Logo

2. Hukuk Dairesi2023/2095 E. 2023/6254 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olayların nitelendirilmesi, kusur oranı, velayet, iştirak ve yoksulluk nafakası miktarlarının tespiti uyuşmazlığıdır.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararında, tarafların delilleri ve beyanları ışığında, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylar, kusur durumu ve velayet hususunda hukuka uygun bir değerlendirme yapıldığı, nafakaların da tarafların ekonomik ve sosyal durumlarına uygun olarak belirlendiği gözetilerek davalı erkeğin temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/2253 E., 2022/2371 K.

DAVA TARİHİ : ...

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ardahan 2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2019/40 E., 2021/373 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince kadının davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince erkek vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, kadın vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalının çok huzursuz ve geçimsiz biri olduğunu, evde devamlı sorunlar yarattığını, kumar ve geceleri de alkol kullandığı için eve gelmediğini, eve geldiği zaman devamlı sorunlar yaratıp duygusal şiddet uyguladığını, kendisinin tüm iyi niyet ve çabalarına rağmen eşinin huzursuzluklarının ve duygusal şiddetinin artarak devam ettiğini, eşi ile birlikte yaşamanın çekilmez hal aldığını, davalı eşinin eve geldiği zaman sebepsiz kavgalar ve geçimsizlik yaratıp evliliklerini bitirme durumuna getirdiğini, bu nedenle 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, velâyetin anneye verilmesine, mevcut ve doğacak çocuğu için ayrı ayrı aylık 300,00 TL tedbir-iştirak nafakasına, aylık 1.000,00 TL tedbir-yoksulluk nafakasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının kendi anne ve babasından ayrı bir evde yaşadığını, eşi ve çocukları ile mutlu bir hayatının olduğunu, kendisinin beyan ettiği gibi duygusal şiddetinin söz konusu olmadığını kadının çocukları da alarak evi terk ettiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla davalı erkeğin, davacı kadını ailesi ile görüştürmemek, dışarı çıkmasına izin vermemek ve parasının olmadığını beyan ederek tedavisi için Erzurum iline götürmeyerek, davacı kadına ilgisiz, şefkatsiz davranmak suretiyle duygusal şiddette bulunduğu, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında tam kusurlu olduğu gerekçesiyle kadının boşanma davasının kabulü ile evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocuklar ...,... 'ın velâyetinin anneye bırakılmasına, ortak çocuklar ile baba arasında kişisel ilişki tesisine, ortak çocuk ...'ın velâyetinin babaya bırakılmasına, ortak çocuk ile davacı anne arasında kişisel ilişki kurulmasına, davacı için aylık 250,00 TL tedbir-yoksulluk, ortak çocuklar için ayrı ayrı aylık 150,00 TL tedbir-iştirak nafakasına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde; yerel mahkemece ortak çocuk ...'in velâyetinin davalıya verilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu, ayrıca ortak çocuklar lehine hükmedilen nafaka miktarının son derece düşük olduğunu, belirlenen bu tutar ile çocukların bakım ve giderlerini sağlamasının mümkün olmadığını, verilen velâyet hükmü doğrultusunda üç kardeşin birbirinden ayrıldığını dava aşamasında küçüğün babaannesine olan sevgisi nedeniyle babası ile kalmak istediğini beyan ettiğini ancak küçük yaşta olan kız çocuğunun menfaati düşünülür ise annesi olan davacı müvekkilde kalmasının uygun olacağını belirterek velâyet ve nafaka yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

2.Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde; kadının, iddialarını ispat edemediğini, eşi ile aralarında huzursuz bir ortamın olmadığını, davacının kendisi ile barışmak istediğini ancak babasının buna müsaade etmediğini, velâyetin babaya verilmesi gerektiğini ileri sürerek davanın kabulü ve fer'îleri yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesince tarafların ortak çocuğu ...’in velâyeti davalı babaya bırakılmış ise de; tarafların ayrıca ortak iki çocuğunun daha bulunduğu, bunların velâyetinin davacı anneye bırakıldığı, ortak çocuk ...’in idrak çağında olmadığı, yaşı, kardeşlerin ayrılmaması ilkesi, çocuğun anne şefkat ve bakımına muhtaç olması birlikte değerlendirildiğinde velâyetinin anneye verilmesinin çocuğun bedensel, zihinsel ruhsal, ahlaki ve toplumsal gelişimi açısından üstün yararına olduğu, ortak çocuk ...'in velâyetinin anneye verilmesi gerektiği, baba ile kişisel ilişki kurulması ve tarafların ekonomik ve sosyal durumu değerlendirildiğinde çocuk lehine iştirak nafakasına hükmedilmesi gerektiği, iştirak ve yoksulluk nafakası miktarlarının az olduğu gerekçesiyle davacı kadın vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yerine yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle ortak çocuk ...'in velâyetinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki tesisine, kadın yararına aylık 700,00 TL yoksulluk nafakasına, ortak çocuklar ..., ... ve ... ... için ayrı ayrı aylık 300,00 TL iştirak nafakasının davalı babadan alınarak davacı anneye verilmesine, erkek vekilinin tüm, kadın vekilinin sair yönlere ilişkin istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde; kadının, iddialarını ispat edemediğini, eşi ile aralarında huzursuz bir ortamın olmadığını, davacının kendisi ile barışmak istediğini ancak babasının buna müsaade etmediğini, velâyetin babaya verilmesi gerektiğini ileri sürerek davanın kabulü ve fer'îleri yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; kadının boşanma davasının kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, kusur belirlemesi, delillerin takdirinde hata edilip edilmediği, nafakalar, velâyet düzenlemesi noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi, 174 üncü maddesi, 175 inci maddesi, 182 nci maddesi, 330 uncu maddesi, 336 ncı maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

14.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

...