Logo

2. Hukuk Dairesi2023/2770 E. 2024/659 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasının reddine, ziynet alacağı davasının kısmen kabulüne ve erkeğin maddi tazminat talebi hakkında verilen gönderme kararına karşı yapılan temyiz başvurusunun incelenmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Dosyadaki tüm deliller, tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, uygulanması gereken hukuk kuralları ve usul hükümleri gözetilerek, davalı-davacı kadın vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenlerin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 42. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/867 E., 2022/1930 K.

DAVA TARİHİ : 17.03.2017

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile kabul edilen yönden kararın kaldırılarak dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesi, sair istinaf başvurularının esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bakırköy 4. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2017/208 E., 2020/171 K.

Taraflar arasındaki boşanma ve karşı ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince erkek tarafından açılan boşanma davasının reddine; kadın tarafından açılan karşı ziynet alacağı davasının kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince erkeğin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile erkeğin maddî tazminat talebi yönünden kararın kaldırılarak dosyanın eksiklikler giderildikten sonra karar verilmek üzere İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, kadının tüm, erkeğin sair istinaf istemlerinin ise esastan reddine, kadının kısmen kabul edilen ziynet alacağı davası ve erkeğin maddî tazminat talebi yönünden verilen gönderme kararı yönünden kesin, diğer yönlerden temyiz yolu açık olmak üzere karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı -davacı kadın vekili tarafından, boşanmaya karar verilmemesi, kusur belirlemesi, erkeğin maddî tazminat talebi hakkında verilen gönderme kararı ve ziynet alacağı davasının reddedilen kısmı yönünden temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1-... erkek vekili dava dilekçesinde özetle; davalının evini ve eşini terk ederek ailesinin yanına Malatya'ya gittiğini, aile mahremiyetinin davalı ve ailesinin tutumları nedeniyle bir türlü sağlanamadığını, davalının ailesinin sürekli evliliklerine müdahale ettiğini, birlikte yaşanılan süre içerisinde de davalının yemek, temizlik gibi ev işleri ile ilgilenmediğini, bu işleri hiç bilmediğini ifade ettiğini, davalının ev birliğinin kendisine yüklediği yükümlülükleri yerine getirmediğini belirterek evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına ortak çocuğun velâyetinin müvekkiline bırakılmasına, 20.000,00 TL manevî tazminat ile yemekli düğün, ev eşyaları, evin tadilatı gibi masrafların giderilmesi için müvekkili lehine 40.000,00 TL maddî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

