"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1845 E., 2022/2612 K.
...
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 8. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2018/608 E., 2020/688 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince kadının davasının reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı kadın vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin, müvekkiline sürekli olarak fiziksel, psikolojik ve cinsel şiddet uyguladığını, alkol aldığını, birlik görevlerini yerine getirmediğini, bu nedenle 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına,velâyetin anneye verilmesine, ortak çocuklar için ayrı ayrı aylık 750,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, davacı yararına aylık 750,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde ileri sürülen iddiaların doğru olmadığını, müvekkilinin tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini, davacının daha önce boşanma davası açtığını, ancak davasını ispatlayamadığı için reddine karar verildiğini, kararın 08.09.2017 tarihinde kesinleştiğini, bu tarihten sonra gerçekleşen şiddetli geçimsizliğe ilişkin herhangi bir olaydan bahsedilmediğini, müvekkilinin hiçbir kusurunun olmadığını belirterek açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla taraflar arasında görülen Ankara 4. Aile Mahkemesinin 2015/391 Esas - 2017/322 sayılı kararı ile reddi yönünde verilen ve kesinleşen kararından sonra tarafların bir araya gelmediği, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmaya karar verilebilmesi için davalının az da olsa kusurunun ispat edilmesi gerektiği, davacının davasını kanıtlayamadığı anlaşılmakla davanın reddine, ortak çocuklar yararına ayrı ayrı aylık 200,00 TL tedbir nafakasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde; Ankara 4. Aile Mahkemesi'nin 2015/391 Esas sayılı dosyası ile boşanma davası açtığını ancak tanık listesini zamanında mahkemeye sunmadığından açmış olduğu boşanma davasının reddedilerek kesinleştiğini, tarafların fiili ayrılıktan sonra erkeğin tehdit ve hakaret mesajları yolladığını belirterek davanın kabulü gerektiği yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile yapılan yargılama ve toplanan delillerden; taraflar arasında daha önce Ankara 4. Aile Mahkemesi'nin E.2015/391sayılı dosyasında görülen ve davacı kadın eş tarafından açılan boşanma davasının 09.03.2015 tarihinde açıldığı, söz konusu davada Ankara 4. Aile Mahkemesi tarafından 09.02.2017 tarihli kararla delil bildirilmemesi sebebiyle davanın ispat edilemediği gerekçesiyle reddine karar verildiği, davacı kadın tarafından istinaf edilen söz konusu kararın istinaf incelemesini yapan Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi'nin 29.06.2017 tarihli kararı ile davacı darp raporuna delil olarak dayanmış ise de kasten yaralanmanın nasıl gerçekleştiğinin belli olmadığı, davacı kadın tarafından delil olarak dayanılan mesajlaşmaların ise dava tarihinden sonraya ait olduğu gerekçesiyle davacının istinaf isteğinin esastan reddine karar verildiği, söz konusu kararın temyiz edilmeksizin 08.09.2017 tarihinde kesinleştiği, eldeki davanın ise 28.06.2018 tarihinde açıldığı, tarafların Ankara 4. Aile Mahkemesi'nin E.2015/391 sayılı dosyasında görülen boşanma davasının açıldığı tarihten itibaren fiilen ayrı yaşadıklarının anlaşıldığı,09.03.2015 tarihinden önce taraflar arasında gerçekleşen olayların eldeki boşanma davasında dikkate alınmasının mümkün olmadığı, ancak, eldeki davada yapılan yargılama ve toplanan delillerden, özellikle de davacı kadın tarafından dosyaya sunulan taraflar arasında gerçekleşen mesaj kayıtları ile tanık ...'nin beyanlarından, davalı erkek eşin önceki boşanma davasının açıldığı tarihten sonraki dönemlerde davacı kadın eşe hakaret içeren ifadeler kullanmak suretiyle sözel şiddet içeren davranışlarda bulunduğu, bu şekilde boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tamamen kusurlu olduğunun anlaşıldığı, yetersiz gerekçe ile davanın reddinin doğru bulunmadığı, davacının bu yöne değinen istinaf isteğinin kabulüne, İlk Derece Mahkemesi hükmünün kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle kusura ilişkinin gerekçenin açıklanan şekilde düzeltilmesine, davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, davacı kadın vekili davacı yararına tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinden feragat ettiğinden bu taleplerin reddine, ortak çocuklardan 2003 doğumlu ... lehine ergin olduğu tarihe kadar aylık 500,00 TL tedbir nafakasına, 2008 doğumlu ... ...'nın velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuk ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, ... yararına aylık 500,00 TL tedbir nafakasına, 750,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına 40.000,00 TL maddî ve 30.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde; kadının, iddialarını ispat edemediğini, uzun zamandır ayrı yaşadıklarını, davanın reddi gerektiğini haksız ve hukuka aykırı olan Mahkeme kararının kaldırılması yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; kadının boşanma davasının kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, kusur belirlemesi, delillerin takdirinde hata edilip edilmediği, kadın lehine hükmedilen tazminatlar, ortak çocuk lehine hükmedilen nafakalar noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi, 174 üncü maddesi, 182 nci maddesi, 330 uncu maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının davalıya yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
26.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
...