"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/865 E., 2022/957 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Alanya 3. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/105 E., 2021/723 K.
Taraflar arasındaki soybağının reddi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin babası ... üzerine kayıtlı davalı ...'un müvekkili ile herhangi bir kan bağının bulunmadığını, müvekkilinin annesi ve babasının nüfus kayıt örneğinin çıkarıldığında görüleceğini, davacı müvekkilinin ailesinin geçmiş zamanlarda yaşlılıklarından dolayı, davalının nüfus kaydı düzeltilmesi başvurusu yapamadıklarını, davacı müvekkilinin nüfus aile kayıt tablosunda davalının kayıtlı olduğunu gördüğünü, davacı müvekkilinin annesi ve babasından davalı olan Tevdihe Tok adında bir çocuğu bulunmamakta olduğunu bu durumun gerçek dışı olduğunu ve düzeltilmesi gerektiğini iddia ederek soybağının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının dava dilekçesinde iddia ettiği hususların ve değerlendirmelerin gerçek dışı olduğunu ve kabul etmediklerini, müvekkilinin babasının ... olduğunu, müvekkilinin babasının vefat ettikten 10 gün sonra, iddet müddeti içerisinde, doğduğunu, bu durumda dahi müvekkilinin kanunen babasının ... olduğunu, davacının esasen iş bu davayı açmasındaki amacın müvekkilinden miras olarak babasından kalmış olan ve müvekkilin hissedar olarak bulunduğu arsalarda yapılacak olan paylaşıma müvekkilinin rıza göstermemesi sonucu, davacı tarafın müvekkili üzerinde baskı oluşturmak ve yıldırmak için bu davayı açtığını, davacı ve kardeşi tarafından Alanya Asliye Hukuk Mahkemesinin 1960/388 Esas 1961/21 Karar sayılı veraset ilamı alındığını ancak bu veraset ilamında müvekkilinin hissedar görünmemesi üzerine, müvekkili tarafından iş bu veraset ilamının iptaline ilişkin Alanya Sulh Hukuk Mahkemesinde dava açıldığını davanın aynı mahkemenin 1983/392 esas 1983/493 karar sayılı kararı ile kabul edildiği ve önceki veraset ilamının iptal edildiğini ve müvekkilinin mirasçı olduğunun tespit edildiğini, bu veraset ilamının iptalinden sonra davacı davacının diğer kardeşine karşı müvekkili tarafından Alanya Asliye Hukuk Mahkemesinin 1983/400 1984/169 Karar sayılı muris muvazaasına dayalı tapu iptal tecil davası açıldığını ve bu davanın müvekkili tarafından kazanıldığını ve kesinleştiğini, müvekkili tarafından Alanya 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/1324 Esas 2014/1377 Karar sayılı kararı ile yeni alınan veraset ilamında da müvekkilinin babası ...'ün 3 hissedarının bulunduğu, bu hissedarlardan birinin de müvekkili Tevhide Kocagöz olduğunu tespit edildiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının babası ...'ün 10.11.1960 tarihinde vefat ettiği, davalı ... ile dava dışı babası ... arasında soybağının Serik Asliye Hukuk Mahkemesinin 1961/142 Esas, 1966/174 Karar sayılı ilamı ile kurulduğu, adı geçen ilamın Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiği, davalı ...'un Alanya Sulh Hukuk Mahkemesinin 1983/392 Esas-1983/493 Karar sayılı dosyası ile dava dışı babası ...'ün daha önce verilen mirasçılık belgesinin iptali için dava açtığı, davanın kabul edildiği, önceki veraset ilamının iptali ile davalı ...'un mirasçı olduğunun tespit edildiği, davalı ...'un Alanya Asliye Hukuk Mahkemesinin 1983/400 Esas-1984/169 Karar sayılı dosyasında muris muvazaasına dayalı tapu iptal tescil davası açtığı, bahsi geçen her iki davada eldeki dosya davacısının da taraf olduğu, eldeki dosya davacının, davalı ...'un kendi kardeşi olduğunu, ...'un babaları olan ...'ün hanesine kızı olarak kayıtlı olduğunu bahsedilen ilamların tarihlerinden de anlaşılacağı üzere ... yıllardır bildiği, davacının duruşmada dinlenen tanıklarının da aynı yöndeki beyanları göz önüne alındığında 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 291 ... maddesi gereğince davanın hak düşürücü sürede açılmadığı, Nüfus İdaresi'ne husumet düşmeyeceği gerekçesi ile davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmamış olduğundan davanın reddine, davalı ... hakkında açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın kabulü gerektiğini, DNA testi yapılmadan öğrenmenin gerçekleşmeyeceğini, davanın hak düşürücü süre içinde açıldığını, davacının müvekkiline bu davadan vazgeçmesi için para teklif ettiğini, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre İlk Derece Mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesi ile başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; davanın kabulü gerektiğini, DNA testi yapılmadan öğrenmenin gerçekleşmeyeceğini, davanın hak düşürücü süre içinde açıldığını, davacının müvekkiline bu davadan vazgeçmesi için para teklif ettiğini, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, soybağının reddi istemine ilişkin olup, uyuşmazlık, davanın kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı, hak düşürücü süre içinde dava açılıp açılmadığı noktalarında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 286 ncı, 289 uncu, 291 ..., maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu, 370 ... ve 371 ... maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
23.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.