"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1700 E., 2023/71 K.
DAVA TARİHİ : 21.02.2015
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hükümtesisi
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 1. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2016/1067 E., 2022/310 K.
Taraflar arasındaki tapu iptal ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Kararın davalılar vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen esastan reddi ve kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava davacı ile davalı ...'ın 11.10.2013 tarihinde Bosna'da bu ülke yasaları tarafından tanınan imam nikahı ile evlendiklerini, 19.01.2014 tarihinde Türkiye'de resmi nikah yaptıklarını, resmi nikah öncesi de birlikte oturmaya başladıklarını, erkeğin, kadının oturduğu daireye taşındığını, alt katta içinde kiracı olan daireyi de erkeğin satın aldığını, satın aldığında içinde kiracı bulunan dairden kiracı çıkınca dava konusu olan İnnovia 2 sitesi, D blok daire 61'de bulunan daireye taşındıklarını ve bu evde oturmaya başladıklarını, erkeğin ... 1. Aile Mahkemesi 2014/523 Esas sayılı dosyasında akıl hastalığı nedeniyle evliliğin nispi butlan ile iptali davası açtığını, davalı erkeğin aile konutu olan daire 61'deki taşınmazı davacı kadının rızasını almadan yeğeni olan diğer davalı ...'a mal kaçırmak için muvazaalı olarak sattığını, davacı kadın işte iken bir kısım eşyaları da boşalttığını, davalı ...'in tarafların aile olduğunu bildiğini, eş rızası alınmadan taşınmazı satın aldığını, iyi niyetli olmadığını, en son da davalı erkeğin birkaç hafta önce eve gelip evin kilidini değiştirdiğini, davacı kadının birkaç haftadır konuta giremediğini, aile konutu olan İnnovia 2 sitesi D Blok K:17 Daire 61'deki satışın muvazaalı olup mal kaçırma kastının olduğunu belirterek davanın kabulü ile davalı ... adına olan tapu kaydının iptali ile davalı ... adına tesciline, taşınmazın tapu kaydına 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 194 üncü maddesi uyarınca aile konutu şerhi işlenmesine karar verilmesini, butlan ve boşanma talepleri yanında talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; dava konusu olan daire 61'de tarafların hiçbir zaman oturmadıklarını, tarafların 65 nolu dairede yaşadıklarını,dava konusu daireyi alırken kiracı olduğunu ve hep kiracının oturduğunu, davalının kanser tedavisi için evi sattığını, psikolojik rahatsızlığının evlendikten 3 gün sonra arttığını, bu arada davalının evi satması nedeniyle davacının olumsuz tavır gösterdiğini, bu nedenle 08.04.2014 te davalının evden ayrıldığını, evin satılmasından sonra davacının kiracıyı çıkartıp 61 nolu daireye taşındığını, nüfusa da gidip adresleri daire 61'e geçirdiğini,konutu aile konutu gibi göstermeye çalıştığını, oysa dairenin 21.02.2014 tarihinde davalı ...'e satıldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı ... cevap dilekçesinde;dava konusu taşınmazın tarafların ortak konutu olmadığını, taşınmazın diğer davalı tarafından evlilik öncesinde alındığını, davalı ... taşınmazı satın aldığında kiracı oturduğunu, sonrasında da oturmaya devam ettiğini, davacı ile davalı ...'ın ise 65 nolu dairede oturduklarını belirterek davanın reddine kararı verilmesini talep etimşitir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
1.İlk Derece Mahkemesinin 27.02.2015 tarih 2015/239 Esas, 2015/186 Karar sayılı kararı ile evliliğin iptali ve boşanma davasından tefrik edilen tapu iptal ve tescil talebi yönünden görevsizlik kararı verilerek asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu belirtilmiştir. Kararın davacı vekilince temyizi üzerine Dairemizin 01.06.2016 tarih 2016/519 Esas, 2016/10795 Karar sayılı karar ile davaya bakma görevinin aile mahkemesinde olduğu gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.
