"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 38. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/236 E., 2022/1850 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 7. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2018/242 E., 2019/657 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın da kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince taraf vekillerinin istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince duruşma istemli olarak temyiz edilmiş olup kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 22.10.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen temyiz eden davacı-karşı davalı ... ... ile vekili Avukat ... ve karşı taraf temyiz eden davalı-karşı davacı ... geldiler. Gelenlerin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen günde Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-karşı davalı kadın vekili dava, cevaba cevap (karşı davada cevap) dilekçelerinde özetle; tarafların 1998 yılında evlendiğini, bu evlilikten ortak çocukları olduğunu, erkeğin, birlik görevlerini ihmal ettiğini, hakaret ettiğini, küçük düşürücü davranışlarda bulunduğunu, psikolojik şiddet uyguladığını, baskıcı olduğunu, alkol kullandığını, borçlandığını ve erkek hakkında icra takibi başlatıldığını, karşı davada dayanılan vakıaların gerçeği yansıtmadığını iddia ederek davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, karşı davanın reddine, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuk yararına aylık 4.000,00 TL tedbir nafakası, 4.000,00 TL iştirak nafakası, kadın yararına yasal faizi ile birlikte 250.000,00 TL maddî tazminat, 250.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-karşı davacı erkek vekili cevap, karşı dava dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde dayanılan vakıaların gerçeği yansıtmadığını, kadının, birlik görevini ihmal ettiğini, hakaret ettiğini, küçük düşürücü davrandığını, sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğini iddia ederek karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, asıl davanın reddine, ortak çocuğun velâyetinin babaya verilmesine, ortak çocuk yararına aylık 5.000,00 TL tedbir nafakası, 5.000,00 TL iştirak nafakası, erkek yararına 300.000,00 TL maddî tazminat, 300.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; erkeğin, kadına küçük düşürücü sözler söylediği, kadının ise birlik görevlerini ihmal ettiği, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu gerekçesiyle her iki davanın da kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocukla baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuğun taraflarla birlikte aynı evde yaşadığı dikkate alınarak kadının ortak çocuğa yönelik tedbir nafakası talebinin reddine, ortak çocuğun yaşı ve ihtiyaçları, velâyet kendisine verilmeyen tarafın ortak çocuğun ihtiyaçlarına katılma yükümlülüğü olduğu, tarafların ekonomik ve sosyal durumları dikkate alınarak ortak çocuk yararına aylık 2.000,00 TL iştirak nafakası, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tarafların eşit kusurlu olmalar sebebiyle tarafların tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı-karşı davalı kadın vekili katılma yoluyla istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının kusurlu bir davranışının olmadığı, kadının tazminat taleplerinin reddine karar verilmesinin hatalı olduğu, ortak çocuk yararına hükmedilen iştirak nafakası miktarının az olduğu belirtilerek; kusur belirlemesi, tazminat taleplerinin reddi, iştirak nafakası miktarı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı-karşı davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin kusurlu bir davranışının olmadığı, kadının sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği, erkek yararına tazminata hükmedilmesi gerektiği, ortak çocuk yararına hükmedilen iştirak nafakası miktarının fazla olduğu, velâyetin babaya verilmesi gerektiği belirtilerek; kusur belirlemesi, tazminat taleplerinin reddi, iştirak nafakası ve velâyet yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; somut olayda, tarafların iddia ve savunmaları, tanık beyanları, toplanan deliller, tüm dosya kapsamı ile kararın dayandığı deliller ve gerekçeye göre İlk Derece Mahkemesi tarafından kusur belirlemesinin yerinde yapıldığı, kadının sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığının, şüpheye yer bırakmayacak şekilde ispat edilemediği, ortak çocuğun yaşı, uzman raporundaki açıklamalar, yasal mevzuat, çocuğun üstün yararı ilkesi gereğince velâyetin anneye verilmesinde isabetsizlik görülmediği, tarafların ekonomik sosyal durumları, çocuğun yaşı, ihtiyaçları, günün ekonomik koşulları, gelirler arasındaki denge ile hakkaniyet ilkesine göre çocuk için belirlenen iştirak nafakası miktarının yerinde olduğu, eşit kusurlu olan taraflar yararına maddî ve manevî tazminat koşulları oluşmadığı gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf taleplerinin ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı-karşı davalı kadın vekili katılma yoluyla temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi tarafından istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen kararın hatalı olduğu, istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ile kusur belirlemesi, tazminat taleplerinin reddi ve iştirak nafakası miktarı yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı-karşı davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi tarafından istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen kararın hatalı olduğu, istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ile kusur belirlemesi, tazminat taleplerinin reddi, iştirak nafakası miktarı ve velâyet yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca açılan boşanma davasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, taraflar yararına tazminata hükmedilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, ortak çocuk yararına hükmedilen iştirak nafakası miktarının dosya kapsamına ve hakkaniyete uygun olup olmadığı, velâyet düzenlemesinin ortak çocuğun üstün yararına ve dosya kapsamına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeler Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 189 uncu maddesi, 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanun’un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkraları, 174 üncü maddesi, 182 inci maddesi, 327 inci maddesi, 328 inci maddesi, 330 uncu maddesi, 335 inci ve 336 ıncı maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Duruşma için takdir olunan 28.000,00 TL vekâlet ücretinin ...'den alınarak ...'ya verilmesine,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
22.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.