"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1105 E., 2022/1706 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Safranbolu 1. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2019/291 E., 2021/61 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı erkek tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün ilgili bölümlerini kaldırılarak esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalının müvekkiline fiziksel ve ekonomik şiddet uyguladığını, hakaret ettiğini, birlik görevlerini yerine getirmediğini iddia ederek tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin müvekkiline verilmesine, ortak çocuklar yararına aylık 500,00'er TL tedbir ve iştirak nafakasına, müvekkili yararına aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, nafakalara her yıl % 20 oranında artış uygulanmasına, yasal faizi ile birlikte 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı asıl cevap dilekçesiyle; iddiaların asılsız olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı tarafın davacıya karşı hakaretlerde bulunduğu, fiziksel şiddet uyguladığı ve evin ihtiyaçlarını karşılamaktan imtina etmek suretiyle ekonomik şiddet uyguladığı, davalının tam kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile; tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince
boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuklar ile baba arasında kişisel ilişki tesisine, davacı yararına 10.000,00 TL maddî ve 10.000,00 TL manevî tazminatın yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacı için verilen 150,00 TL tedbir nafakasının karar tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 500,00 TL olarak belirlenmesine, tarafların ortak çocukları ..., ... ve ... için ayrı ayrı verilen 200,00 TL tedbir nafakasının karar tarihinden itibaren geçerli olmak üzere her çocuk için ayrı ayrı 400,00 TL olarak belirlenmesine, davacı için belirlenen 500,00 TL tedbir nafakasının yoksulluk nafakası olarak, ortak çocuklar için belirlenen tedbir nafakasının ayrı ayrı iştirak nafakası olarak davalıdan tahsiline, yıllık artışın TÜFE'ye göre belirlenmesine, karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı erkek istinaf dilekçesinde özetle; kusurunun bulunmadığı, davanın kabulüne, yargılama gideri, vekâlet ücretine ve nafaka ile tazminatlara hükmedilmesinin hatalı olduğu gerekçeleri ile tüm yönlerden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile ortak çocuk Fatma'nın ... olduğu, davacı dava dilekçesinde nafakaların her yıl % 20 oranında artışını talep ettiği halde, hakimin tarafların talebiyle bağlı olduğu, talepten fazlasına yada başka bir şeye karar veremeyeceği dikkate alınmaksızın TÜFE oranında artışa karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesi ile, davalı erkeğin ortak çocuk Fatma'nın velâyeti, bu çocuk yönünden kişisel ilişki ve yine bu çocuk yararına hükmedilen iştirak nafakası ile nafakaların artış oranına ilişkin istinaf taleplerinin kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının ilgili bentlerinin kaldırılmasına, ortak çocuk Fatma karar tarihinden sonra, istinaf incelemesinden önce ... olduğundan bu çocuk yönünden velâyet, kişisel ilişki ve iştirak nafakası talepleri konusuz kaldığından bu hususlarda karar verilmesine yer olmadığına, iştirak ve yoksulluk nafakalarının her yıl %20 oranında artırılmasına, sair istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek temyiz başvuru dilekçesinde özetle; kusurunun bulunmadığı, davanın kabulü, yargılama gideri, vekâlet ücreti ve nafaka ile tazminatlara hükmedilmesinin usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; tüm yönlerinden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açılan boşanma ve fer'îleri istemine ilişkin davada taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, boşanma davasının kabulü kararının yerinde olup olmadığı, kadın ve çocuk yararına nafakalar ile tazminat şartlarının somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediği, miktarlarının uygun olup olmadığı, vekâlet ücreti ve yargılama giderlerinin doğru hesaplanıp hesaplanmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 176 ncı maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 50 nci ve 51 inci maddeleri. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
01.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.