"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2415 E., 2022/2428 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü, yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Niğde 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/169 E., 2022/544 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın da kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Davacı- karşı davalı kadın vekili, dava dilekçesinde özetle; taraflar adına hazırlanmış boşanma protokolünü ekte sunduğunu, 26.02.2021 tarihli protokolün aynen tasdikine tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
2.Davacı-karşı davalı vekili çekişmeli dava dilekçesinde özetle; erkeğin sözlü, psikolojik ve fiziksel şiddet uyguladığını, evden kovduğunu, erkeğin eski eşiyle telefonda defalarca kez konuştuğunu, ailesi tarafından istenmediğini, maaş kartına el koyduğunu ileri sürerek davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın için 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk, 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; kadının evlendikten sonra önceki evliliğinden olan çocukları ile görüşmesini istemediğini, çocuklarını ötekileştirmeye çalıştığını, şiddet uyguladığını, tehdit ettiğini, eski eşinin açmış olduğu nafaka ödenmesine ilişkin gelen tebligatları yırtıp attığını, tebligatlarından haberdar olmayan erkeğin dükkanına haciz geldiğini, ailesinin yanında saygısız davrandığını, saplantılı şekilde kıskandığını, sürekli tartışma çıkardığını belirterek, asıl davanın reddi ile karşı davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, 100.000,00 TL manevî tazminat, arabasını satıp davacıya verdiği 30.000,00 TL'nin erkeğe verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin bağımsız bir konut temin etmediğini, kadının kök ailesiyle birlikte yaşadıklarını, kadına hakaret ettiğini, kadına karşı fiziksel şiddet uyguladığını, tarafların kadının kök ailesi ile birlikte yaşadıkları dönemde erkeğin özel günlerde dahi kutlama yapmayarak karısına ilgisiz tutumlar sergilediğini, kadının hastalığı nedeniyle hastahaneye gidilmesi gerektiğinde erkeğin onun birşeyi yok yalan yapıyor demekle kadının hastalığına inanmayarak ona duygusal şiddet uyguladığını, kadını aşağıladığını, kadının kılık kıyafetine karışarak sosyal şiddet uyguladığı ve aşırı kıskançlık gösterdiğini, kadına el kaldırıp fiziksel şiddete teşebbüs ederek kadına psikolojik şiddet uyguladığını, kadın çocuk sahibi olmak istediğini söylediğinde erkeğin iki tane çocuğum var ne gerek var demekle kadına cinsel şiddet uyguladığını, kadının ise erkeğin ilk evliliğinden olan çocuğuna annesini kötüleyerek gıyabında hakaret ederek çocuğa psikolojik şiddet uyguladığını, erkeğin eski eşi olan ... ile görüşmemesini söyleyerek baskı uyguladığını, ya ailen ya ben demekle erkeği ailesinden uzaklaştırdığını, erkeğe fiziksel şiddet uyguladığını belirterek boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin kadına nispeten ağır kusurlu olduğu, tarafların ekonomik sosyal durumu, kusur durumu ve kadının boşanmakla yoksulluğa düşüp düşmeyeceği değerlendirilerek nafaka ve maddî ve manevî tazminat ödenmesine hükmedildiği gerekçesi ile her iki davanın da kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın yararına aylık 250,00 TL tedbir nafakasının karar tarihinde aylık 600,00 TL'ye çıkartılmasına, hükmün kesinleşmesine kadar aylık 600,00 TL tedbir nafakası olarak devamına, hükmün kesinleşmesinden sonra aynı miktarda (aylık 600,00TL) yoksulluk nafakası olarak devamına, kadın yararına 17.000,00 TL maddî ve 15.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin manevî tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı- karşı davalı kadın vekili, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddî-manevî tazminatın miktarı yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı- karşı davacı erkek vekili; hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kadının davasının ve fer'îlerinin kabulü, kusur belirlemesi, kendi tazminat talebinin reddi, eşya ve ziynet alacağı talebi yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların ekonomik sosyal durumları ve kusur durumu değerlendirilmekle kadın yararına hükmedilen nafaka ve tazminatların az olduğu belirtilerek kadının istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili bentlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 30.000,00 TL maddî ve 30.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiş, sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı- karşı davalı kadın vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddî-manevî tazminatın miktarı yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı- karşı davacı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kadının davasının ve fer'îlerinin kabulü, kusur belirlemesi, kendi tazminat talebinin reddi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, her iki davanın kabulü, erkeğin tazminat talebinin reddi, kadın yararına hükmedilen tazminatlar ve nafakalar ile miktarları noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü, 175 inci, 176 ncı maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 194 üncü, 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50, 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
23.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.