Logo

2. Hukuk Dairesi2023/1848 E. 2023/1275 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında, Yargıtay'ın önceki bozma kararına uyularak yeniden belirlenen tazminat miktarına ve kesinleşen kusur belirlemesine yönelik temyiz itirazlarının incelenip incelenemeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay’ın bozma ilamına uyularak davacı kadın yararına hükmedilen tazminat miktarlarının ve bozma kapsamı dışında kalarak kesinleşen kusur belirlemesinin, 6100 sayılı HMK’nın 371. maddesinde belirtilen bozma sebeplerinden hiçbirini oluşturmadığı ve davacı kadın yararına kazanılmış hak doğurduğu değerlendirilerek davalı erkeğin temyiz isteminin reddine ve İlk Derece Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi

SAYISI : 2022/683 E., 2022/798 K.

DAVA TARİHİ : 30.12.2016

KARAR : Dava kabul

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen boşanma ziynet ve çeyiz alacağı davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davacı kadın yararına yoksulluk nafakasına ve tazminatlara karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesi ile; evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına, davacı lehine 20.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminat ile aylık 700,00 TL yoksulluk nafakası ödenmesine, ziynet ve çeyiz alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek cevap dilekçesi ile; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 12.07.2019 tarihli ve 2016/1018 Esas, 2019/748 Karar sayılı kararıyla; tarafların evlendikten sonra ... iline yerleştiği,bir zaman sonra adetleri gereği davacının baba evine bir süreliğine ziyarete geldiği,davalının eşini almaya geleceğini söylemesine rağmen bir daha götürmeye gelmediği, davalının bu süre zarfında ... iline gelip bir başka bayanla birlikte yaşamak amaçlı ...'a gittikleri ve orada dini nikah kıyıp,düğün yaptıkları,bu olaydan sonra tarafların bir araya gelmedikleri birliğin sarsılmasında davalı erkeğin tam kusurlu olduğuğ gerekçesiyle davanın kabulü ile, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, kadın yararına 10.000,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminat, dava tarihinden karar tarihine kadar aylık 200,00 TL, karar tarihinden kararın kesinleşme tarihine kadar aylık 300,00 TL tedbir, kesinleşmeden itibaren aylık 300,00 TL yoksulluk nafakası ödenmesine, davacı tarafın ziynet alacağı talebinin kabulüne, çeyiz eşyası alacağı talebinin ise reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı kadın vekili, tedbir ve yoksulluk nafakası miktarı, maddî ve manevî tazminat miktarları, çeyiz eşyalarının iadesi taleplerinin reddedilmesi ve vekâlet ücreti yönünden, davalı erkek vekili tarafından ise, kusur belirlemesi, maddî ve manevî tazminatlar, ziynet alacağı davasının kabulü yönlerinden istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 23.02.2022 tarihli ve 2020/126 Esas, 2022/296 Karar sayılı kararıyla; ileri sürülen istinaf nedenleri, kamu düzenine ilişkin hususlara, dosyadaki belgelere, taraflarca ileri sürülen ve kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle İlk Derece Mahkemesince delillerin takdirinde usul ve kanuna aykırılık görülmediğinden taraf vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı kadın tarafından tedbir ve yoksulluk nafakası ile tazminat miktarları, çeyiz eşya alacağı talebininin reddi ve aleyhine hükmedilen vekâlet ücreti yönünden; davalı erkek tarafından ise kadının kabul edilen davası yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairenin, 05.07.2022 tarihli 2022/4684 Esas, 2022/6731 Karar sayılı kararı ile kadının eşya alacağına yönelik temyiz dilekçesinin reddine, hükmün davacı kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat ile yoksulluk nafakası miktarının az olduğundan bahisle bozulmasına, erkeğin tüm, kadının sair temyiz itirazlarının reddiyle hükmün bozma kapsamı dışında kalan yönlerden onanmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, kesinleşen hükümler saklı kalmak kaydıyla aylık 700,00 TL yoksulluk nafakası ile 20.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili

temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili: kusur belirlemesinin ve kadın yararına tazminatlara hükmedilmesinin

usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kusur belirlemesi ve tazminatlar yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadın tarafından açılan boşanma davasında bozma sonrası kadın yararına hükmedilen tazminatların miktarları ile bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşen kusur belirlemesine yönelik temyiz itirazlarının incelenip incelenemeyeceği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 166 ıncı maddesinin birinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmadığı gibi bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin de yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı erkek vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

23.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.