"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/2639 E., 2023/35 K.
... : ... vekili Avukat ...
DAVALI-DAVACI : ... vekili Avukat ...
DAVA TARİHİ : ...
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm
kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ereğli(Konya) 1. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/34 E., 2021/68 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı- davacı erkek vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı- davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin sürekli şiddet uyguladığını, hakaret ettiğini, borç yaptığını, kredi çektiğini, parayı gazinolarda yediğini, rahatsız olmasına rağmen gerekli özeni göstermediğini, eşini arayıp sormadığını ihtiyaçlarını sormadığını, bundan sonra bana kadınlık yapamazsın ben başka bir çare bulurum dediğini, tembel olduğunu bu nedenle 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına ortak çocuğun velâyetinin davacı kadına verilmesine, ortak çocuk için aylık 300,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına hükmedilmesine, davacı kadın için aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesine, 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı- davacı erkek vekili, cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; kadının saygısız davrandığını, hakaret ettiğini, çocuklara babalarını kötülediğini, evin temizliği ve yemeği ile ilgilenmediğini, birlik yükümlülükleriyle ilgilenmediğini, evlilik birliğinin kendisine yüklediği vazifeleri yerine getirmediğini, bu nedenle asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, erkeğin sürekli küfür ettiği, kadının kanser tedavisi gördüğü sırada maddî-manevî ilgilenmediği, kadını istemediğini kendisine defalarca dile getirdiği, bu nedenle asıl davanın kabulü ile evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, kişisel ilişki tesisine yer olmadığına, çocuk için aylık 250,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadının talep ettiği tedbir- yoksulluk nafakası talebinin reddine, kadın lehine 5.000,00 TL maddî ve 7.500,00 TL manevî tazminata, davalı-karşı davacının davasının reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davalı- davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde; kadının, erkeği kovduğunu, kusurlu olduğunu, müvekkilinin nafaka ve tazminatları ödeyemeyeceğini belirterek asıl davanın kabulü, karşı davanın reddi ve fer'îleri yönlerinden istinaf yoluna başvurmuştur.
2.Davacı- davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde; erkeğin şiddet uyguladığını belirterek kusur belirlemesi, kadın için tedbir ve yoksulluk nafakası verilmemesi, maddî ve manevî tazminatın miktarı yönlerinden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğe verilen kusurların sabit olduğu, erkeğin eş ve çocuk ... 'e şiddet uyguladığı ve kadın tarafından dayanılan vakıa olan erkeğin "kadınlık yapmazsan ben başka çare bulurum" vakıası kapsamında tanık ...'nın beyanı ile başka kadına gideceğini söylemesi sabit olduğu halde bu hususlarda erkeğe kusur verilmemesinin hatalı olduğu, erkeğin başkaca kusurunun ispatlanamadığı, kadının kusurunun ispatlanamadığı, kadın lehine tedbir nafakası ile yoksulluğa düşeceğinden yoksulluk nafakasına hükmedilmemesinin hatalı olduğu, kadın lehine hükmedilen tazminatların az olduğu gerekçesi ile ortak çocuğun karar tarihinden sonra reşit olduğu, reşit olduğu tarih itibarı ile iştirak nafakasının kendiliğinden ortadan kalktığı belirtilerek, davacı- davalı kadının kusur belirlemesi, tazminat miktarları, kendisi için hükmedilmeyen tedbir nafakası, yoksulluk nafakasına yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümleri kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası, 20.000,00 TL maddî tazminat ile 20.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin tüm, kadının sair yönlere ilişkin başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı-davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde; davacının erkeği kovduğunu, kusurlu olduğunu, müvekkilinin nafaka ve tazminatları ödeyemeyeceğini belirterek asıl davanın kabulü, birleşen davanın reddi yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; tarafların boşanma davalarının kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, kusur tespiti, delillerin takdirinde hata edilip edilmediği, kadın lehine hükmedilen tazminatlar ile nafakalar noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesi, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesi, 175 inci maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı- davacı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
26.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
...
...