"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1457 E., 2022/1521 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında
hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Çerkeş Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2020/112 E., 2021/73 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davaları ile birleşen tedbir nafakası davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, boşanmanın fer'îlerine ve birleşen tedbir nafakası davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince taraf vekillerinin başvurularının kusur belirlemesi, yoksulluk nafakası, tarafların reddedilen tazminat talepleri ve yargılama giderleri ve vekâlet ücretleri yönünden kabulü ile hükmün bu yönlerden kaldırılarak, kararda belirtilen eksiklikler giderildikten sonra karar verilmek üzere, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince kesinleşen hususlarda karar verilmesine yer olmadığına, kadının yoksulluk nafakası talebi ile erkeğin manevî tazminat talebinin reddine, kadın yararına maddî ve manevî tazminat takdirine ve karşı dava ve birleşen dava davacısı yararına maktu vekâlet ücreti ödenmesine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı ... erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
... erkek vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde; kadının sürekli kavga çıkardığını, ekmek bıçağı ile eşinin üzerine yürüdüğünü, erkeği öldürmekle ve terk etmekle tehdit ettiğini, evden ayrılmayı alışkanlık haline getirdiğini, birlik görevlerini yerine getirmediğini, eşiyle ilgilenmediğini, küçük düşürücü ve aşağılayıcı sözler söylediğini, eşinin ailesini küçük gördüğünü, onlarla görüşmek istemediğini, psikolojik sorunlarını sakladığını, evi terk ettiğini ve fiili ayrılıkta cinsel hayatlarının olmadığı dedikodusunu yaydığını iddia ederek; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına ve erkek yararına 2.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı-davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde; erkeğin fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığını, kadının işyerini arayarak kadının işe gelmeyeceğini söylediğini ve böylelikle işten çıkarılmasına neden olduğunu, eşine danışmadan kararlar aldığını, ilgisiz olduğunu, sürekli sevmediğini söylediğini, kadın ile onu yarı yolda bırakmamak için evlendiğini söylediğini, aileyi hor gördüğünü, en son yaşanan tartışmada kadının sabah evden ayrılacağını söylemesine rağmen erkeğin sabah yatağından kalkmadığını, aşağıladığını, hakaret ve tehdit ettiğini iddia ederek; erkeğin davasının reddini istemiş, karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın yararına aylık 500,00 yoksulluk nafakası ile yasal faiz ile birlikte 20.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata ve dilekçede sayılan kişisel eşya ve ziynet eşyalarının iadesine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
2.Davalı-davacı kadın vekili birleşen dava dilekçesinde; kadının ayrı yaşamakta haklı olduğunu iddia ederek kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir nafakasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı
İlk Derece Mahkemesinin 12.12.2027 tarih ve 2016/10 Esas, 2017/103 Karar sayılı kararı ile; evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu, eşit kusurlu olan kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği ve tarafların eşit kusurlu olmaları nedeniyle tazminata hak kazanamayacakları gerekçesiyle; erkeğin ve kadının boşanma davalarının kabulü ile tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 300,00 TL yoksulluk nafakasına, erkeğin manevî tazminat talebi ile kadının maddî ve manevî tazminat talebinin reddine, birleşen tedbir nafakası davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına erkeğin ve kadının boşanma davalarında 1.980,00 TL maktu vekâlet ücretinin davaların davacılarına ödenmesine kadının ziynet ve kişisel eşya alacağı talebinin tefrikine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı
1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı davalı erkek vekili tarafından kusur belirlemesi, yoksulluk nafakası ve reddedilen manevî tazminat yönlerinden; davalı-davacı kadın vekili tarafından kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri, yoksulluk nafakasının miktarı ve her üç davadaki yargılama giderleri ve vekâlet ücretleri yönlerinden istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
2. Bölge Adliye Mahkemesinin 09.10.2020 tarih ve 2019/775 Esas, 2020/1125 Karar sayılı kararı ile; kararın taraflara yüklenen kusurlu davranışların belirtilmemesi sebebiyle gerekçesiz ve denetime elverişsiz olduğu ve birleşen tedbir nafakası davasında yargılama giderleri ve vekâlet ücreti yönünden gerekçe yer almadığı gerekçesi ile taraf vekillerinin başvurularının kusur belirlemesi, yoksulluk nafakası, tarafların reddedilen tazminat talepleri ve yargılama giderleri ve vekâlet ücretleri yönünden kabulü ile hükmün bu yönlerden kaldırılarak, kararda belirtilen eksiklikler giderildikten sonra karar verilmek üzere, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
C. İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda eşine fiziksel şiddet uygulayan erkeğin tam kusurlu olduğu, mahkemenin birinci kararındaki boşanma hükümleri kesinleştiğinden boşanma davaları hakkında karar verilmesine yer olmadığı, kadının evlenmiş olması nedeniyle kadın yararına yoksulluk nafakasına hükmedilemeyeceği, boşanma sebebiyle mevcut veya beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları saldırıya uğrayan kadın eş yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle; erkeğin ve kadının boşanma davaları ve birleşen tedbir nafakası davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, kadının yoksulluk nafakası talebi ile erkeğin manevî tazminat talebinin reddine, 5.000,00 TL maddî, 2.500,00 TL manevî tazminatın erkekten alınarak kadına verilmesine, kadının karşı davasında 4.080,00 TL maktu vekâlet ücretinin kadından alınarak erkeğe verilmesine, birleşen tedbir nafakası davasında 4.080,00 TL vekâlet ücretinin erkekten alınarak kadına verilmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. ... erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; tanık beyanlarına göre boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının kusurlu olduğunu ve erkeğe kusur olarak yüklenen vakıalara esas tanık beyanlarının duyuma dayalı ve çelişkili olduğunu belirterek; kusur belirlemesi, reddedilen manevî tazminat, aleyhe hükmedilen tazminatlar, birleşen tedbir nafakası davası ve asıl davadaki vekâlet ücretleri yönlerinden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2. Davalı-davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kadın yararına hükmedilen tazminat miktarlarının az olduğunu ve erkeğin asıl davasında kadın yararına vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirterek; tazminatların miktarı ve erkeğin davasında kadın yararına vekâlet ücretine hükmedilmemesi yönlerinden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin İlk Derece Mahkemesince kabul edilen ve gerçekleşen fiziksel şiddet kusuru yanında eşine ilgisiz davrandığı, eşine onu sevmediğini ve boşanmak istediğini söyleyerek "davayı sen aç, git evden" dediği, kadına atfı kabil bir kusur bulunmadığı; kadın yararına hükmedilen tazminatların miktarının az olduğu; erkeğin tam kusurlu olması nedeniyle davasının reddinin gerektiği ancak erkeğin davasındaki boşanma hükmü istinaf konusu edilmeyerek kesinleştiğinden sadece yanlışlığa değinilmekle yetinildiği; erkeğin asıl davası kabul edildiğinden asıl davada erkek yararına vekâlet ücretine hükmedilmemesinin ve yargılama giderlerinin erkek üzerinde bırakılmasının doğru olmadığı gerekçesi ile; erkeğin asıl davadaki yargılama giderleri ve vekâlet ücretine, kadının da kusur belirlemesi ve tazminatların miktarına yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının ilgili bentlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle kusur belirlemesinin gerekçede gösterildiği şekilde düzeltilmesine, 20.000,00 TL maddî, 40.000,00 TL manevî tazminatın boşanma hükmünün kesinleşmesinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte erkekten alınarak kadına verilmesine, asıl davada 4.080,00 TL maktu vekâlet ücretinin kadından alınarak erkeğe ödenmesine ve yargılama giderlerinin kadına yükletilmesine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde ... erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
... erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; tanık beyanlarına göre boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının kusurlu olduğunu, erkeğe kusur olarak yüklenen vakıalara ilişkin tanık beyanlarının duyuma dayalı ve çelişkili olduğunu ve bu nedenlerle kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kusur belirlemesi, reddedilen manevî tazminat ve aleyhine hükmedilen tazminatlar yönlerinden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, boşanmaya sebebiyet veren olaylardaki kusur belirlemesinin doğru yapılıp yapılmadığı, erkeğe yüklenen kusurların gerçekleşip gerçekleşmediği, kadına kusur olarak yüklenebilecek vakıa bulunup bulunmadığı, kusur belirlemesine bağlı olarak erkeğin manevî tazminat talebinin reddinin ve kadının maddî ve manevî tazminat talebinin kabulünün usul ve yasaya uygun olup olmadığı, doğru ise kadın yararına hükmedilen tazminat miktarlarının hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanun’un 4 üncü ve 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası ve 174 üncü maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup ... erkek vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
21.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.