"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/228 E., 2022/1076 K.
...
...
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü yeniden esas hakkında hüküm kurulması
İLK DERECE MAHKEMESİ : Batman 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/302 E., 2021/351 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüyle tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın taraflarca istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince tarafların istinaf başvurularının kısmen kabulüyle kararın kaldırılarak kısmen yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, sair istinaf başvurularının ise esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-karşı davalı erkek tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Davacı-karşı davalı erkek dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında kişilik uyuşmazlığından ve kültür farklılıklarından kaynaklanan sorunlar nedeniyle geçimsizlik meydana geldiğini, tarafların fiili olarak ayrı olduklarını, gerek kendisinin gerekse de eşinin daha fazla yıpranmaması için fiilen biten evliliği hukuken de sona erdirmek gerektiğini belirterek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
2.Davacı-karşı davalı erkek karşı davaya cevap dilekçesinde özetle; kadının, annesinin taziyesinde kardeşlerine "beni boşasın" dediğini, "ben babamın maaşını alacağım" diyerek erkeği rezil ettiğini, evden ayrıldığını ileri sürerek asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-karşı davacı kadın cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; erkeğin şiddet uyguladığını, hakaret ettiğini, eve bakmadığını, tüm gelirini evlilik dışı ilişkisinden olan kızına sağladığını ve evden ayrıldığını belirterek asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüyle 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, kadın yararına 100,00 TL maddî, 50.000.00 TL manevî tazminat ile 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, 11.11.2021 tarihli dilekçe ile maddî tazminat talebini 50.100.00 TL olarak ıslah etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin dava açarken herhangi bir vakıa ortaya koymadığı, ayrı yaşama halinin kadından kaynaklı olduğunu ortaya koymadığı, kadına yüklenecek bir kusurun bulunmadığı, erkeğin ise kadına hakaret ettiği, ortak konuttan haksız yere ayrıldığı, eviyle ilgilenmediği, maddî destekte bulunmadığı, böylece evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesiyle asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüyle 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, kadın yararına boşanma ile yoksulluğa düşeceği gerekçesiyle aylık 400,00 TL tedbir, 450,00 TL yoksulluk nafakasına, yasal şartları oluştuğu gerekçesiyle kadın yararına 15.000,00 TL maddî, 15.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine, kadın yararına tek maktu vekâlet ücretine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraflarca istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı-karşı davalı erkek istinaf dilekçesinde; İlk Derece Mahkemesi kararının asıl davanın reddi, karşı davanın kabulü, kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen nafaka ve tazminatlar yönünden kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı-karşı davacı kadın istinaf dilekçesinde; nafaka ve tazminatların miktarı ile vekâlet ücreti yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin birlik görevlerini yerine getirmediği, eşine hakaret ettiği ve evden ayrıldığı, buna karşılık davacı-karşı davalı erkeğin karşı davaya verdiği cevap dilekçesinde vakıa bildiriminde bulunduğu ancak dinlettiği tanık beyanları ile iddialarını ispat edemediği, kadına atfı kabil kusurlu bir davranışın bulunmadığı, gerçekleşen bu durum karşısında erkeğin tam kusurlu olduğunun anlaşıldığı, bu gerekçeyle asıl davanın reddine karar verilmesi gerekirken İlk Derece Mahkemesince maddî bir vakıaya dayanılmadığı gerekçesiyle asıl davanın reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, kusurun derecesi dikkate alındığında kadın yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminatlar ile yoksulluk nafakası miktarının az olduğu, erkeğin asıl davası reddedilip kadının karşı davasının kabulüne karar verildiği halde kadın yararına tek vekâlet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle, erkeğin boşanma davasının reddine ilişkin gerekçeye yönelik istinaf talebinin kabulüne, asıl davanın reddine ilişkin gerekçesinin yukarıda açıklandığı şekilde düzeltilmesine, kadının maddî ve manevî tazminat ile yoksulluk nafakasının miktarı ve vekâlet ücretine yönelik istinaf taleplerinin kabulüyle İlk Derece Mahkemesinin bu yönlere ilişkin hüküm fıkralarının kaldırılarak yeniden kısmen esas hakkında hüküm kurulması suretiyle kadın yararına 35.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminat ile aylık 750,00 TL yoksulluk nafakası ödenmesine, asıl dava reddedildiğinden kadın yararına maktu vekâlet ücretine hükmedilmesine, tarafların sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı erkek temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı-karşı davalı erkek temyiz dilekçesinde özetle; erkeğin evlilik dışı ilişkisinden olan kızına ilgi göstermesi nedeniyle kadının huzursuzluk çıkardığını, erkeğin kardeşlerinin yanında eşinden boşanmak istediğini söylediğini, ekonomik durumunun iyi olmadığını ileri sürerek asıl davanın reddi, karşı davanın kabulü, kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen nafaka ve tazminatlar yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca karşılıklı olarak açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte erkekten kaynaklı bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, kadına bir kusur atfedilip edilemeyeceği, tarafların kusur durumlarına göre asıl davanın reddi ile karşı davanın kabulünün isabetli olup olmadığı, kadın yararına maddî ve manevî tazminat ile tedbir ve yoksulluk nafakası ödenmesine ilişkin yasal şartların gerçekleşip gerçekleşmediği ile gerçekleşmiş ise miktarların hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci ve 176 ncı maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı ve 194 üncü maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun (6098 sayılı Kanun) 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci
maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı-karşı davalı erkek tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
07.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
...
...