"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2131 E., 2022/2131 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü, yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/191 E., 2022/79 K.
Taraflar arasındaki boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davaların kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı-karşı davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kısmen kaldırılarak bu yönlerden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-karşı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-karşı davalı kadın vekili dava dilekçesi ile özetle; tarafların karşılıklı olarak şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanma talebiyle dava açtıklarını, bu davada tarafların 1 yıl süre ile ayrılmalarına karar verildiğini, söz konusu kararın 07.01.2019 tarihinde kesinleştiğini, verilen ayrılık kararından sonra da tarafların bir araya gelmediğini, davalı kadının annesinin etkisinde kaldığını, davalının annesinin taraflarla birlikte yaşadığını, çocuklarla görüşmesine engellediğini, birlik görevlerini yerine getirmediğini, evi terk ettiğini belirterek tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 172 nci maddesi gereğince boşanmalarına, müvekkili lehine 20.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesi ile özetle; davacının boşanma talebinin reddi gerektiğini, davacı erkeğin ilgisiz davrandığını, müvekkilinin annesine karşı da kırıcı ve hakaret içeren söz ve davranışlarda bulunduğunu, davacının eşine de sözlü ve fiili şiddet uyguladığını, evden kovduğunu, tehdit ettiğini, müşterek çocuğun ölümünden müvekkilini sorumlu tuttuğunu belirterek, asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, müvekkili lehine aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk, çocuklar lehine ayrı ayrı aylık 800,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, müvekkili lehine 150.000,00 TL maddî ve 150.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadının annesinin tarafların evliliklerine müdehale ettiği, kadının bunu engellemediği, kadının annesinin davacı-karşı davalı erkek istememesine rağmen uzun süreli olarak tarafların evinde yaşadığı, kadının annesine bakmak için evi terk ettiği; erkeğin, kadının annesine hakaret ettiği, kadını tehdit ettiği, kadına sözlü şiddet uyguladığı, tarafların eşit kusurlu olduğu, tarafların ilk boşanma davasından bu yana ayrı yaşadıkları, 1 yıllık ayrılık süresi bitmesine rağmen ortak hayat yeniden kurulamadığı gerekçesi ile erkeğin 4721 sayılı Kanun'un172 nci maddesi gereğince ayrılık süresinin bitiminde ortak hayatının yeniden kurulamaması nedeniyle açtığı boşanma davası ile kadın vekilinin 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince, her iki davanın ayrı ayrı kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuklar lehine ayrı ayrı aylık 400,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, yasal koşulları oluştuğundan kadın lehine aylık 450,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, taraflar eşit kusurlu olduklarından erkeğin manevî tazminat talebinin reddine, kadının maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı- karşı davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı- karşı davacı kadın vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; erkeğin davasının kabulünün hatalı olduğu, erkeğin tam kusurlu olduğu, hükmedilen tedbir, iştirak ve yoksulluk nafakalarının az olduğu, maddî ve manevî tazminatlarının reddedilmesinin hatalı olduğu gerekçeleri ile erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatların reddi, nafakaların miktarı yönlerinden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, günün ekonomik koşulları, kadının ihtiyaçları ve hakkaniyet ilkesi birlikte değerlendirildiğinde, hükmedilen tedbir nafakaları, yoksulluk nafakası ile iştirak nafakası miktarları az olduğu gerekçesi ile kadın vekilinin sair istinaf taleplerinin esastan reddine, kadın vekilinin; kadın lehine hükmedilen tedbir, iştirak ve yoksulluk nafakası miktarlarına yönelik istinaf başvuru talebinin kabulüne, ilgili bentlerin kaldırılmasına, ortak çocuklar için ayrı ayrı aylık 750,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın lehine aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına ödenmesine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı- karşı davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı-karşı davacı kadın vekili; erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatların reddi, nafakaların miktarının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu belirterek; erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatların reddi, nafakaların miktarı yönlerinden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca 4721 sayılı Kanun'un 172 nci ve 166 ncı maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açılan boşanma ve fer'ileri istemine ilişkin davalarda taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı,erkeğin boşanma davasının kabulü kararının yerinde olup olmadığı, nafakaların ve kadın yararına tazminat miktarlarının uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanun'un 166 ıncı maddesinin birinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 172 nci maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun)50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-karşı davacı kadın vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
13.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.