Logo

2. Hukuk Dairesi2023/157 E. 2023/5305 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı bankanın, davacının rızası olmadan aile konutu üzerine ipotek tesis etmesi nedeniyle açılan ipoteğin kaldırılması davasının konusuz kalması üzerine yargılama giderleri, harçlar ve vekâlet ücretine hükmedilip hükmedilemeyeceği uyuşmazlığıdır.

Gerekçe ve Sonuç: Aile konutu üzerine eşin rızası olmadan konulan ipoteğin geçersiz olduğu, davacının dava açmakta haklı olduğu, davalı bankanın aile konutu şerhi bulunmasa dahi gerekli özeni göstermemesi sebebiyle kusurlu olduğu ve bu nedenle yargılama giderleri ile vekâlet ücretinden sorumlu tutulmasının doğru olduğu gözetilerek, istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/265 E., 2022/1083 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulması

İLK DERECE MAHKEMESİ :... Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2021/36 E., 2021/1358 K.

Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılması ve aile konutu şerhi konulması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı Banka vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile hükmün kaldırılmasına, dosyanın yeniden karar verilmek üzere İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, yargılama gideri, harç ve vekâlet ücretine karar verilmiştir.

Kararın davalı Banka vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kısmen kaldırılmasına, yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı banka vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu ... İli,... İlçesi, 110 ada 1 nolu parselin aile konutu olduğunu, eşinin davalı banka lehine Sütak Liminted Şirketi'nin borçları için müteselsil kefil olduğunu ve müvekkilinin rızası dışında davalı eşin eve ipotek tesis ettiğini, açık rıza alınmadan yapılan işlemin hukuka aykırı olduğunu belirterek ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı banka cevap dilekçesinde özetle; ipotek tesisi sırasında tapuda aile konutu şerhi olmadığını, ödeme emri ve kıymet takdiri tebliğlerini, davacının bizzat kendisi aldığı halde itiraz etmediğini, 10 sene sonra dava açılmasının borçtan kurtulmaya yönelik olduğunu, taşınmazın niteliğinin arsa olduğunu, bir bina ve 3 kat daire olduğunu, hangisinin aile konutu olarak kullanıldığının belirtilmediğini, davanın haksız ve kötü niyetli olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı

İlk Derece Mahkemesinin 17.06.2020 tarihli ve 2019/60 Esas, 2020/527 Karar sayılı kararı ile; dosyadaki delillerden dava konusu taşınmazın taraflarca aile konutu olarak kullanıldığının tespit edildiği, davalı şirketin davacı eşin açık rızası olmaksızın dava konusu ev üzerinde ipotek tesis ettiğinin anlaşıldığı, davalı şirketin ipotek tesis edilirken davacı eşin açık rızasını aldığına dair herhangi bir delil sunamadığı, aile konutu olarak özgülenen evde diğer eşin açık rızası olmaksızın tesis edilen sınırlandırmaların geçerli olmayacağı, dava konusu taşınmaz üzerinde davalı ... lehine 11.06.2009 tarih ve 191 yevmiye numarası ile tesis edilen 200.000,00 TL bedelli ve 03.03.2011 tarih ve 125 yevmiye numarası ile tesis edilen 600.000,00 TL bedelli ipoteklerin davacı eşin açık rızası alınmadan tesis edildiğinden geçersiz olduğu gerekçesi ile davanın kabulü ile ... İli,... İlçesi, ...Mahallesi 110 ada 1 parselde arsa vasfındaki taşınmaz üzerinde davalı ...Ş. lehine bulunan 125 yevmiye numaralı 03.03.2011 tarihli (800.000,00 TL bedelli) ipoteğin kaldırılmasına ve dava konusu taşınmaza aile konutu şerhi konulmasına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı

1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Banka vekili tarafından hükmün tamamı yönünden istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

2.Bölge Adliye Mahkemesinin 06.01.2021 tarihli ve 2020/606 Esas, 2021/23 Karar sayılı kararı ile; davacının aile konutu olarak kullanılan taşınmaz üzerinde tesis edilen ipoteğin kaldırılmasını talep ettiği, yargılama sırasında ipotek bedeli üzerinden yatırılması gerekli eksik harcın tamamlandığı, dava konusu taşınmazın tapuda arsa vasfıyla ve davalı eş adına kayıtlı olduğu, ... İcra Dairesi'nin 2018/4748 esas sayılı icra dosyasında yer alan 15.04.2014 tarihli bilirkişi raporunda taşınmazın üzerinde zemin ve 2 katlı kargir ev olduğunun tespit edildiği, davanın aile konutu olarak kullanıldığı ileri sürülen taşınmaz üzerinde bulunan ipoteğin kaldırılmasına yönelik olduğu, bu nedenle öncelikle aile konutu olarak kullanılan bölümün belirlenmesinin gerekli olduğu, bu kapsamda mahkemece, mahallinde keşif yapılarak ipotek tesis tarihinde ve halen tarafların aile konutu olarak kullandıkları bağımsız bölümün belirlenmesi, uzman bilirkişilerden aile konutu olarak kullanılan bölümün kroki ve harita üzerinde işaretlenmesinin istenmesi ve belirlenen bu bölüme hasren ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesi gerektiği gibi, ihtiyati tedbir talebinin de aile konutu olarak kullanıldığı belirlenen yerle sınırlı olarak değerlendirilmesi gerekirken taşınmazın tamamına yönelik ipoteğin kaldırılması ve tedbir talebinin kabulünün doğru olmadığı gerekçesi ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, istinaf sebeplerinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

