Logo

2. Hukuk Dairesi2023/1657 E. 2023/4815 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında kadına hükmedilen tazminat ve çocuk için hükmedilen nafaka miktarlarının yetersizliği ile kadına yoksulluk nafakası hükmedilmemesi hususlarının temyiz incelemesine konu olması.

Gerekçe ve Sonuç: Dosyadaki deliller, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusur oranları değerlendirilerek, hükmedilen tazminat ve nafaka miktarları ile yoksulluk nafakası talebinin reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2811 E., 2022/2054 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulması

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ödemiş 2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2016/332 E., 2019/250 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı- karşı davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kısmen kaldırılarak bu yönlerden yeniden esas hakkında karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı- karşı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı- karşı davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına, velâyetin babaya verilmesine, erkek lehine 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı- karşı davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; erkeğin açtığı boşanma davasının haksız olduğunu, erkeğin iddialarını kabul etmediklerini, tarım işlerini ve hayvan bakımının tamamen kadın tarafından yapıldığını, erkeğin ara sıra yardımda bulunduğunu, çalışmayan ve çalışmayı sevmeyen biri olduğunu, kadına hakaret ettiğinı, üç kez bıçakladığını, birçok defalar dövdüğünü, 2016 yılı Ramazan Bayramından iki gün önce satılan dana ve ineklerden alınan 62.500,00 TL parayı alıp New Holland marka traktörle birlikte evden ayrıldığını, davacının evden ayrılmasını takiben davalı müvekkilinde ve müşterek çocuklarda zehirlenme belirtisi görüldüğünü, davacının yemeklere veya suya uyku ilacı veya zehirli ilaç kattığını düşündüklerini, bu konuda savcılığa intikal ettiğini, erkeğin kadın adına olan muhtelif bankalara ait kredi kartlarını kullandığını, satılan süt bedellerini de aldığını, birçok telefon kartı kullanmakta olup telefonda başka kadınla görüştüğünü belirterek asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına, ortak çocuk Kübra'nın velâyetinin anneye verilmesine, çocuk için aylık 600,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın lehine aylık 1.000,00TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; kadının, erkeğe hakaret ettiği, haklı bir sebep olmaksızın eşinin annesi ve kardeşleri ile konuşmasına izin vermediği gibi müşterekhaneye gelip gitmelerini istemediği, erkeğin ise kadına hakaret ettiği, başka kadınlarla görüşerek sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığı, evden ayrılmadan önce getirdiği içme sularına yabancı madde karıştırarak eşi ve ortak çocuklarını devlet hastanesince tanzim edilen adli raporda belirtildiği üzere yaraladığı, eşi ve ortak çocuklardan alınan tahlillerde yabancı bir maddenin içildiği ancak maddenin ne olduğunun tespit edilemediği, ayrıca müşterek evden traktör ile ayrılmadan önce evde bulunan bir miktar parayı da yanına aldığı, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında erkeğin ağır, kadının az kusurlu olduğu gerekçesiyle asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, ortak çocuk Kübra'nın velâyetinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki tesisine, çocuk için aylık 300,00 TL tedbir ve aylık 350,00 TL iştirak nafakasına, kadın lehine 18.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve hakkaniyet ilkesi göz önünde bulundurularak kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı- karşı davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı- karşı davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; erkeğin tam kusurlu olduğunu, yoksulluk nafakası talebinin reddinin hatalı olduğunu, çoçuk için hükmedilen nafaka miktarlarının ve kadın lehine hükmedilen tazminat miktarlarının az olduğunu ileri sürerek; kusur belirlemesi, tedbir ve yoksulluk nafakasının reddi, çocuk için hükmedilen nafakaların ve tazminatların miktarı yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğe İlk Derece Mahkemesince eklenen kusurlar yanında ayrıca zaman zaman fiziksel şiddet uyguladığı vakıasının da sabit olduğu, yine de erkeğin ağır, kadının az kusurlu olduğu gerekçesiyle kusura ilişkin gerekçenin düzeltilmesine, tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, UYAP raporları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ve ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında kadın lehine belirlenen tazminatların az olduğu gerekçesiyle kadın lehine 40.000,00 TL maddî ve 40.000,00 TL manevî tazminata, tarafların dosyaya yansıyan sosyal ve ekonomik durumları, paranın alım gücü, ihtiyaç ve gelirler, nafakanın niteliği dikkate alındığında çocuk için belirlenen tedbir ve iştirak nafakasının az olduğu gerekçesiyle çocuk için aylık 400,00 TL tedbir ve aylık 600,00 TL iştirak nafakasına, tarafların dosyaya yansıyan sosyal ve ekonomik durumları, gelirleri, UYAP kayıtları, Takbis raporuna göre tespit edilen malvarlıkları, kadının hayvancılıkla uğraştığının tespit edilmesi, uzman incelemesi sırasında ki 20 dönüm tarlası ve 43 adet büyükbaş hayvanı olduğuna, sütten gelir elde ettiğine, bir kısım ihtiyaçlarının arazilerden karşıladığına, bazen devletten darı ve slaj işi için prim aldığına ilişkin beyanına, bu yöndeki bir kısım tanık ifadelerine, Ödemiş İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğünün 22.06.2017 tarihli yazısına göre kadın adına kayıtlı büyükbaş hayvan sayısına, kolluk araştırmasına göre sürekli ve düzenli geliri olduğu anlaşılan kadın yararına tedbir ve yoksulluk nafakası isteme koşullarının gerçekleşmediği, zaten yargılama sırasında erkek lehine 16.03.2017 ile 28.11.2017 tarihleri arasındaki dönem için bir müddet tedbir nafakasına da hükmedildiği, böylece İlk Derece Mahkemesince kadının tedbir nafakası talebinin ara karar ile yoksulluk nafakası talebinin nihai hüküm ile birlikte reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı, bu husustaki istinaf sebebinin yerinde olmadığına, diğer yönlerden İlk Derece Mahkemesi kararı usul ve kanuna uygun olduğundan kadının diğer istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı- karşı davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı- karşı davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde de belirtilen sebeplerle tedbir ve yoksulluk nafakasının reddi, çocuk için hükmedilen nafakaların ve tazminatların miktarı yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; boşanma davasında kadın lehine hükmedilen tazminatların miktarının ve çocuk lehine hükmedilen tedbir ve iştirak nafakası miktarının dosya kapsamına ve hakkaniyete uygun olup olmadığı, kadın lehine tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesi koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 323 üncü ve 330 uncu maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 169 uncu, 174 üncü maddesinin birince ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı- karşı davacı kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,18.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.