis'teki 5788 parsel sayılı taşınmaz ile ilgili de 94.877,63 TL davacının katkı payı alacağının bulunduğu, davacı vekilinin 15.10.2010 tarihli dilekçesi ile işbu taşınmazdaki bina yönünden talebini 25.000,00 TL olduğunu açıklaması nedeniyle işbu taşınmaz ile ilgili olarak taleple bağlılık kuralı dikkate alınarak karar verildiği; Foça'daki 10010 ada 1 parsel 8 nolu bağımsız bölüm ile ilgili 39.105,00 TL davacının katkı payı alacağının bulunduğu, davacı vekilinin 15.10.2010 tarihli dilekçesi ile işbu taşınmaz yönünden de talebini 100.000,00 TL açıkladığı, işbu taşınmaz yönünden de davanın kısmen kabulüne karar verildiği gerekçesiyle; davanın kısmen kabulü ile, Mahkemenin 07.07.2014 tarihli ilk kararında Didim'deki 685 ada 5 parsel sayılı taşınmaz yönünden talepten fazla hüküm verilmiş ise de, işbu kararın davalı tarafından temyiz edilmemesi nedeniyle bu taşınmaz yönünden kazanılmış hak dikkate alınarak işbu taşınmaz ile ilgili 29.160,00 TL, Foça'daki 10010 ada 1 parsel 8 nolu bağımsız bölüm ile ilgili 39.105,00 TL, Turgutreis'teki 5788 parsel sayılı taşınmaz ile ilgili taleple bağlılık kuralı gereği 25.000,00 TL olmak üzere toplam 93.265,00 TL katkı payı alacağının dava tarihi olan 23.11.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili ve davalı erkek temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde; tarafların 1994 yılından beri ayrı yaşadıklarını, bu tarihten sonra edinilen mallara davacının katkısının kabul edilemeyeceğini, davacının malların edinilmesine katkısını ispatlayamadığını, Turgutreis'teki taşınmazın miras kaldığını, davacının işbu taşınmaz yönünden katkı payı alacağı isteyemeyeceğini, bozma sonrası yapılan araştırmada davacının gelirlerinde bir artış olmamasına rağmen katkı payı oranının artmasının hatalı olduğunu, müvekkilinin kayıtlı gelirleri dışında geliri yokmuş gibi hesaplama yapılmasının hatalı olduğunu, davacının kendi adına edindiği taşınmaz için yaptığı harcamanın hesaplamada mahsup edilmesi gerektiğini, ilk verilen kararın icrada tahsil edildiğini gözetilerek karar verilmesi gerektiğini, tedbirin kaldırılması gerektiğini, tahsil edilen miktar gözetilerek dava değerinin belirlenerek davacı lehine vekâlet ücreti hükmedilmesi gerektiğini, reddedilen miktarın Foça'daki taşınmaz yönünden 60.895,00 TL olduğunu bu miktara göre müvekkili lehine eksik vekâlet ücreti hükmedildiğini, bilirkişi raporunun denetime elverişli olmadığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

2.Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde; Mahkemece hiçbir değerlendirme yapılmadan sadece bilirkişi raporuna göre kısmen ret kararı vermesinin hatalı olduğunu, müvekkilinin maddî katkıları dışında büroda yaptığı temizlik, emek yapma, terzilik faaliyetleri arasında da büroda fiili olarak yaptığı yardımların, müvekkilinin sokakta bırakılmış olması nedeniyle müvekkiline verilen manevî zararlar ile müvekkilinin bu sebeplerle yakalandığı hastalıkların dikkate alınmadığını, ilk kararın müvekkili lehine bozulduğunu, 08.06.2022 tarihli dilekçede ilk kararda hükmedilen alacaklar düşüldükten sonra bilirkişi raporunda belirtilen alacakların tahsilinin talep edildiğini, toplam talep miktarı gözetilerek karar verilmesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, katkı payı oranı ve ispatı, talep miktarı ve usuli kazanılmış hak noktasında toplanmaktadır. Dava, katkı payı alacağı istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 26 ıncı maddesi, 31 inci maddesi, 33 üncü maddesi, 145 inci maddesi, 176 ve devamı maddeleri, 190 ıncı maddesi, 297 nci maddesi, 323 üncü maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi, 326 ncı maddesi, geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un (1086 sayılı Kanun) 4 üncü maddesi, 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası; 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 164 üncü maddesi, 168 inci maddesi, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin (AAÜT) 13 üncü maddesi; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6 ncı maddesi, 179 uncu maddesi, 202 nci maddesi; 4722 Sayılı Türk Medenî Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 10 uncu maddesi; 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi'nin 152 nci maddesi, 153 üncü maddesi, 170 inci maddesi, 186 ncı maddesinin birinci fıkrası, 189 uncu maddesi, 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 146 ncı maddesi, 544 üncü maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 646 ncı maddesi; 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanunu'nun (2004 sayılı Kanun) 40 ıncı maddesi; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 09.05.1960 tarihli ve 1960/21 Esas, 1960/9 Karar sayılı kararı.

3. Değerlendirme

1.Temyizen incelenen Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, Mahkemece bozmaya uygun işlem ve araştırma yapılmış olduğu ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı, icra dosyasına ödenen miktarın 2004 sayılı Kanun'un 40 ncı maddesi uyarınca icranın iadesi müessesi ile talep edilebileceği anlaşılmakla; davacı kadın vekilinin tüm, davalı erkek vekilinin aşağıdaki paragraflar dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Davalı erkek vekilinin vekâlet ücretine yönelik temyiz itirazlarının incelemesine gelince; somut olayda, Mahkemece, davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmesine rağmen, kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına reddedilen miktar olan 60.895,00 TL üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'ye göre belirlenen vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken, davalı lehine daha az vekâlet ücreti hükmedilmesi hatalı olmuş, bozmayı gerektirmiştir.

Ne var ki vekâlet ücretine yönelik bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 438 inci maddesinin yedinci fıkrası hükmü uyarınca Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Davacı kadın vekilinin tüm, davalı erkek vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE,

2.Davalı erkek vekilinin vekâlet ücreti yönünden yapılan temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının hüküm fıkrası (9) nolu bendinde yer alan “... 9.077,60 ... ” ibaresinin çıkarılarak yerine “... 9.743,20 ...” ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde temyiz eden ...'e iadesine,

Aşağıda yazılı temyiz karar harcının temyiz eden ...'e yükletilmesine,

Duruşma için takdir olunan 17.100,00 TL'lik vekâlet ücretinin ...'den alınarak ...'e verilmesine,30.04.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.