"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 38. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1325 E., 2022/1945 K.
DAVA TARİHİ : ...
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm
kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Küçükçekmece 7. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/908 E., 2022/706 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı kadın vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kısmen kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) öngördüğü yargılama sistemine göre ilk derece mahkemesinin kesin olmayan kararına karşı önce istinaf yoluna başvurulabilmektedir. İstinaf başvurusu üzerine bölge adliye mahkemesince, başvuran tarafın istinaf başvurusunun usulden ya da esastan reddine karar verilebilir veya ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden hüküm kurulabilir. Bu durumda bölge adliye mahkemesi kararına karşı, istinaf başvurusu reddedilen tarafın ya da istinaf incelemesi sonucunda ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak yeni hüküm kurulması hâlinde aleyhine karar verilen tarafın temyiz hakkı bulunmaktadır. Başka bir deyişle istinaf başvurusunun reddi hâlinde bölge adliye mahkemesi kararına karşı temyiz hakkı sadece istinaf başvurusu reddedilen tarafa ait olup bu hâlde ilk derece mahkemesi kararını istinaf etmeyen tarafın temyiz hakkı bulunmamaktadır.
Somut uyuşmazlıkta, İlk Derece Mahkemesince verilen karara karşı davacı tarafça kusur belirlemesi, maddî tazminatın ve tedbir nafakasının miktarı ile manevî tazminat ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddi kararı yönünden istinaf yoluna başvurulmuş, Bölge Adliye Mahkemesince yapılan istinaf incelemesi sonucunda İlk Derece Mahkemesinin kusur belirlemesine dokunulmamıştır. Bu durumda davalı erkeğe yüklenen kusurlar erkek tarafından istinaf edilmeyerek, kadına yüklenen kusurlar ise kadın tarafından temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir. Hâl böyle iken İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna başvurmayan davalının, davacının kusur belirlemesine yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine dair Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı temyiz hakkı bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle; davalının "kusur belirlemesine" yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.
Davalı vekilinin reddedilen yön dışında gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların ikinci evlilikleri olup evlilik öncesinde erkeğin verdiği sözleri yerine getirmediğini, evlilik sonrasında değiştiğini, çeşitli bahanelerle kadını evden kovduğunu, güven duymamasından dolayı evlilik öncesinde mirastan feragat sözleşmesi imzalattığını, eşinin yüzüne tükürdüğünü, ters ilişkiye zorlayıp kavga çıkardığını bu nedenle 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ıncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına yararına aylık 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 25.000,00 TL maddi, 25.000,00 TL manevi tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; kadının evliliği geçim ve menfaat temini aracı olarak gördüğünü, erkeğin ekonomik durumunun beklediği kadar iyi olmadığını görünce de her gün tartışma çıkardığını, tartışmalar sırasında ağır hakaretler ettiğini, Samsun'a döndüklerinde 10 günlük sürede ayrı odada yattığını, erkeğin annesinin rahatsızlığı nedeniyle Artvin'e gittiği sırada da kadının evdeki tüm eşyaları alarak evi terk ettiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla erkeğin eşine baskıcı bir tutum sergileyerek psikolojik şiddet uyguladığı, akrabaları ile tanıştırmadığı, kadının ise eşinden yüksek maddi beklenti içinde olduğu, boşanmaya neden olan olaylarda erkeğin ağır, kadının az kusurlu olduğu, kadının boşanma ile yoksulluğa düşmeyeceği gerekçesiyle davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir nafakasına, 7.000,00 TL maddi tazminata, kadının yoksulluk nafakası ve manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde; kusur belirlemesi, lehine hükmedilen maddi tazminat ve tedbir nafakası miktarı ile reddedilen yoksulluk nafakası ve manevi tazminat talebi yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğe kusur olarak yüklenen ve süresinde istinaf edilmemesi nedeniyle kesinleşen psikolojik şiddet uygulama vakıasının niteliği itibarıyla kadının kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği, kadının manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmesi gerektiği, çalışmayan ve düzenli gelire sahip olmayan kadının boşanma kararı sonrasında da yoksul duruma düşeceği, kadın yararına hükmedilen maddi tazminat miktarının da az olduğu gerekçesiyle istinaf talebinin kısmen kabulüne, yeniden hüküm kurulmak suretiyle, kadın yararına 20.000,00 TL maddi, 20.000,00 TL manevi tazminata, bir defaya mahsus 15.000,00 TL toptan yoksulluk nafakasının erkekten alınarak kadına ödenmesine, fazlaya dair talebin reddine, kadının sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde; kusur belirlemesi, tazminatlar ve yoksulluk nafakası yönünden temyiz kanun yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; taraflar arasında görülen boşanma davasında kadın yararına hükmedilen tazminatların ve yoksulluk nafakasının miktarları noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü maddesi, 174 üncü, 175 inci ve 176 ncı maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davalı erkek vekilinin kusur belirlemesine yönelik temyiz dilekçesinin REDDİNE,
2. Davalı erkek vekilinin sair hususlara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
...
tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
...
...