Logo

2. Hukuk Dairesi2023/1812 E. 2023/3649 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı kadının ziynet eşyalarının davalı erkek tarafından zorla alındığı iddiasının ispatlanıp ispatlanamadığı ve ziynet alacağı davasının kısmen kabulünün yerinde olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme, dosyadaki deliller, tanık beyanları, fotoğraflar ve CD içeriği birlikte değerlendirildiğinde, davacı kadının ziynet eşyalarının davalı erkek tarafından alındığının ispatlandığı gerekçesiyle, yerel mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek, istinaf kararının onanmasına karar vermiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1441 E., 2022/1420 K.

KARAR : Esastan ret - miktar itibariyle ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bitlis Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2021/170 E., 2021/579 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından Bölge Adliye Mahkemesince tefrik edilen iş bu davanın yapılan yargılaması sonunda İlk Derece Mahkemesince davacı davalı kadının ziynet alacağı davasının kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı davacı erkeğin başvurusunun esastan reddine, davacı davalı kadının başvurusunun miktar itibari ile reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.Davacı davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin sürekli türlü bahanelerle altınları istediğini ve alamayınca da erkeğin ve ailesinin zorla altınları elinden alıp kadını evden kovduklarını, kadının kişisel eşyalarını dahi alamadan evden ayrılmak zorunda kaldığını iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanma ve boşanmanın feri tapleri ile birlikte, düğünde takılan bir adet İtalyan set (birer adet kolye, küpe ve bileklik), 6 adet 27'şer gr ikili burma bilezik, bir adet kişnişli künye, iki kelepçeli bilezik, bir kordon içerisinde tuğralı kolye ucundan oluşan ziynet eşyalarının aynen iadesine, aynen iadesinin mümkün olmaması halinde değer tespitinin yapılmasına ve şimdilik 1.000,00TL 'nin en yüksek yasal faiz ile ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Islah dilekçesi ile de ziynet alacağı davasında ziynet eşyalarının aynen iadesine, aynen iadenin mümkün olmaması halinde 128.450,00TL'nin dava tarihinden itibaren uygulanacak en yüksek yasal faizi ile birlikte hükmedilmesini talep etmiştir.

2.Davacı davalı kadın vekili cevaba cevap ve karşı davaya cevap dilekçesinde özetle; kadının kış mevsiminde yaka paça evden kovulduğunu, yanına kıyafet dahi alamadığını, altınları yanına almasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, altınların zaten çoğu zaman kayınvalidesinde bulunduğunu, düğün veya ev gezmesi olduğunda takmak için kayınvalidesinin verdiğini, evden ayrılırken kıyafetlerini bile alamadığını belirtmiştir.

