"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1385 E., 2023/43 K.
...
...
KARAR : İstinaf başvurusunun kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm
kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara Batı 4. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/167 E., 2021/453 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince kadının davasının reddine, erkeğin davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'ilerine karar verilmiştir.
Kararın davacı karşı davalı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi davalı karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle ;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin öfke nöbetleri geçirerek evlilik birliğini çekilmez hale getirdiğini, müvekkiline karşı fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığını, hakaret ettiğini, ilgisiz davrandığını, aşağılayıcı sözler söylediğini, telefonuyla vakit geçirdiğini, defalarca yatağını ayırıp küs kaldığını, gereksiz yere kıskançlıklar yaptığını, 05.03.2020 tarihinde müvekkilinin üzerine yürüyüp hakaret ve tehdit ettiğini, şiddet uyguladığını, müvekkilinin de kendisini yatak odasına attığını, her şeyi devirdiğini, "bir daha bu eve gelmeyeceğim" diyerek evi terk ettiğini iddia ederek tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, müvekkili yararına 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle, iddiaları kabul etmediklerini, 05.03.2020 tarihinde kadının telefonunu vermek istemediğini, tepki gösterdiğini, bu durumu sorun yaptığını, ertesi gün müvekkilinin yatak odasında yatmasına izin vermediğini, müvekkilinin evi terk etmediğini, evden işine gittiğini, kadın ile müvekkilinin davadan sonra da telefonla konuşmalarının devam ettiğini, müvekkilini aşağıladığını, giderlere katılmadığını, müvekkili şehir dışına çıkınca arkadaşlarıyla eğlenceye gittiğini, iki gün İstanbul'a gidince telefonlarına cevap vermediğini, müvekkilini evden kovarak birlikteliğe son verdiğini, 07.04.2020 tarihinde evdeki eşyaları kamyonla götürdüğünü, müvekkilinin ailesini ve arkadaşlarını misafir olarak kabul etmediğini iddia ederek, tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, 100.000 TL maddî, 100.000 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; asıl davada erkeğin ispatlanan kusuru olmadığı, kadının tanıklarının somut görgüye dayalı bilgilerinin olmadığı, karşı davada, kadının tam kusurlu olduğu, kadının, erkeğe, önceki erkek arkadaşı ...'i kastederek " ... 'i kızdırmak için kendisiyle evlendiğini" söylediği bu sebeple kadının tam kusurlu olduğu, tüm bu nedenlerle asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne karar verildiği, mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen, en azından eşinin maddî desteğini yitiren, kişilik hakları saldırıya uğrayan erkek yararına, kusur dereceleri, tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü ve beklenen menfaatlerin kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, maddî ve manevî tazminata hükmedildiği gerekçesi ile kadının davasının reddine, erkeğin davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, erkek yararına 20.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı karşı davalı kadın vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı karşı davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle, hükmün tamamı yönünden İlk Derece Mahkemesinin kararının lehine kaldırılmasını talep ederek istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesi tarafından kabul edilen kadının, erkeğe önceki erkek arkadaşı ...'i kastederek, ...'i kızdırmak için kendisiyle evlendiğini söylediği, kusurlu olduğu, buna karşın erkeğin de kadına baskı uyguladığı, son olayda tartışma sırasında evdeki eşyalara zarar verdiği, kapı pervazını kırdığı, mutfağı dağıtarak şiddet uyguladığı, kusurlu olduğu, meydana gelen olaylarda ve ayrılmalarında erkeğin ağır, kadının az kusurlu olduğu, erkeğin boşanma davasının kabul kararının doğru olduğu, kadının da boşanma davasının kabulüne karar verilmesi gerektiği halde reddine karar verilmesi doğru olmadığı, boşanmaya sebep olan olaylarda maddî tazminat isteyen kadının erkekten daha ziyade veya eşit kusurlu olmadığı, boşanma sonucu en azından karşı tarafın maddî desteğini yitirdiği, erkeğin mahkemece kabul edilen ve gerçekleşen kusurlu davranışları kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğu tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, boşanma yüzünden zedelenen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamı, hakkaniyet ilkesi dikkate alındığında, kadın yararına maddî ve manevî tazminata hükmedildiği, boşanmaya neden olan olaylarda erkek ağır kusurlu olduğundan, maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar verildiği gerekçesi ile davacı karşı davalı kadın vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının ilgili hükümlerinin kaldırılmasına, kadının davasının da kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, kadın yararına 20.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin tazminat taleplerinin reddine kadın vekilinin sair istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı karşı davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı karşı davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen tazminatlar, reddedilen tazminat talepleri yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflar arasındaki geçimsizlikte kusurun kimden kaynaklandığı, kusur belirlemesinin yerinde olup olmadığı, kadının boşanma davasının kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı, kadın yararına hüküm altına alınan maddî ve manevî tazminat koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği ve miktarları ile erkek yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkraları, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun'un (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı ve 194 üncü maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci maddesinin birinci fıkrası ve 371 inci maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
14.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
...
...