"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/1659 E., 2022/2305 K.
KARAR : Esastan ret- Ek karar: Temyiz dilekçesinin reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Patnos 2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2016/39 E., 2020/208 K.
Taraflar arasındaki değer artış payı ve katılma alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle; Bölge Adliye Mahkemesince 04.01.2023 tarihli ek karar ile, davacı kadın vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin 04.01.2023 tarihli ek kararı davacı kadın vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 30.04.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde temyiz eden davacı ... ve vekili gelmedi. Karşı taraf davalı ... vekili Avukat ... geldi. Açık duruşmaya başlandı. Davacı vekilleri Avukat ... ve Avukat ...'nun mazeret bildirdikleri görüldü. Gelenin sözlü açıklaması dinlendi. Belgelendirilmeyen usul ve kanuna uygun bulunmayan davcı vekillerinin mazeretlerinin reddine karar verildi. Gelenin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen 30.04.2024 tarihinde Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
Temyiz istemi, temyiz konusu miktar veya değerin kesinlik sınırının altında olduğu gerekçesiyle davacı kadın vekilinin temyiz dilekçesinin reddine yönelik Bölge Adliye Mahkemesinin 04.01.2023 tarihli ek kararına ilişkindir.
Miktar veya değeri temyiz kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanun’un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.
Kesinlik sınırı kamu düzeni ile ilgili olup temyiz kesinlik sınırı belirlenirken dava konusu edilen alacağın değeri dikkate alınır. Alacağın bir kısmının dava edilmesi halinde kesinlik sınırı dava edilen miktara göre değil, alacağın tamamına göre belirlenir. Dosya içeriğine göre, somut olayda, davacı kadın vekilinin dava dilekçesindeki gösterilen 250.000,00 TL dava değerinin 25.000,00 TL'sinin değer artış payı alacağı, 50.000,00 TL'sinin şirketlerden kaynaklı katılma alacağı, 175.000,00 TL'sinin de taşınmazlardan kaynaklı katılma alacağı olduğu, Mahkemece davacının değer artış payı alacağı (25.000,00 TL) ve taşınmazlardan kaynaklı katılma alacağı (175.000,00 TL) miktarı belirlenmeden reddine karar verildiği, davanın 6100 sayılı Kanun'un 107 nci maddesinde belirtilen belirsiz alacak davası niteliğinde olup belirsiz alacak davasında alacağın bir kısmının dava edilmesi ve Mahkemece bu alacak miktarı belirlenmeden davanın reddedilmiş olması halinde davacı yönünden kararın kesinlik sınırının altında kaldığından söz edilemeyeceği gibi dava dilekçesinde gösterilen dava değerine göre bile reddedilen miktarın (200.000,00 TL) da kesinlik sınırının üstünde olduğu anlaşılmakla; kararın kesin olduğu gerekçesiyle temyiz dilekçesinin reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesince verilen 04.01.2023 tarihli ek kararın 6100 sayılı Kanun'un 362 nci maddesine aykırı olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda temyiz dilekçesinin kesinlik sebebiyle reddine ilişkin ek kararın hatalı olduğu anlaşılmakla; 04.01.2023 tarihli ek kararın bozularak ortadan kaldırılması gerekmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda; kararı temyiz eden davacı kadın vekili tarafından verilen temyiz dilekçesinin, karşı tarafa tebliğine dair belgenin dava dosyası içerisinde ve UYAP ile oluşturulan elektronik ortamda yer almadığı belirlenmiştir.
Bu itibarla temyiz dilekçesinin;
1. Karşı tarafa tebliğ edilip edilmediği araştırılarak,
a) Tebliğ edilmiş ise tebliğ belgesinin eklenmesi,
b) Tebliğ belgesi yok ise dayanak kayıtlar getirtilerek tebliğ tarihinin saptanması,
2. Temyiz dilekçesi tebliğ edilmemiş ise tebliğ edilerek
a) Katılma yoluyla temyiz süresinin beklenmesi,
b) Kararın süresinde katılma yoluyla temyiz edilmesi hâlinde ise 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 344 üncü maddesinde belirtilen usuli işlemlerin yapılması ve temyiz dilekçesinin karşı tarafa tebliğ edilmesi,
suretiyle belirtilen usuli işlemler tamamlandıktan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın Daireye gönderilmesi gerekir.
KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Bölge Adliye Mahkemesince verilen 04.01.2023 tarihli ek kararın ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. Belirtilen işlemlerin yerine getirilmesi için dosyanın hükmü veren Bölge Adliye Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE,
30.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
...