"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/2287 E., 2023/70 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 3. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/370 E., 2021/180 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı olarak açılan boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın ... erkek tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı ... erkek tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı- davalı erkek dava ve karşı davaya cevap dilekçesinde özetle; kadının, toplum ve aile içerisinde küfür ve hakaret ettiğini, yataklarını ayırdığını, ihtiyaçlarını kendisinin giderdiğini, kadın yüzünden 2 defa kalp krizi geçirdiğini, kadın ve kızının 3. kalp krizini geçirmesini sağlamak amacıyla kendisine oyun kurduklarını, başarılı olmayınca su ve yiyeceğine asit kattıklarını iddia ederek; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; erkek eşin iddialarının asılsız ve gerçek dışı olduğunu, erkek eşin, kalp krizi değil kalp sıkışması geçirdiğini, eve "ya kirayı ödeyin ya da yeni bir eve taşının" yazılı kağıt bıraktığını ve bu olay üzerine müvekkili ve ortak kızlarının başka bir eve taşındığını, müvekkilinin ilkokul mezunu olması nedeniyle sürekli aşağıladığını, müvekkilini çok kısıtladığını ve ailesi bile görüştürmediğini, davacı-davalının hem müvekkili ile hem de ortak çocuklar ile hiç ilgilenmediğini, davacı-davalının sürekli telefonda oynadığını ve kimse ile muhatap olmadığını, tarafların ortak kızları evlenirken davacı-davalının maddî ve manevî destek vermediğini iddia ederek; erkek eşin ağır kusurlu olması nedeniyle erkeğin davasının reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, asıl dava yönünden, erkek eş tarafından dava dilekçesinde dayanılan vakıaların tanık delili dahil hiç bir delil ile desteklenmediği gerekçesi ile davanın reddine karar verildiği, evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığı, erkek eşin, kadını ilkokul mezunu olması nedeniyle aşağıladığı, ailesi ile görüşmesine engel olduğu, sınırlı olarak görüştürdüğü, son zamanlarda aynı yatağı paylaşmamak için akşamları davalı-davacının yastığını yatak odasının kapısının önüne koyduğu, en son olarak 'ya kirayı ödeyin ya da evden gidin' yazılı not bırakarak kadın ve ortak çocukları Hatice'yi evden gitmeye zorladığı tarafların bu şekilde ayrı yaşamaya başladıkları, taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına olanak vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik olduğu, bu geçimsizliğin erkek eşin tam kusurlu davranışlarından kaynaklandığı, olayların akışı karşısında kadının dava açmakta haklı olduğu ve bu koşullar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın aile ve toplum açısından yararının kalmadığı, UYAP sisteminden yapılan SGK sorgulamasında kadının çalışmadığı ve düzenli bir gelirinin olmadığından yoksulluk nafakası verilme şartlarının oluştuğu, boşanma sebebiyle kişilik hakları saldırıya uğrayan kadın eş yararına manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği gerekçesi ile; erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, kadın yararına aylık 700,00 TL tedbir nafakası ve yoksulluk nafakası ile 40.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde ... erkek istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
... erkek istinaf dilekçesinde özetle; boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının tam kusurlu olduğunu, hayatına kast ettiğini, Mahkemece araştırılmadığını, kendisinin kusurunun bulunmadığını, kadın hakkında manevî tazminata karar verilmesinin hatalı ve hukuka aykırı olduğunu ve miktarının fazla olduğunu, dava açıldıktan sonra kadının anne ve babasının vefat ettiğini, kadına gayrimenkuller intikal ettiğini, kadının durumunun oldukça iyi olduğunu, kendisinin emekli olup 3.150,00 TL gelirinin olduğunu beyan ederek; reddedilen boşanma davası, tazminatın kabulü ve miktarı, kadın yararına hükmedilen nafakaların miktarı yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile, istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde ... erkek temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı-davacı erkek temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; 6 yıldır bir araya gelmediklerini, evlilik birliğinin dağılmasında kusurunun olmadığını beyan ederek reddedilen boşanma davası, kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen manevî tazminat ve nafakaların kabulü, miktarı yönlerinden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsılıp sarsılmadığı, sarsılmış ise kusur belirlemesinin doğru yapılıp yapılmadığı, kusur belirlemesine bağlı olarak erkeğin davasının reddi, kadının tazminat ve yoksulluk nafakası talebinin kabulünün doğru olup olmadığı, kadının boşanmakla yoksulluğa düşüp düşmediği, kadın yararına hükmedilen nafaka ve manevî tazminat miktarlarının hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü ve 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 175 inci, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup ... erkek tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
30.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.