Logo

2. Hukuk Dairesi2023/1600 E. 2023/4436 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Ölümle son bulan evlilik birliğinde, sağ kalan eşin (davalı kadın) boşanmaya sebebiyet verecek kusurlu davranışlarının tespit edilip edilmediği.

Gerekçe ve Sonuç: Dosyadaki deliller ve tanık beyanları değerlendirilerek, davalı kadının evlilik birliğine ilişkin yükümlülüklerini yerine getirmediği ve eşinin sağlığını tehlikeye atacak davranışlarda bulunduğu kanaatine varılarak, davalı kadının kusurlu olduğunun tespitine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/674 E., 2022/827 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Giresun Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/68 E., 2022/35 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davacı erkek vekili tarafından açılan boşanma davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davalının kusurlu olduğunun tespitine karar verilmiştir.

Kararın davalı kadın tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı kadın tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin bypass ameliyatı geçirdiğini, KOAH hastası olduğunu bilmesine rağmen müvekkilinin içmemesi yönünde uyarmasına rağmen davalının müvekkilinin yanında günde yaklaşık 3 paket sigara içtiğini, davalının müsrif ve savurgan olduğunu, davalının evlilik birliğinin üzerine yüklediği sorumlulukları yerine getirmediğini, davalının evlilik birliği içerisinde başına buyruk hareketler sergilediğini belirterek, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721Sayılı Kanun) 166 ıncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı kadına dava dilekçesi usulüne uygun tebliğ edilmiş, davalının cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk derece mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, tarafların 24.06.2019 tarihinde evlendikleri ve davacı eşin 23.04.2020 tarihinde vefat etmesi ile evlilik birliğinin ölüm ile sona erdiği, müteveffa davacının mirasçılarının davacı tarafından açılmış olan boşanma davasını takip etmek istedikleri ve 4721 sayılı Kanun'un 181 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca davayı takip haklarının bulunduğunun anlaşıldığı, dinlenen tanık beyanlarına göre, davalının yemek ve temizlik gibi evlilik birliğinin yükümlülüklerini yapmayıp, sık sık eşini evde yalnız bırakarak tek başına akrabalarının yanına gittiği, müteveffanın koah hastası olmasına rağmen davalının aşırı denilebilecek derecede günde 2-3 paket sigara içerek eşinin sağlını tehlikeye attığı ve davalının davranışlarından sorumlu olabileceği gerekçesi ile taraflar arasındaki evliliğin, davacının ölümü ile son bulması nedeniyle konusuz kalan boşanma talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına ve davalının söz konusu tutum ve davranışları nedeniyle boşanmaya sebebiyet verecek şekilde kusurlu olduğunun tespitine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı kadın istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı kadın istinaf dilekçesinde özetle; tanık beyanlarının duyuma dayandığını, kararın hatalı olduğunu, eşi ile görücü usulü ile evlendiğini, ancak çeşitli hastalıkları olduğunu gizledikleri için bilmediğini, kendisinin hizmetçi gibi kullanıldığını, davanın reddi gerektiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemiyle istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğu gerekçesiyle davalı kadının istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı kadın temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı kadın temyiz dilekçesinde özetle; tanık beyanlarının duyuma dayandığını, kararın hatalı olduğunu, eşi ile görücü usulü ile evlendiğini, ancak çeşitli hastalıkları olduğunu gizledikleri için bilmediğini, kendisinin hizmetçi gibi kullanıldığını, davanın reddi gerektiğini belirterek kusur tespiti yönünden temyiz kanun yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; sağ kalan eş olan davalının kusurunun ispat edilip edilemediği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 194 üncü, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanun’un 6 ve 166 ncı maddeleri ile 181 inci maddesinin ikinci fıkrası.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı kadın tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,03.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.