2-... erkek vekili birleşen dava dilekçesinde özetle;; tarafların 2017 yılı Aralık ayına kadar birlikte yaşadıklarını ancak tarafların bir araya gelmesinden sonra davalının rahatsızlıklarını müvekkilinden sakladığını, müvekkilinin evde ZESTAT 15 mg isimli bir ilaç bulduğunu ve yaptığı araştırmada bu ilacın depresyon gibi hastalıkların tedavisinde kullanıldığını öğrendiğini, birleşen dosya davalısının barışmadan sonra ortak yaşamı yürütemediğini, evlilik birliğinin kendisine yüklediği yükümlülüklerini yerine getirmediğini ve müvekkiline haber dahi vermeden cep telefonunu evde bırakarak çocuğu da yanına alıp evi terk ettiğini tüm bu nedenlerle 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına,çocuğun velâyetinin müvekkiline bırakılmasına, 20.000,00 TL manevî tazminat ile müvekkili tarafından yapılan yemekli düğün ev eşyaları, evin tadilatı ve yeni ev kiralanması ile yeni ev eşyaları alınması gibi masraflar toplamı 50.000,00 TL maddî tazminatın birleşen dosya davalısından alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; düğünde taraflara takılan altınların müvekkilinin rızası dışında davacı-karşı davalı tarafından alındığını, halen verilmediğini, davacı- karşı davalının müvekkiline tehdit ve hakaret içeren sözler söylediğini, temizlik yapmayı bilmediğini söylediğini ve ailesi ile görüşmemesi yönünde sürekli baskı uyguladığını, davacı-karşı davalının sadece kendi ailesi ile ilgilenmesi yönünde davalı-karşı davacıya baskı yaptığını ve en son ''Amcan gelmiş, sende onunla git'' diyerek küfür içeren bir şekilde müvekkilini evden kovduğunu ve sonrasında da ne müvekkilini, ne de çocuğu aramadığını, tüm bu nedenlerle davacının boşanma davası ile maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine, tarafların boşanmalarına, çocuğun velâyetinin müvekkiline verilmesine, 1000,00 TL tedbir-yoksulluk nafakası ile aylık 1000 TL tedbir- iştirak nafakası ve 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminat ve karşı dava olarak da; 17 adet bilezik, 2 adet cumhuriyet altını, 6 adet Ata lira, 4 yarım altın, 50 adet çeyrek altın, 1 adet altın set ve 1 adet altın isimli kolyenin aynen, bu mümkün olmadığı takdirde değerleri olan 50.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka mevduat faizi ile davacı-karşı davalıdan alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, ... erkek tarafından Bakırköy 4. Aile Mahkemesinin 2017/208 Esas sayılı dosyasında davalı-davacı kadın aleyhine 17.03.2017 tarihinde açılan boşanma davasından sonra tarafların barışarak tekrar biraraya geldikleri, böylelikle tarafların önceki olayları affetmiş sayıldıkları, ... erkeğin Bakırköy 4. Aile Mahkemesinde açtığı davayı bu nedenle takipsiz bıraktığı ve Bakırköy 4. Aile Mahkemesinin 16.10.2017 tarihli duruşmasında davacı-davalının davasının işlemden kaldırılmasına karar verildiği, davanın tekrar yenilenmediği, tarafların tekrar ayrı yaşamaya başlaması üzerine ... erkek tarafından, davalı-davacı kadın aleyhine 28.02.2018 tarihinde Bakırköy 3. Aile Mahkemesinin 2018/160 Esas 2018/142 Karar sayılı dosyasında evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davası açıldığı, ancak birleşen davada tarafların barışarak tekrar biraraya geldikleri tarihten sonra evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı hususu ispatlanamadığından, birleşen davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu, davacının boşanma davasının 16.10.2017 tarihinde işlemden kaldırılarak üç aylık yasal sürede yenilenmediği anlaşılmakla asıl davanın da açılmamış sayılmasına karar vermek gerektiği belirtilerek; asıl boşanma davasının açılmamış sayılmasına, davacının birleşen boşanma davasının ispatlanamadığından reddine, birleşen davada davacı erkeğin maddî tazminat talebi ile ilgili harcı yatırmadığından bu talebin açılmamış sayılmasına, karşı davacı kadının ziynet alacağı talebinin kısmen kabulü ile 8 adet bilezik 22 ayar 8x10 gr = 80 gr x130,0000 TL = 11.120,00 TL, 4 adet yarım altın 22 ayar 4 x480,00 TL = 1.920,00 TL, 24 adet çeyrek altın 22 ayar 24 x240,00 TL = 5.760,00 TL olmak üzere ziynetlerin aynen veya bedelleri toplamı olan 18.800,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte karşı erkekten alınıp kadına ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1-... erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; birleşen davanın reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, dinlenen ... tanık beyanları ile davalı-davacının kusurlarının ispatlandığını belirterek, birleşen davanın reddine ilişkin kararın kaldırılmasına, birleşen davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmesi istemi ile istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

