"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/2582 E., 2022/2190 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Konya 6. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/295 E., 2021/399 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davacı kadın vekili tarafından açılan davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve ferîlere karar verilmiştir.
Kararın davalı erkek vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalının alkol alışkanlığı olduğunu, müvekkiline şiddet uyguladığını, hakaret ve tehditlerde bulunduğunu, çocuklara yönelik şiddet eylemlerinde bulunup kapı önüne koyduğunu, evin ihtiyaçları için para bırakmadığını, birlik görevlerinin yerine getirmediğini, bu nedenlerle 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 162 inci maddesi olmadığı takdirde 166 ıncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına müşterek çocuğun velâyetinin müvekkiline verilmesine, aylık 500,00 TL tedbir ve iştirak nafakası ile 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir .
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle;müvekkilline karşı sevgisiz ve saygısız davranışlar sergilediğini hakaret ettiğini, müvekkilini dışladığını, ailesinin etkisiyle hareket ettiğini, sorumsuz bir tutum sergilediğini her olayda davacının ailesinin olaya müdahil olduğunu, boşanma yönünden talebin kabulü ile müvekkil lehine aylık 600,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası, 40.000,00 TL maddî; 40.000,00 TL manevî tazminatın davacıdan alınarak müvekkiline verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davalının davacıya sürekli hakaret ettiği, evin ihtiyaçlarını karşılamadığı, evi ihmal ettiği, eve gelmeyip ailesinin yanına gittiği, sürekli alkol aldığı, davacının ise davalıya hakaret ettiği, sen erkek misin diye rencide edici söz söylediği, ailesinin evliliğe müdahalesine sessiz kaldığı,taraflar arasında davalının kusurlu tutum ve davranışları nedeniyle geçimsizlik bulunduğu, davalı erkeğin boşanmada ağır kusurlu olduğu, kadın tarafından açılan boşanma davasının kabulü ile, 4721 sayılı Kanun'un 166 ıncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki tesisine, 350,00 TL tedbir ve iştirak nafakasının davalıdan alınıp davacıya verilmesine, 14.000,00 TL maddî, 13.000,00 TL manevî tazminatın davalıdan alınıp davacıya verilmesine, kadının tedbir ve yoksulluk nafakası talebinin reddine, 4721 sayılı Kanun'un 162 inci maddesine dayalı açılan boşanma davasının reddine, erkeğin maddî manevî tazminat ve yoksulluk nafakası isteminin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; tanık beyanlarının duyuma dayandığını,davacı tanıklarının beyanlarına itibar edilmeyeceğini, kusur belirlemesinin ve kararın hatalı olduğunu belirterek, kararın kusur ve aleyhe hükmedilen tazminatlar yönünden kaldırılması istemi ile istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğu gerekçesiyle davalı erkek vekilinin istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; tanık beyanlarının duyuma dayandığını,davacı tanıklarının beyanlarına itibar edilmeyeceğini, kusur belirlemesinin hatalı yapıldığı gerekçesi ile kusur ve aleyhe hükmedilen tazminatlar yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; kusur belirlemesinin yerinde olup olmadığı, buna bağlı olarak kadın lehine tazminatlara hükmedilme şartlarının oluşup oluşmadığı ve miktarları noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanun’unun 166 ncı maddesi, 174 üncü maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 50 inci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,03.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.