Logo

2. Hukuk Dairesi2023/1658 E. 2023/5121 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasında evlilik birliğinin temelden sarsılıp sarsılmadığı ve boşanma davasının kabul şartlarının oluşup oluşmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı kadının, boşanma nedenine ilişkin somut olayları ve delilleri sunamaması, erkeğin boşanmaya sebep olacak kusurunu ispatlayamaması ve bu sebeple davanın reddine ilişkin ilk derece mahkemesi kararının sonucunun doğru olması gözetilerek, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1324 E., 2022/1788 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kastamonu Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/18 E., 2021/26 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin işi olduğunda inşaatlarda su tesisatı işi yaptığını, işi olmadığında çalışmadığını, davalı ile aralarında sürekli fikir ayrılıklarının olduğunu, bu nedenle aralarında sürekli huzursuzluklar çıktığını, 2006 yılında açılan boşanma davasında, erkeğin duruşmaya katılmaması sebebiyle boşanamadıklarını, sonrasında ortak çocuğu da alarak Kastamonu iline yerleştiğini, müvvekkilinin davalı erkek tarafından 2008 yılına kadar ortak çocukla görüştürülmediğini, müvekkilinin çocuğu ile ayrı kalmaya dayanamadığı için 2008 yılında Kastamonu iline gittiğiri ve o tarihten bu yana Kastamonu'da yaşadığını, erkeğin müvekkiline hakaret içeren küfürler ettiğini, fiziki kaba davranışlarda bulunduğunu, psikolojik olarak şiddete maruz kaldığını, tarafların cinsel birlikteliklerinin olmadığını iddia ederek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkeğe dava dilekçesi ve ekleri tebliğ edilmesine rağmen davalı erkek davaya cevap vermemiş, duruşmalara katılmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı kadının, dava dilekçesinde sadece geçimsizlik iddiasına dayandığı, vakıalara yer vermediği, yasada emredici olan somutlaştırma yükümlülüğünü yerine getirmediği, bu yükü yerine getirmeyenin sonuçlarına katlanacağı belirtilerek subut bulmadığından davanın reddine, 09.12.2020 tarihli duruşmada davacı yararına takdir edilen aylık 400,00 TL tedbir nafakasının karar kesinleşinceye kadar devamına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; uzun yıllardır devam eden geçimsizliğin müvekkili için katlanılmaz hale geldiğini, boşanma davasının reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını, tarafların boşanmalarına karar verilmesini için istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davacı kadın tarafından açılan evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma davasının İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda "...davacı dava dilekçesinde sadece geçimsizlik iddiasına dayanmış, vakıalara yer vermemiş, yasada emredici olan somutlaştırma yükümlülüğünü yerine getirmemiştir. Bu yükü yerine getirmeyen sonuçlarına katlanacaktır. Bu yükümlülük 6100 sayılı kanun 119 uncu maddesinin ikinci fıkrası kapsamında giderilebilecek bir husus da değildir. Dolayısıyla davanın açıklanan nedenlerle sübut bulmadığından reddi gerekir..."şeklindeki gerekçeyle davanın reddine karar verilmiş ise de, kadın tarafından dava dilekçesinde evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına ilişkin vakıalara yer verildiği, başka bir ifade ile geçimsizlik vakıalarının somut olarak bildirildiği, İlk Derece Mahkemesince somut vakıalara yer verilmediği, somutlaştırma yükümlülüğünün yerine getirilmediğinden bahisle davanın sübut bulmadığından reddine karar verilmesinin isabetli olmadığı, ancak davacı tarafından dayandıkları vakıalara ilişkin delil ve tanık bildirmediği, davacı vekilinin ön inceleme duruşmasında tanıklarının bulunmadığını beyan ettiği, bu durumda kadının, erkeğin boşanmaya az da olsa sebep olacak kusurunu ispatlayamadığı, bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerektiği, İlk Derece Mahkemesi'nce davanın sübut bulmadığından reddine karar verilmesinin sonucu itibariyle doğru olduğu gerekçesi ile usul ve yasaya uygun olan İlk Derece Mahkemesi kararına karşı davacı kadın vekilinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle, istinaf başvurusundaki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek, uzun yıllardır devam eden geçimsizliğin müvekkili için katlanılmaz hale geldiğini, boşanma davasının reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek boşanmalarına karar verilmesi istemi ile temyize başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, boşanma davasının kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 194 üncü, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un 4 üncü 6 ıncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Adli yardımdan yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının davacıya yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.