2-Davalı-davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı-davalının davasına cevap olarak boşanma talebini kabul ettiklerini, karşı davanın ziynet eşyaları yönünden kısmen kabulüne karar verildiğini, verilen kararının eksik inceleme ile hatalı olarak verildiğini, ... tarafından açılan davaya verilen cevap dilekçesinde tarafların boşanmalarına karar verilmesinin talep edildiğini, boşanmaya karar verilmesi gerekirken tarafların karşılıklı boşanma taleplerinin reddine, karşı ziynet alacağı davasının kısmen kabul edilmesinin eksik ve hatalı olduğunu, bu nedenle mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi istemi ile istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesince; davacı vekili tarafından açılan 2017/208 esaslı davanın 16.10.2017 tarihinde takip edilmeyerek aynı gün işlemden kaldırıldığı ve yasal üç aylık süre içerisinde yenilenmediği gerekçesiyle davacının bu davasının açılmamış sayılmasına, birleşen Bakırköy 3. Aile Mahkemesinin 2018/160 Esaslı dosyasında yapılan yargılamadan ve dinlenen tüm tanık anlatımlarından tarafların ilk dava tarihi olan 17.03.2017 tarihinden sonra barışarak bir araya geldikleri, bu amaçla davacı tarafın teklifi üzerine ayrı bir yerde ev tutulduğu, yeni eşyalar alındığı, fakat tarafların bir araya gelmelerinden sonra aralarında ne şekilde bir geçimsizliğin yaşandığı ve bu geçimsizliğin kadından kaynaklandığının ispat edilemediği gerekçesiyle davacının birleşen davasının reddine karar verildiği, ... erkek vekili birleşen dava dilekçesinde; müvekkili lehine müvekkiline evliliğin sağlayacağı menfaatleri gözönünde bulundurularak yaptığı yemekli düğün, ev eşyaları, evin tadilatı, son biraya gelişlerinde davalının isteği ile yeni ev kiralanması ve yeni eşyalar alınması gibi masraflarının giderilmesi için 50.000,00 TL maddî tazminata karar verilmesini talep ettiği, erkek tarafından kesin süre içinde harç yatırılmadığı,ancak İlk Derece Mahkemesince yapılan ihtaratta, davacı-davalının yatırması gereken harç miktarının açıkça belirtilmediği gibi, ihtarata uymamanın sonuçları tereddüte yer vermeyecek şekilde açıklanmadığından, yapılan ihtaratın geçersiz olduğu, bu nedenle İlk Derece Mahkemesince davacı-davalının maddî tazminat talebi hakkında açılmamış sayılmasına karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu, davalı-davacı vekili İlk Derece Mahkemesinin 28.06.2019 tarihli duruşmasında, karşı davanın boşanmaya yönelik olmadığını, ziynet alacağına yönelik olduğunu, davacı-davalının boşanma talebini kabul ettiklerini, müvekkili tarafından ayrıca harcı ödenerek açılan bir boşanma davası olmadığını açıkça beyan ettiği gibi, ilk derece mahkemesinin 13.03.2020 tarihli duruşmasında da; asıl ve birleşen davanın reddine, ziynete ilişkin karşı davanın kabulüne karar verilmesini talep ettiği, bu nedenle davalı-davacı vekilinin karşı davası boşanmaya ilişkin olmadığından, İlk Derece Mahkemesince karşı dava yönünden boşanmaya ilişkin karar verilmemesinde hukuka aykırılık bulunmadığı, ziynet eşyası alacağı yönünden yapılan incelemede; davalı-davacı karşı dava dilekçesinde, düğünde müvekkiline takılan 17 adet bilezik, 2 adet cumhuriyet altını, 6 adet Ata lira, 4 yarım altın, 50 adet çeyrek altın, 1 adet altın set ve 1 adet altın isimlik kolyenin müvekkiline aynen iadesine, mümkün olmadığı takdirde 50.000 ,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka mevduat faizi ile davacı-davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava ettiği,dinlenen tanıkların ziynet eşyasına ilişkin beyanda bulunmadıkları, İlk Derece Mahkemesince davalı-davacı kadın vekiline yemin delilinin hatırlatıldığı, davalı-davacının yemin teklifi ... erkek tarafından kabul edilerek, mahkemenin 28.06.2019 tarihli duruşmasında ... erkeğin düğünde davalı-davacı kadına yaklaşık 8 adet bilezik, 4 adet yarım altın, 24 tane çeyrek altın takıldığını, bunların dışında başka altın takılmadığını, bu altınların tamamının en son barışmalarından sonra ev açmak ve eve eşya almak için bozdurduğu şeklinde yemin ettiğinin anlaşıldığı, talep edilen diğer altınların varlığı ve ... tarafından alındığı ispatlanamadığından, İlk Derece Mahkemesince davacı-davalının yemini doğrultusunda davanın kısmen kabulü ile kararda belirtilen ziynetlerin aynen veya bedelleri toplamı olan 18.800,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacı-davalıdan alınarak davalı-davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle; davacı-davalının maddî tazminata yönelik istinaf talebinin kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının maddî tazminata ilişkin kısmının kaldırılmasına, maddî tazminat talebi yönünden yatırılması gereken harç miktarı açıkça belirtilerek ve ihtaratın sonuçları tereddüte yer vermeyecek şekilde açıklanarak ihtarat yapılması, sonucuna göre görev hususu da göz önünde bulundurularak davacı-davalının maddî tazminat talebi yönünden yeniden karar verilmek üzere Mahkemesine gönderilmesine, erkeğin diğer, kadının ise tüm istinaf taleplerinin esastan reddine, ziynet alacağı davası ve erkeğin maddî tazminat talebi yönünden verilen gönderme kararı yönünden kesin, diğer yönlerden temyiz yolu açık olmak üzere karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı-davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; davacı-davalının davasına cevap olarak boşanma talebini kabul ettiklerini, karşı davanın ziynet eşyaları yönünden kısmen kabulüne karar verildiğini, verilen kararının eksik inceleme ile hatalı olarak verildiğini, ... tarafından açılan davaya verilen cevap dilekçesinde tarafların boşanmalarına karar verilmesinin talep edildiğini, boşanmaya karar verilmesi gerekirken tarafların karşılıklı boşanma taleplerinin reddine, karşı davanın kısmen kabul edilmesinin eksik ve hatalı olduğunu, maddî tazminat hakkında verilen gönderme kararının haksız olduğunu, bu nedenle mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi yönünden temyiz kanun yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; erkeğin boşanma davasının reddi şartlarının oluşup oluşmadığı, kusur belirlemesi, delillerin takdirinde hata edilip edilmediği, ziynet alacağı davasının reddedilen kısmının Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihindeki altın kuru üzerinden hesaplanan Türk Lirası karşılığının temyiz kesinlik sınırının üstünde kaldığı anlaşılmakla; ziynet alacağı davasının reddedilen kısmının ispatlanıp ispatlanmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 190 ncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun’un 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkraları, 220 nci, 222 nci ve 226 ncı maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-davacı kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

07.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.