"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2910 E., 2022/3677 K.
KARAR : Başvurunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Erbaa 2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2021/229 E., 2022/261 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kısmen kaldırılarak bu yönlerden yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalı erkeğin evlilik hayatı boyunca ailesi ile ilgilenmediğini, farklı bir odada sürekli telefon ile uğraşıp hem eşini hem de çocuklarını ihmal ettiğini, müvekkili evin market ve temizlik işlerini yapmak için malzeme alma dışında hiçbir maddî yükü olmamasına rağmen sürekli eşine bağırıp ” Beni sen batıracaksın, senden soğudum senden gönlüm geçti pisboğaz kadın” gibi söylemlerde bulunduğu, bu söylemleri çocuklarının da yanında yapıp müvekkili küçük duruma düşürüp bu şekilde onur kırıcı hareketlerde bulunduğu, müvekkilini 2020 Mart ayında yine eşinin odada bir kadın ile samimi bir konuşma yaptığını duyup en son kimle konuştuğuna bakmak istemesi üzerine davalının odadan kaçıp gittiğini, bunun üzerine ortak çocuğun durumu babasına sorduğunda davalının "Sadece telefonda görüştük, görüntülü görüştük aramızda bir şey geçmedi” diyerek itirafta bulunduğunu, bunun üzerine müvekkilinin evden ayrılıp oğlunun evine gittiğini, davalının müvekkilini arayarak "Ben bir hata yaptım, evine geri dön" dediğini, davalının instagram hesabı açmasını oğlu Alperen'den istediği için şifreyi bildiklerinden davalının instagram hesabına girdiklerinde mesaj kısmında Dilek isimli bir kadın ile samimi, seni seviyorumlu, canım şeklinde konuşmaları müvekkilinin gördüğünü, arama bölümünde davalının cinsel içerikli profillere girdiğini, davacıdan habersiz kredi çektiğini ve nereye harcandığının bilinmediğini belirterek evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına, müvekkili lehine aylık 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki iddiaların doğru olmadığını, kadının kusurlu olduğunu, ortak haneyi terk eden kadının daha sonra geri döndüğünü ve birlikte yaşamın devam ettiğini, sonrasında kadının sebepsiz yere ortak konutu yine terk ettiğini, davacının eş olarak yükümlüklerini yerine getirmediğini, yatağını ayırdığını, davalıyı sofraya çağırmadığını ve yemeğini ayrı yediğini, ütü yapmadığını, müvekkiline yardımcı olmadığını, müvekkilinin ailesine gereken saygıyı göstermediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalının ortak konutun farklı bir odasında eşi ve çocukları ile ilgilenmeyip cep telefonu ile vakit geçirdiği, kadına "Pis boğaz" şeklinde hitapta bulunduğu, hakaret ettiği, instagram üzerinden Dilek isimli kadın ile duygusal içerikli mesajlaşmalar yaptığı, bu kadın ile görüntülü konuşmalar da yaptığı, cep telefonu ile müstehcen içerikli sitelere girdiği, eşinden habersiz kredi çektiği, geçimsizliğe sebep olan olaylarda davalı erkeğin tam kusurlu, davacı kadının kusursuz olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, kadın lehine aylık 1.500,00 TL tedbir nafakasına, geliri ve malvarlığı bulunmayan, boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği anlaşılan ve boşanmaya neden olan olaylarda kusurlu olmayan kadın lehine aylık 1.500,00 TL yoksulluk nafakasına, 4721 sayılı Kanun'un 174 üncü maddesinin ikinci fıkrası koşulları oluştuğundan kadın lehine 30.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkiline kusur yüklenmesinin hatalı olduğunu, davanın reddinin gerektiğini ileri sürerek hükmün tamamı yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesi kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davalı erkek vekilinin istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde de belirtilen sebeplerle davanın kabulü, kusur belirlemesi, yoksulluk nafakası ve manevî tazminat yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflar arasında görülen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma davasında davalı erkeğin kusurlu olup olmadığı, davanın kabulü, kadın lehine yoksulluk nafakası ile manevî tazminat verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun’un 166 ıncı maddesinin birinci fıkrası, 174 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 175 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
20.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.