Logo

2. Hukuk Dairesi2023/2039 E. 2023/4833 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı erkeğin sadakatsizlik nedeniyle evlilik birliğinin temelden sarsılıp sarsılmadığı, kusur oranı, maddi ve manevi tazminat miktarlarının hukuka uygunluğu uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme, tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller ve uygulanabilir hukuk kuralları dikkate alınarak, usul ve yasaya uygunluk gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1495 E., 2022/1865 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 8. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2018/668 E., 2020/1265 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davacı kadın vekili tarafından açılan davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekilince temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalının evlilik birliğinin üzerine yüklediği sorumlulukları ve sadakat yükümlülüğünü yerine getirmediğini, eviyle, eşiyle ve çocuklarla ilgilenmediğini, sürekli başka kadınlarla görüştüğünü, mesajlaştığını, müvekkilinin bu kadınlarla konuştuğunu, ilişkisinin olduğunu öğrendiğini, bunun üzerine tartıştıklarını, davalının fiziksel şiddet uyguladığını, boğazını sıktığını, müvekkilinin evi terk etmek zorunda kaldığını, ailesinin yanına sığındığını, bu nedenlerle 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721Sayılı Kanun) 166 ıncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, müşterek çocuğun velâyetinin müvekkiline verilmesine, müşterek çocuk için aylık 600,00 TL tedbir ve iştirak nafakası ile 30.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminatın davalıdan alınarak müvekkile verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; eşiyle bir probleminin olmadığını,şiddet uygulamadığını,aldatmadığını, evliliğini bitirmek istemediğini, davacının evini terk ederek babasının evine gittiğini, her ailede yaşanabilecek olayların davacı tarafından çarpıtılarak anlatıldığını müvekkilinin eşini sevdiğini beyan ederek açılan davanın reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davalının, sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığı evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davalı erkeğin tam kusurlu olduğu, kadın tarafından açılan boşanma davasının kabulü ile, 4721 sayılı Kanun’un 166 ıncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, davacı kadın yararına 20.000,00 TL maddî, 15.000,00 TL manevî tazminata, davacının, ergin olan müşterek çocuk baba yanında kaldığından çocuk yararına tedbir nafakası talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle;kusur belirlemesinin hatalı yapıldığını, tazminat miktarlarının fahiş olduğunu, müvekkilinin eşini sevdiğini, eksik inceleme ile karar verildiğini davanın reddi gerektiğini belirterek hükmün tamamı yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğu gerekçesiyle davalı erkek vekilinin istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle;kusur belirlemesinin hatalı yapıldığını, tazminat miktarlarının fahiş olduğunu, müvekkilinin eşini sevdiğini, eksik inceleme ile karar verildiğini davanın reddi gerektiğini belirterek hükmün tamamı yönünden temyiz kanun yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; kadının boşanma davasının şartlarının oluşup oluşmadığı, kusur tespiti, delillerin takdirinde hata edilip edilmediği, tazminatlar ve miktarları noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 194 üncü, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü, 6 ncı, 166 ıncı maddesi, 174üncü maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,18.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.