Logo

2. Hukuk Dairesi2023/2356 E. 2024/7580 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında, Yargıtay'ın bozma ilamı doğrultusunda yoksulluk nafakası talebinin reddine ilişkin verilen kararın doğru olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Kadının düzenli ve sürekli bir gelire sahip olması ve boşanma ile yoksulluğa düşmeyeceğinin anlaşılması nedeniyle, Yargıtay'ın bozma kararına uygun olarak yoksulluk nafakası talebinin reddine dair verilen hükmün usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek, temyiz isteminin reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/264 E., 2022/66 K.

KARAR : Bozmaya uyulmak suretiyle hüküm kurma

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen karşılıklı boşanma davalarında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece, Bölge Adliye Mahkemesinin esastan ret kararının ortadan kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının kısmen bozulmasına kısmen onanmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davacı-karşı davalı kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davacı-karşı davalı kadın vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmiş olup; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 21.10.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde temyiz eden davacı-karşı davalı ... ... vekili Avukat ... ile karşı taraf davalı-karşı davacı ... vekili Avukat ... geldiler. Gelenlerin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen günde Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 2.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, yoksulluk nafakasının gelecek yıllarda ÜFE oranında arttırılmasına, yasal faiziyle birlikte 100.000,00 TL maddî ve 250.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına, erkek yararına 150.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin13.12.2018 tarihli ve 2016/1157 Esas, 2018/925 Karar

sayılı kararıyla; güven sarsıcı davranışlarda bulunan ve evlilik birliğinden kaynaklanan görevlerini ihmal eden erkek ile erkeğin önceki evliliğinden olan çocuğuna karşı olumsuz tutum ve davranışlarda bulunup, evlilik birliğinden kaynaklanan görevlerini yerine getirmekte ihmali bulunan kadının evlilik birliğinin sarsılmasına sebebiyet veren olaylarda eşit kusurlu olduğu gerekçesiyle asıl dava ve karşı davanın kabulü ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir nafakası ile 40.000,00 TL toptan yoksulluk nafakasına, tarafların maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı-karşı davalı kadın vekili; kusur belirlemesi, reddedilen maddî ve manevî tazminat talepleri, kadın yararına hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakasının miktarı ile yoksulluk nafakasına her yıl ÜFE oranında artış uygulanması gerektiği yönünden; davalı-karşı davacı erkek vekili; kadının kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakasına, erkeğin reddedilen manevî tazminat talebi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 28.02.2020 tarihli ve 2019/693 Esas, 2020/370 Karar sayılı kararıyla; İlk Derece Mahkemesi kararında usul ve esas yönünden kanuna aykırı bir durum bulunmadığı gerekçesiyle tarafların istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı-karşı davalı kadın vekili kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri, nafaka miktarları, yoksulluk nafakasının ÜFE oranında artırılması talebi ile eksik inceleme yönünden; davalı-karşı davacı erkek vekili ise kadının kabul edilen davası, kusur belirlemesi, nafakalar ile reddedilen manevî tazminat talebi yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairenin 24.02.2021 tarihli kararı ile; kadının düzenli ve sürekli gelirinin bulunduğu, boşanmakla yoksulluğa düşmeyeceği, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddi gerekirken, yazılı şekilde kabulünün doğru olmadığı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise onanmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; tarafların boşanma, maddî ve manevî tazminat, tedbir nafakası talebine ilişkin verilen kararı kesinleştiğinden bu konularda ayrıca karar verilmesine yer olmadığına, kadının düzenli ve sürekli gelirinin bulunduğu, boşanmakla yoksulluğa düşmeyeceği gerekçesiyle kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı-karşı davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; yoksulluk nafakası yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, bozmaya uygun karar verilip verilmediği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 370 inci maddesi ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 175 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olduğu anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davacı-karşı davalı kadın vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Duruşma için takdir olunan 28.000,00 TL vekâlet ücretinin ...'den alınarak ...'e verilmesine,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

21.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.