Logo

2. Hukuk Dairesi2023/2169 E. 2023/5888 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Dava tarihinden itibaren ortak çocuk yararına hükmedilen aylık 400 TL iştirak nafakası miktarının yüksek olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, sundukları deliller ve dosyadaki tüm belgeler değerlendirildiğinde, davalı erkeğin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenlerin iştirak nafakası miktarının yüksek olduğunu kanıtlar nitelikte olmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 42. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/2139 E., 2022/1643 K.

...

KARAR : İstinaf talebinin kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bakırköy 12. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2018/399 E., 2019/1184 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kusur yönünden düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm tesisine, sair istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.Davacı kadın vekili dava dilekçesinde; davalının hakaret ve tehdit ettiğini iddia ederek tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, velâyetin tarafına tevdiine ve iştirak ve yoksulluk nafakasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

2.Davacı 31.05.2018 tarihli dilekçesinde özetle; şiddet vakıasına da dayanmak suretiyle boşanma ve velâyet dışında eşinden hiçbir maddî ve manevî talebi olmadığını bulunmadığını beyan etmiştir.

3.Davacı 11.06.2018 tarihli dilekçesinde özetle; eşinden hiçbir tazminat talebi olmadığını beyan etmiştir.

4.Davacı kadın vekili ön inceleme duruşmasında; çocuklar için 500.00' er TL tedbir ve iştirak nafakası talebi olduğunu ancak müvekkili için nafaka ve tazminat talebi olmadığını beyan etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı cevap dilekçesinde özetle; iddiaları kabul etmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalının davacıya yönelik olarak olumsuz söz ve davranışlarda bulunduğu, eşine şiddete yönelik olarak çatal fırlattığı, hakaret ve beddua ettiği, kötü sözlerde bulunduğu, bu çerçevede davalının kusurlu olduğu, davacının ise kusurunun var olup olmadığına ilişkin olarak davalı tarafça bir iddia-vakıa ileri sürülmemesi ve bir delile dayanılmamış olması sebebiyle bir tespit yapılamadığı gerekçesiyle tarafların boşanmalarına, velâyetin anneye tevdiine, reşit olmayan ortak çocuk için dava tarihinden itibaren aylık 400,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kadının sadakatsiz davranmış olabileceğine dair delillerinin toplanmadığını, tanıklarının dinlenmediğini belirterek kusur ve engelli olması sebebiyle fahiş nafaka miktarı yönünden kararın kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı ve davalının dava ve cevap dilekçelerinde herhangi bir delile dayanmadıkları, davalı erkeğin kusurunun ispatlanmadığı, boşanma davasının kabulünün hatalı olduğunu ancak boşanma hükmü kesinleştiğinden yanlışlığa işaret edilerek davalının kusur tespitine yönelik istinaf talebinin kabulü ile karar gerekçesinin boşanmaya neden olan olaylarda tarafların kusursuz olduğu şeklinde düzeltilmesine, davalının nafakaya yönelik istinaf talebinin ise 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili özetle; nafaka miktarının fahiş olduğunu belirterek kararın nafaka miktarı yönünden bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, ortak çocuk yararına dava tarihinden itibaren hükmedilen 400.00 TL iştirak nafakası miktarının yüksek olup olmadığı noktasında toplanmaktadır

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 182 inci, 330 uncu maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

05.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

...