Logo

2. Hukuk Dairesi2023/2144 E. 2023/5864 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında, tarafların kusur oranları, kadın yararına maddi ve manevi tazminat miktarı ile erkeğin tazminat taleplerinin reddine ilişkin kararın hukuka uygunluğu.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, davalı-davacı erkek yararına oluşan usuli kazanılmış hakkı gözetmeksizin kadın yararına daha yüksek miktarda maddi ve manevi tazminata hükmetmesi doğru görülmeyerek bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 42. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1321 E., 2022/1806 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Keşan 2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2022/81 E., 2022/309 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince verilen ilk kararda asıl ve karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir. Kararın ... kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile karşı davada alınması gereken harçların tamamlanmadığı gerekçesi ile esasa ilişkin hususlar incelenmeksizin kararın kaldırılmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Birinci gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın davalı-davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile kısa karar ve gerekçeli karar arasında çelişki nedeniyle kararın kaldırılmasına ve dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

İkinci gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın ... kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen esastan reddi, kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

... kadın vekili dava dilekçesinde özetle; evliliğin ilk birkaç haftasından sonra erkeğin kadını ezmeye başladığını, sevgi ve saygının yok olduğunu, evliliğin başında erkeğin gece geç saatte eve geldiğini, bazı gecelerde hiç gelmediği, sık sık evi terk ettiğini, kadını evden kovduğunu, sözlü ve fiziksel şiddet uyguladığına, küfür ettiğini, kadının ailesine kadını istemediğini söylediğini, erkeğin eski kız arkadaşı ile sürekli yazıştığını, evdeyken bile kadın yanına gelmesin diye odayı kilitleyip yattığını, komşu olan ... isimli kadını aralarındaki tüm olaylara dahil ettiğini, kadının bu olaylar nedeniyle evi terk ettiğini belirterek davanın kabulüne, 4721 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, aylık 750,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, yasal faizi ile birlikte 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata, ziynet eşyalarının tarafına aynen iadesine, aynen iadenin mümkün olmaması halinde bedelinin erkekten tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; boşanma talebini kabul ettiğini, kadının diğer taleplerinin reddi gerektiğini, kadının düğün sonrasında başka birine dönüştüğünü, kadının annesinin evliliğe müdahale ettiğini, annesinin etkisi altında kalarak kadının sadece kendi anne ve babasına ziyarete gidilmesini ya da onların ortak konuta gelmesini istediğini, erkeğin ailesine ziyaret edileceği zaman kadının evde sürekli huzursuzluk çıkardığını, erkek kendi ailesi ile telefonda konuştuğunda dahi kadının sinkaflı küfürler ettiğini, taraflar tartıştıkça kadının evin temizliği ve yemek gibi işleri yapmadığını, kadının sebep yokken tartışma çıkartarak erkeği itip üzerine terlik ya da yastık fırlattığını, evdeki eşyalara zarar verdiğini, evliliğe sadece maddî bir düzen olarak baktığını, erkeğin dışarı çıkmasına engel olduğunu, kadının babasının araya başkalarını sokarak erkeği tehdit ettiğini, erkeğin komşusu ile ilişkisi olduğu yönünde ithamda bulunduğunu, bu düşüncesini toplum içinde yaydığını, sürekli hakaret ettiğini, tarafların en son 24.12.2014 tarihinde tartıştığını, bunun üzerine kadının evi terk ettiğini, iki gün sonra da eve gelerek evdeki bütün eşyaları alıp götürdüğünü belirterek karşı davanın kabulü ile 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, erkeğe yasal faizi ile birlikte 4.500,00 TL manevî, 3.500,00 TL maddî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı

İlk Derece Mahkemesinin 13.04.2017 tarih ve 2015/82 Esas, 2017/121 Karar sayılı kararı ile kadının erkeğe "şerefsiz, köpek" dediği, erkeğin de kadına fiziksel şiddet uyguladığı, erkeğin ağır kadının ise az kusurlu olduğu, kadının çalışıyor olması nedeniyle yoksulluk nafakası koşullarının oluşmadığı gerekçesi ile asıl ve karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine, kadın yararına yasal faizi ile birlikte 1.000,00 TL maddî ve 1.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin tazminat taleplerinin reddine, kadının ziynet eşyalarına ilişkin talebinin tefrik edilmesi ve ayrı esasa kaydedilmesi nedeniyle bu hususta bu dosya açısından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin İlk Gönderme Kararı

1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde ... kadın vekili kusur belirlemesi, hükmedilen maddî ve manevî tazminatların miktarı ile reddedilen tedbir ve yoksulluk nafakaları yönünden istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

2.Bölge Adliye Mahkemesinin 14.12.2020 tarih ve 2020/266 Esas, 2020/390 Karar sayılı kararı ile, erkeğin karşı davasında harç yatırılmadan yargılamaya devam edildiği gerekçesi ile kadının istinaf talebinin esasa ilişkin hususlar incelenmeksizin kabulüne, kararın kaldırılmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