II. CEVAP

Davalı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçelerinde özetle; düğünden sonra altınların kadında olduğunu, hatta erkeğin bir süre altınları görmemesi nedeni ile nerede olduğunu sorunca kadının geçiştirerek apar topar annesine gidip altınları getirdiğini, erkeğin çalıştığı şirkette daha çok kazanç sağlayabilmesi adına bir tır almak istemesi üzerine kadından altınların bir kısmını istediğini ancak kadının vermek istemediğini, erkeğin kadının babası ile görüştüğünü, kadının babasının da kızını arayıp eşine destek olmak için altınları vermesini söylediğini, bunun üzerine kadının altınların bir kısmını erkeğin yüzüne fırlattığını, erkeğin altınları almak istemediğini beyan ettiğini, bunun üzerine kadının annesinin arayarak "kardeşini gönderiyorum alsın seni" dediğini ve kardeşinin gelip kadını götürdüğünü, ziynet eşyalarının bir kısmını ise evi terk ederken yanında götürdüğünü, defalarca evi terk ettiğinden diğer kısmın zaten ailesinin yanında olduğunu iddia ederek 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanma talebi ile birlikte davacı davalı kadın tarafından açılan ziynet alacağı davasının reddine hükmedilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; evlilik birliğinin sona ermesinde davalı davacı erkeğin daha ağır kusurlu olduğuna kanaat getirilerek asıl davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın ferilerine, karşı davanın reddine karar verilmiştir. Ziynet alacağı davası yönünden ise dinlenen tanık beyanlarından erkeğin, kadına ait ziynet eşyası olan altınları iş kurma bahanesiyle zorla aldığı ve geri vermediği, kadının darp sonucu evden kovulduğu anlaşılmış olup buna göre dava dilekçesi ile talep edilen ve dosyaya sunulan görüntü, fotoğraf ve tanık beyanları ile varlığı kanıtlanan 1 adet İtalyan setin (bir adet kolye, küpe, bileklik 22 ayar 80 gr) (31.520,00 TL değerinde), 6 adet 27'şer gr 22 ayar ikili burma bileziğin (63.828,00 TL değerinde), 1 adet 14 ayar 30 gr ağırlığındaki kalın bileziin (7.560,00 TL değerinde), 1 adet 45 gr ağırlığında 22 ayar kelepçe bileziğin ( 17.730,00 TL değerinde) ve 1 adet 25 gr ağırlığında 14 ayar zincirli kolyenin (6.300,00 TL değerinde) olmak üzere ziynet alacağı davasının kısmen kabulü ile belirtilen ziynet eşyalarının erkekten alınarak kadına aynen iadesine, aynen iade mümkün olmadığı takdirde 126.938,00TL ziynet eşyası bedelinin dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte nakden erkekten alınarak kadına verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı-davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde ; boşanma davasına ilişkin istinaf taleplerinin yanında ziynet alacağı davasının reddedilen kısmının kabulüne karar verilmesini talep emiştir.

2.Davalı-davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde ; boşanma davasına ilişkin istinaf taleplerinin yanında ziynet alacağı davasının kabul edilen kısmının reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 29.12.2022 tarihli ve 2022/1441 Esas, 2022/1420 Karar sayılı kararıyla; aynı dairenin 11.11.2022 tarih, 2022/240 Esas ve 2022/1209 karar sayılı dosyasından davacı-davalı kadının ziynet alacağına yönelik talebinin tefrikine karar verilerek bu esasa kaydedildiği, dinlenen tanık beyanları, fotoğraflar ve CD içeriğine göre altınların varlığının ispatlandığı, davalı davacı erkeğin iş kurma bahanesi ile kadına ait ziynet eşyalarını zorla aldığı ve geri vermediği, kadının darp sonucu evden kovulduğu anlaşıldığından İlk Derece Mahkemesinin yazılı gerekçeyle ıslah dilekçesinde belirtilmeyen 2 adet yüzüğün dışındaki ziynet eşyaları yönünden verdiği kabul kararının usul ve yasaya uygun olduğu belirtilerek davalı davacı erkeğin istinaf başvurusunun esastan reddine, davacı davalı kadının ise istinaf başvurusunun reddedilen miktar itibariyle kesin olan karara ilişkin olması nedeni ile usulden reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı davacı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı davacı erkek vekili; istinaf taleplerinin reddi kararının tanık beyanları, fotoğraflar ve CD içeriğine dayandırıldığını ancak tanık beyanlarında erkeğin zorla ziynet eşyalarını alıp geri vermediğine ilişkin bir beyanın bulunmadığını, yine CD ve fotoğraflardan ziynet eşyalarının erkeğin uhdesinde olduğu sonucunun çıkmayacağını, kadının davayı ispatlayamadığını, kadının tanıklarının yanlı ve muğlak ifadelerde bulunduğunu, erkeğin tanıklarının ise ziynet eşyalarını kadının götürdüğünü belirttiğini, kadının tanıklarına neden üstünlük tanındığının anlaşılamadığını belirterek ziynet alacağı davasının kısmen kabulü kararının bozulmasına ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı davalı kadının, ziynet eşyalarının davalı davacı erkek tarafından zorla alındığını ispatlayıp ispatlayamadığı, davanın kısmen kabul şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun'un 220 inci, 222 nci ve 226 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-davacı erkek tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

05.07.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.