"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/3010 E., 2022/3818 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ayancık Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2021/116 E., 2022/113 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı açılan boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
... erkek vekili dava dilekçesinde özetle; davalının davacıya karşı kadınlık görevlerini yerine getirmeyen, kıyafetlerini kesen, evi terkeden, ilgisiz, geçimsiz, güleryüz göstermeyen, kavgacı kahvaltı, yemek hazırlamayan, ütü yapmayan, davacıyı müvekkili kuru temizlemeye mecbur bırakan, hiçbir sosyal yaşantıya katılmayan yapısı nedeniyle 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ıncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetlerinin davacı tarafa verilmesine, ortak çocukların her biri için 500,00 TL olmak üzere toplamda 2.000,00 TL iştirak nafakasının davalı tarafından, davacı müvekkile ödenmesine, yargılama giderlerinin ve vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı kadın vekili, cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; erkeğin evlilik birliğine ilişkin sorumluluklarını yerine getirmediğini, ilgisiz ve geçimsiz olduğunu, sadakat yükümlülüğünü, evine, eşine, çocuklarına karşı olan yükümlülüklerini ihlal ettiğini, davacı-karşı davalının iddialarının mesnetsiz olduğunu, davacının üzerine düşen yükümlülüklerini yerine getirmediğini, baskı kurduğunu, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını bu nedenle asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile 4721 sayılı Kanun'un 161 inci maddesi uyarınca zina sebebiyle boşanmalarına karar verilmesine, bu olmazsa 162 nci maddesi uyarınca pek kötü muamele ve onur kırıcı davranış sebebiyle boşanmalarına karar verilmesine, bu da kabul görmezse 4721 sayılı Kanun'un 166 ıncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, müvekkil ... için dava süresinde 1.500,00 TL tutarında tedbir nafakasına, dava sonuçlandığı takdirde müvekkilin yoksulluğa düşecek olması sebebiyle tedbir nafakasının yoksulluk nafakasına hükmedilmesine, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, davacının boşanmada ağır kusurlu olarak nitelendirilerek 300.000,00 TL maddî, 300.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine, vekâlet ücreti ve yargılama giderlerinin davacı-karşı davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davacı-karşı davalının ... isimli kadınla yaşadığı, zina eyleminde bulunduğu, davalı-karşı davacının ise ortak çocukların ihtiyaçları ile ilgilenmeme, yemek yapmama, ütü yapmama, evin temizliği ile yeterince ilgilenmeme, yersiz kıskançlık göstererek tartışmalara neden olma, ortak konutu terk ederek evlilik birliğinin üzerine yüklemiş olduğu sorumlulukları yerine getirmeme ve davacının kıyafetlerini kesme şeklinde eylemleri nedeniyle kusurlu olduğu, geçimsizlikte her iki tarafında kusurlu bulunduğu ancak erkeğin daha ağır kusurlu olması nedeniyle asıl davanın 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle, karşı davanın ise 4721 sayılı Kanun'un 161 inci maddesinde düzenlenen zina nedeniyle kabulüyle tarafların boşanmalarına, davalı-karşı davacının terditli talebi olan 4721 sayılı Kanun'un 162 nci maddesi ve 166 ncı maddesinin birinci fıkrasına dayalı boşanma talepleri hakkında karar verilmesine yer olmadığına, tarafların ortak çocuklarının velâyetlerinin davacı-karşı davalı babaya verilmesine, velâyetleri davacı-karşı davalı babaya verilen ortak çocuklar ile davalı-karşı davacı anne arasında kişisel ilişki kurulmasına,kadın için aylık 750,00 TL tedbir nafakasının erkekten alınıp kadına verilmesine, karar kesinleştiğinde belirlenen nafakanın yoksulluk nafakası olarak devamına, 35.000,00 TL maddî 35.000,00 TL manevî tazminatın davacı-karşı davalıdan alınıp davalı-karşı davacıya ödenmesine fazlaya ilişkin talebin reddine, erkeğin nafaka taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. ... erkek vekili istinaf dilekçesinde; kadın eşin tam kusurlu olduğunu,birlik görevlerini yerine getirmediğini İlk Derece Mahkemesinin kararının kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, aleyhe hükmedilen tazminatlar, nafakalar ile velâyet yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
2. Davalı-davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde;erkeğin tam kusurlu olduğunu, erkeğin başka bir kadınla yaşadığını belirterek tazminatların ve nafakaların miktarı yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğu ve özellikle kadının tekstil fabrikasında çalıştığı ancak asgari ücret aldığı, erkeğin gelirinin ise asgari ücretin üzerinde olduğu, asgari ücret düzeyindeki kadının gelirinin kendini yoksulluktan kurtarmayacağı gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.... erkek vekili temyiz dilekçesinde; kadın eşin tam kusurlu olduğunu, birlik görevlerini yerine getirmediğini İlk Derece Mahkemesinin kararının kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, aleyhe hükmedilen tazminatlar ve nafakalar ile reddedilen nafaka talepleri yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.
2.Davalı-davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde; erkeğin tam kusurlu olduğunu, erkeğin başka bir kadınla yaşadığını belirterek tazminatların ve nafakaların miktarı yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; kadının boşanma davası ve fer'îlerinin kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, kusur tespiti, delillerin takdirinde hata edilip edilmediği, tazminatlar, nafakaların miktarı ile erkeğin reddedilen nafaka talepleri noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı, 174 üncü, 175 inci, 182 nci ve 330 uncu maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,10.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.