C. İlk Derece Mahkemesinin İkinci Kararı

İlk Derece Mahkemesinin 07.09.2021 tarih ve 2021/59 Esas, 2021/353 Karar sayılı kararı ile, erkeğin ağır kusurlu olduğu, kadın yararına 10.000,00 TL maddî ve 10.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği, kadının çalışıyor olması nedeniyle yoksulluk nafakası şartlarının gerçekleşmediği gerekçesi ile asıl ve karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, kadın yararına 1.000,00 TL maddî ve 1.000,00 TL manevî tazminata, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine, erkeğin maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine, kadının ziynet eşyalarına ilişkin talebinin tefrik edilmesi ve ayrı esasa kaydedilmesi nedeniyle bu hususta bu dosya açısından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

D. Bölge Adliye Mahkemesinin İkinci Gönderme Kararı

1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararına karşı davalı-davacı erkek vekili asıl davanın kabulü, kusur belirlemesi, hükmedilen ve reddedilen maddî ve manevî tazminatlar yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.Bölge Adliye Mahkemesinin 16.12.2021 tarih ve 2021/1563 Esas, 2021/1586 Karar sayılı kararı ile kısa kararda kadın yararına yasal faizi ile birlikte 10.000,00 TL maddî ve 10.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine ve kararın gerekçesinde de miktarlar bu şekilde belirtilmesine rağmen kararın hüküm fıkrasında kadın yararına yasal faizi ile birlikte 1.000,00 TL maddî ve 1.000,00 TL manevî tazminata hükmedilerek kısa karar ve gerekçeli karar arasında çelişki yaratıldığı belirtilerek erkeğin istinaf talebinin kabulüne, kararının kaldırılmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

E.İlk Derece Mahkemesi’nin Son Kararı

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadının iddialarını ispatlayamadığı, erkeğin ise iddialarını ispatladığı, buna göre evlilik birliğinin sarsılmasında kadının daha ağır kusurlu olduğu gerekçesi ile asıl davanın reddine ile karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, erkeğin erkek yararına 2.000,00TL maddî tazminata, kadının erkeğe "şerefsiz köpek" şeklindeki ifadesinin erkeğin kişilik haklarına saldırı niteliğinde olması nedeniyle erkek yararına 2.000,00TL manevî tazminata, kadının yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı ... kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

... kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararın boşanma yönünden kesinleştiğini, tekrar boşanma kararı verilmesinin hatalı olduğunu, kadının tazminat taleplerinin reddi gerekçesinin açıklanmadığını, kaldırma kararı öncesinde kadının tazminat taleplerinin kabulüne karar verilmesine rağmen dosyaya yeni bir delil eklenmemiş olduğu ve aynı hakim tarafından hüküm kurulduğu halde bu sefer aksine karar verilme sebebinin anlaşılamadığını, kadının asıl davasının kabulü ile nafaka ve tazminat taleplerinin kabulü gerektiğini, erkeğin tazminat taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek boşanma hükmü kesinleştiği halde tekrar tarafların boşanmalarına dair hüküm kurulması, asıl davanın reddi, kusur belirlemesi, reddedilen nafaka ve tazminatlar ile hükmedilen tazminatlar yönünden istinaf buşvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesininn yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesince verilen 13.04.2017 tarihli karar boşanma yönünden istinaf edilmediğinden her iki davada tarafların boşanmalarına ilişkin kararın 11.09.2017 tarihinde kesinleştiği, boşanmanın nüfus kayıtlarına işlendiği, bu nedenle asıl ve karşı davada boşanma yönünden yeniden karar verilmesinin hatalı olduğu, kararın asıl davanın reddi ve karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ilişkin bölümünün kaldırılarak yerine yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği, kararın gerekçesinde net ve somut biçimde kusur tespiti yapılmamış ise de manevi tazminat gerekçesinde kadının erkeğe " şerefsiz, köpek" dediği şeklinde kusur tespiti yapıldığını, dosya kapsamına göre kadının erkeğe "şerefsiz , köpek" diyerek hakaret ettiğinin sabit olduğu, erkeğin ise kadına fiziksel şiddet uyguladığı, zaman zaman eve gelmediği, kadını istemediği yönünde konuştuğu, kadının telefonlarına cevap vermediği, kadını evden kovduğu anlaşılmış olup gerçekleşen bu kusurlu davranışlar karşısında kadının az, erkeğin ağır kusurlu olduğu, kararın kusur gerekçesinin bu şekilde düzeltilmesi gerektiği, erkek ağır kusurlu olduğundan yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminatların reddine karar verilmesi gerektiği, kadın az kusurlu olduğundan, eşinin maddî desteğini yitirdiğinden ve kişilik hakları saldırıya uğradığından yararına maddî ve manevî tazminatlara hükmedilmesi gerektiği, kadın ücretli öğretmen olarak çalıştığından boşanmakla yoksulluğa düşmeyeceğinden yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile kadının asıl ve karşı davada boşanma yönünden karar verilmiş olmasına ilişkin istinaf talebi ile kusur tespiti, reddedilen maddî ve manevî tazminat ile erkek yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminata ilişkin istinaf taleplerinin kısmen kabulüne, kararın ilgili bentlerinin kaldırılmasına, yerlerine yeniden hüküm kurulmasına, asıl ve karşı davada boşanma hükümleri daha önce kesinleşmiş olduğundan aynı konuda yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına, kararın gerekçesinin yazılı şekilde düzeltilmesine, kadın yararına yasal faizi ile birlikte 20.000,00TL maddî ve 15.000,00TL manevî tazminata, erkeğin maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine, kadının diğer istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.... kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; erkeğin ağır kusurlu olması nedeniyle kadın yararına tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesi gerektiğini, ayrıca kadının asgari ücret aldığını ve mal varlığının bulunmadığını bu nedenle boşanma ile yoksulluğa düşeceğini, hükmedilen maddî ve manevî tazminatların miktarının düşük olduğunu belirterek reddedilen tedbir ve yoksulluk nafakası ile hükmedilen maddî ve manevî tazminatların miktarı yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı-davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kadının kusurlu olduğunu ve kusurlarının tanık beyanları ile ispatlandığını, erkeğin kusurunun bulunmadığını, kadın yararına hükmedilen tazminatların kaldırılması ve asıl davanın reddi gerektiğini, erkek yararına maddî ve manevî tazminatlara hükmedilmesi gerektiğini belirterek asıl davanın kabulü, kusur belirlemesi, hükmedilen ve reddedilen maddî ve manevî tazminatlar yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikteki geçimsizlikte kusurun kimden kaynaklandığı, kusur belirlemesinin yerinde olup olmadığı, kadın yararına maddî ve manevî tazminat verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, şartları var ise miktarlarının dosya kapsamı ve hakkaniyete uygun olup olmadığı, erkeğin tazminat taleplerinin reddi kararının dosya kapsamına uygun olup olmadığı, usuli kazanılmış hak noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü ve 6 ncı maddeleri, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ncı ve 194 üncü maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre ve özellikle İlk Derece Mahkemesince kadının kadının yoksulluk nafakası talebinin reddi ve tedbir nafakasına hükmedilmemesine dair 07.09.2021 tarihli karar taraflarca bu yönlere ilişkin istinaf edilmemiş olup kadının tedbir nafakası verilmemesi ve yoksulluk nafakasının reddi kararının kesinleştiğinin ve yeniden hüküm kurulmasının sonuca etkili olmadığının anlaşılmasına göre ... kadın vekilinin tüm, davalı- davacı erkek vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2.Somut uyuşmazlıkta İlk Derece Mahkemesince verilen 13.04.2017 tarihli ilk kararda her iki boşanma davası kabul edilerek kadın yararına maddî ve manevî tazminatlara hükmedilmiş, kadının yoksulluk nafakası talebi reddedilmiştir. Kararın kadın tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince karşı davada harç eksikliği nedeniyle kararın kaldırılmasına karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesince verilen ikinci karar olan 07.09.2021 tarihli kararda yine her iki dava kabul edilerek kadın yararına 10.000,00 TL maddî ve 10.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmiş ve kadının yoksulluk nafakası talebi reddedilmiştir. Kararın erkek tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince bu kez de kısa karar ve gerekçeli karar arasındaki çelişki nedeniyle kararın kaldırılmasına ve dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesinin 19.04.2022 tarihli kararı ile asıl dava reddedilerek karşı davanın kabulüne ve tarafların boşanmalarına, kadının yoksulluk nafakası ve tazminat taleplerinin reddine, erkek yararına maddî ve manevî tazminatlara hükmedilmiş; karar kadın tarafından istinaf edilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesince kadının istinaf talebi kabul edilerek kadın ve erkeğin boşanma davalarının kabulü ile tarafların boşanmalarına dair 11.09.2017 tarihli karar boşanma hükmü yönünden kesinleştiğinden bu konuda yeniden karar verilmesine yer olmadığına, kusurun gerekçesinin düzeltilmesine, erkeğin ağır kusurlu olduğuna, kadın yararına 20.000,00 TL maddî ve 15.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin tazminat taleplerinin reddine, kadının sair istinaf taleplerinin reddine karar verilmiştir. Karara karşı taraf vekilleri temyiz başvurusunda bulunmuştur. Dosyanın geçirdiği safahatın incelenmesinde; İlk Derece Mahkemesinin 07.09.2021 tarihli ilamı ile davacı-karşı davalı kadın yararına kısa karar ve gerekçede 10.000,00 TL maddî ve 10.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmiş olup bu karara karşı sadece erkek tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Bu nedenle kadın yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminatın miktarı yönünden erkek yararına usuli kazanılmış hak oluşmuştur. Bölge Adliye Mahkemesince verilen son kararda erkek yararına oluşan usuli kazanılmış hak gözetilmeksizin kadın yararına 20.000,00 TL maddî, 15.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Yukarıda (2) numaralı paragrafta belirtildiği üzere, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kadın yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminatın miktarları yönünden davalı-davacı erkek yararına BOZULMASINA,

2. Yukarıda (1) numaralı paragrafta belirtildiği üzere ... kadının tüm, davalı-davacı erkek vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Peşin alınan harcın istek halinde yatıranlara iadesine,

Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

30.11.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.