C.İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının eşi olan dava dışı ...'ya karşı başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe ilişkin alacağın haricen tahsil edildiğinin davalı tarafça icra dosyasına bildirildiği, davanın konusuz kaldığı, aile konutu olan taşınmaza ilişkin ipoteğin kurulmasında hukuka aykırı işlem yapan davalının kusuru ile davanın açılmasına sebebiyet verdiği, üçüncü kişinin iyiniyetinin kurulan ipotekde aranamayacağı, tapu kaydına konulan şerhin kurucu değil açıklayıcı nitelikte olduğu ve basiretli davranma yükümlülüğü altında olan davalı bankanın, davaya konu ipotek işlemi esnasında gerekli özen ve dikkati göstermiş olsaydı ipotek tesisi yoluna gidemeyeceği, bu kapsamda davalıların yargılama giderleri ve vekâlet ücretinden sorumlu olduğu gerekçesi ile konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 21.245,18 TL peşin karar ve ilam harcından, başlangıçta alınan 44,40 TL harcın ve 13.617,00 TL tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 7.583,78 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına, davacı tarafından yatırılan 44,40 TL peşin harç, 44,40 TL başvurma harcı ve 13.617,60 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 13.706,40 davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davacı tarafından yapılan keşif,bilirkişi ve posta ücreti olan 1.809,10 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davacı kendisini vekille temsil ettiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 30.220,79 TL vekâlet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Banka vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı banka vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaz üzerinde ipotek tarihinde aile konutu şerhi bulunmadığını, taşınmazın arsa vasıflı olduğunu, müvekkilinin aile konutu olduğunu bilebilecek durumda olmadığını, müvekkilinin iyi niyetli olduğunu, icra takibi sırasında ödeme emrinin bizzat davacıya tebliğ edildiğini, davacı tarafın kötü niyetli olarak eldeki davayı açtığını, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, müvekkilinin davanın açılmasına sebebiyet vermediğini, yargılama harç ve giderlerinden sorumlu tutulamayacağını, Mahkemece müvekkilinin neden kusurlu olduğunun gerekçelendirilmediğini, talebin kısmen kabulüne karar verildiği halde Mahkemece dava değerinin belirlenmesinde hata yapıldığını, maktu vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, kötü niyetli ve ipotek tarihinden 10 yıl sonra açılan davada, davacının davasının reddi gerektiğini belirterek hükmün tamamı yönünden İlk Derece Mahkemesinin kararının lehine kaldırılmasını talep ederek istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın konusuz kaldığı belirtildiğine göre maktu karar harcı alınması gerekirken nispi harç alınmasının doğru olmadığı, ancak bu durum yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün bu bölümünün düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm tesisine karar verildiği, toplanan delillerden, davaya konu taşınmazın aile konutu olduğu ve davacının rızası olmadan konulan ipoteğin geçersiz olduğu, davacının dava açmakta haklı olduğu, davalı banka aleyhine nispi vekâlet ücreti takdir edilmesinde ve yargılama giderlerinin davalılardan tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, bu sebeple davalı bankanın vekâlet ücreti ve yargılama giderlerine yönelik istinaf talebinin reddine karar verildiği gerekçesi ile davalı Banka vekilinin harca yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile Mahkeme kararının ilgili bentlerinin kaldırılmasına, yerine yeninden hüküm tesis edilerek, alınması gerekli 80,70 TL maktu karar ve ilam harcının peşin alınan 13.661,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 13.580,70 TL harcın talep halinde davacıya iadesine, davacı tarafından ödenen 44,40 TL başvuru harcı ile 80,70 TL maktu harç olmak üzere toplam 125,10 TL'nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, davalı Banka vekilinin sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Banka vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı banka vekili tarafından temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebeplerle hükmün tamamı yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın ipoteğin konulduğu tarihte aile konutu vasfında olup olmadığı, davacı tarafın dava açmakta haklılığının bulunup bulunmadığı ve yargılama harç ve giderleri ile vekâlet ücretinden davalı Banka'nın sorumlu olup olmadığı ile vekâlet ücretinin miktarı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Türk Medeni Kanun’un 194 üncü maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 194 üncü, 323 üncü, 326 ncı maddesi, 331 inci maddesinin birinci fıkrası, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı ...Ş. vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.