"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1375 E., 2022/1949 K.
...
...
...
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 18. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/1332 E., 2021/980 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı açılan boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın ... kadın vekili tarafından erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi; davalı-davacı erkek vekili tarafından ise kadının davasının kabulü, tazminatlar, nafakalar, yargılama giderleri ve vekâlet ücreti yönünden istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile kusura ilişkin gerekçenin düzeltelmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) öngördüğü yargılama sistemine göre İlk Derece Mahkemesinin kesin olmayan kararına karşı önce istinaf yoluna başvurulabilmektedir. İstinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, başvuran tarafın istinaf başvurusunun usulden ya da esastan reddine karar verilebilir veya İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden hüküm kurulabilir. Bu durumda Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı, istinaf başvurusu reddedilen tarafın ya da istinaf incelemesi sonucunda İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeni hüküm kurulması hâlinde aleyhine karar verilen tarafın temyiz hakkı bulunmaktadır. Başka bir deyişle istinaf başvurusunun reddi hâlinde Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı temyiz hakkı sadece istinaf başvurusu reddedilen tarafa ait olup bu hâlde İlk Derece Mahkemesi kararını istinaf etmeyen tarafın temyiz hakkı bulunmamaktadır.
İlk Derece Mahkemesince, tazminatların miktarı hususu ... kadın tarafından istinaf edilmeyerek kesinleşmiştir. Bu nedenle davacı- davalı kadın vekilinin, istinaf edilmeyerek kesinleşen bu yönlere ilişkin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı-davacı erkek vekilinin tüm, ... kadın vekilinin diğer yönlere ilişkin temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
... kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalı-davacının sürekli beddua ve hakaret ettiğini, alkol aldığını, fiziksel ve cinsel şiddet uyguladığını, aşağıladığını, misafirlere iyi davranmadığını iddia ederek bu nedenle 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına müvekkili lehine aylık 1.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, yasal faizi ile 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı erkek vekili cevap-karşı dava dilekçesinde özetle; davacı-davalının müvekkiline fiziksel şiddet uyguladığını, hakaret ettiğini, müvekkilinin, ... kadının evlenmeden önceki borçlarını ödediğini, müvekkilinin tüm birikimini ... için harcadığını ve bu nedenle borçlandığını iddia ederek tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, erkeğin; kadına sürekli küfür ve hakaret ettiği, sürekli alkol aldığı, şiddet uyguladığı, kadının kaburga kemiklerinin zedelendiği, boynunda beş parmağın izin olduğunun anlaşıldığı, erkeğin kadına karşı rencide edici şekilde cinsel yaklaşımının olduğu, misafirlere iyi davranmadığı, kadının ise erkeğin yüksek maaş alması nedeni ile evlendiği yaşanan olaylarda erkeğin ağır kusurlu olduğu, kadının ise daha az kusurlu olduğu gerekçesiyle asıl ve birleşen boşanma davalarının kabulü ile evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 15.000,00 TL maddî ve 15.000,00 TL manevî tazminatın erkekten tahsili ile kadına ödenmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.... kadın vekili istinaf dilekçesinde; erkeğin tanıklarının beyanlarına itibar edilerek yapılan kusur belirlemesinin hatalı olduğunu erkeğin tam kusurlu olduğunu, kötü davrandığını, şiddete uğradığını belirterek erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
2.Davalı-davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde; kadının evlilik öncesi 17 yıl evli bir adamla yaşadığını, kusur belirlemesinin hatalı olduğunu, kadının erkeğe şiddet uyguladığını, müvekkili aleyhine vekâlet ücreti ile yargılama giderlerine hükmedilmesinin doğru olmadığını, kadının karşı davasının reddi gerektiğini belirterek kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar, yargılama giderleri ve vekâlet ücreti yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesince ... kadına yüklenen ''yüksek maaş alması sebebiyle erkek ile evlenmesi'' vakıasına davalı-davacı erkek tarafından açıkça dayanılmadığı, bu nedenle bu vakıa kadına kusur olarak yüklenemeyeceğinden gerekçeden çıkarılması gerektiği, son olaya ilişkin açılan ceza davasında verilen ve kesinleşen karara göre son olayda ... kadının kendisine yönelen haksız saldırıyı (basit yaralama) engellemek amacıyla davalı-davacı erkeğin burnuna vurduğu, bu nedenle ... kadın hakkında basit yaralama suçundan ceza verilmesine yer olmadığına ilişkin karar verildiği, İlk Derece Mahkemesince bu vakıa yönünden ... kadına kusur yüklenmemesinin isabetli olduğu, yine ceza dosyasında ... kadının davalı-davacı erkeğe hakaret ettiğinin kabul edildiği, ceza mahkemesi kararı ile kesinleşen bu olgu karşısında ... kadına hakaret vakıasının kusur olarak yüklenmesi gerektiği, İlk Derece Mahkemesince davalı-davacı erkek yönünden kabul edilen ve gerçekleşen kusurlu davranışlar ile ... kadının kusurlu davranışları değerlendirildiğinde boşanmaya sebep olan olaylarda davalı-davacı erkeğin ağır, ... kadının az kusurlu olduğundan kusura ilişkin belirlemenin sonucu itibariyle isabetli olduğu görülmüş olup kusura ilişkin gerekçenin düzeltilmesi gerektiği, tarafların kusur belirlemesine yönelik istinaf başvurusunun 6100 Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (2) nci alt bendi uyarınca kabulü ile kusura ilişkin gerekçenin düzeltilmesine, tarafların sair istinaf taleplerinin 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.... kadın vekili temyiz dilekçesinde; erkeğin tanıklarının beyanlarına itibar edilerek yapılan kusur belirlemesinin hatalı olduğunu erkeğin tam kusurlu olduğunu, kötü davrandığını, şiddete uğradığını belirterek erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi ile tazminatın miktarı yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.
2.Davalı-davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde; kadının evlilik öncesi 17 yıl evli bir adamla yaşadığını, kusur belirlemesinin hatalı olduğunu, kadının erkeğe şiddet uyguladığını, müvekkili aleyhine vekâlet ücreti ile yargılama giderlerine hükmedilmesinin doğru olmadığını, kadının karşı davasının reddi gerektiğini belirterek kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar, yargılama giderleri ve vekâlet ücreti yönünden temyiz kanun yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; tarafların boşanma davalarının kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, kusur belirlemesi, delillerin takdirinde hata edilip edilmediği, kadın lehine hükmedilen tazminatlar ve nafakaların koşulları oluşup oluşmadığı ve miktarlarının çok olup olmadığı ile yargılama giderleri ve vekâlet ücreti noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi, 174 üncü maddesi, 175 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.... kadının tazminatların miktarına yönelik temyiz dilekçesinin REDDİNE,
2.Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
06.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
...
...