2.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın muvazaa nedeniyle ... adına olan tapu iptal ve davalı ... adına tescil talebine ilişkin davanın boşanma ve aile konutu şerhine ilişkin davadan tefrikine karar verilerek yapılan yargılamasında; tarafların ... 1. Aile Mahkemesinin 2014/523 Esas, 2017/191 Karar sayılı kararı ile boşanmalarına karar verildiği, boşanma kararının 28.04.2017 tarihinde kesinleştiği, Nüfus müdürlüğünden gelen yazı cevabına göre tarafların dava konusu taşınmazı evlilik birlikleri içinde aile konutu olarak kullandıkları, taraflar arasında geçimsizlik ve fiili ayrılık gerçekleşince davalı eş ...'ın aile konutu olarak kullanılan taşınmazı kız kardeşi olan ...'a devrettiği, davalı ...'in buranın aile konutu olduğunu bilmesinin hayatın olağan akışına uygun olduğu, konutun devrinden davacı eşin haberdar olmadığı ve rızasının bulunmadığı belirlenmiş olduğu ancak yargılama sürecinde evlilik birliği boşanma ile sona erdiğinden 4721 sayılı Kanun'un 194 üncü maddesinin aile konutuna sağladığı korunmanın da sona erdiği ve diğer eşin rızası alınmadan yapılan tasarruf işleminin yapıldığı andan itibaren geçerlilik kazanacağı, tarafların evlilik birlikleri boşanma ile sona erdiğinden dava konusu taşınmazın aile konutu olma niteliğini kaybettiği anlaşılmakla davanın konusu kalmadığı, taşınmazın devir tarihi olan 21.02.2014 tarihinde aile konutu olarak kullanıldığı anlaşıldığından yargılama giderlerinin davalılar üzerine bırakılması gerektiği gerekçesi ile tarafların boşanmaları sebebiyle dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, davacı yararına vekâlet ücretine, davalılar aleyhine yargılama giderine hükmedilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; taraflar arasında geçen evliliğin iptali ve boşanma davasında dava konusu taşınmazın aile konutu olmadığına karar verildiği ve bu kararın onanarak kesinleştiğini, taşınmazın aile konutu olarak kullanılmadığının başka mahkeme kararı ile sabit olduğu halde işbu dosyada verilen kararın hatalı olduğunu, kararın gerekçesinin hatalı olması nedeniyle yargılama gideri ve vekâlet ücretine de aleyhe karar verildiğini, davacının davayı açmakta hukuki yararının olmadığının ortada olduğunu, davanın reddine karar verilmesi gerektiği belirterek kararın gerekçesi ve vekâlet ücreti ve yargılama gideri yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2. Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; taraflar arasında geçen evliliğin iptali ve boşanma davasında dava konusu taşınmazın aile konutu olmadığına karar verildiği ve bu kararın onanarak kesinleştiğini, taşınmazın aile konutu olarak kullanılmadığının başka mahkeme kararı ile sabit olduğu halde işbu dosyada verilen kararın hatalı olduğunu, kararın gerekçesinin hatalı olması nedeniyle yargılama gideri ve vekâlet ücretine de aleyhe karar verildiğini, davacının davayı açmakta hukuki yararının olmadığının ortada olduğunu, davanın reddine karar verilmesi ve taşınmaz üzerindeki ihtiyati tedbirin kaldırılması gerektiğini belirterek kararın gerekçesi, vekâlet ücreti ve yargılama gideri ve ihtiyati tedbir kararı yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile ... 1. Aile Mahkemesinin 2014/523 Esas 2017/191 Karar sayılı kararında açılan boşanma ve aile konutu şerhi konulmasına ilişkin davada tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'ilerine karar verilmiş olup davacının aile konutu şerhi konulmasına yönelik talebinin ise reddine karar verildiği, kararın istinaf edilmesi üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesinin 2017/1430 Esas 2018/924 Karar sayılı kararında, yargılama sırasında kadın tarafından taşınmazın aile konutu olduğu ispat edilemediği gibi boşanma kararı istinaf edilmediği için 28.04.2017 tarihinde boşanma hükmü kesinleştiğinden 4721 sayılı Kanun'un 194 üncü maddesinde belirlenen korunmaya değer yararın ortadan kalktığı belirtilerek kadının aile konutuna yönelik istinaf talebinin reddine karar verildiği, kadın tarafından diğer temyiz talepleri yanında aile konutu şerhi yönünden de temyiz kanun yoluna başvurulduğu, Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 02.07.2019 tarih 2018/8110 Esas 2019/7973 Karar sayılı ilamıyla temyiz talebinin reddi ve kararın onanmasına karar verildiğinin anlaşıldığı, bu halde Mahkemece boşanma kararı kesinleştiğinden davanın konusuz kaldığı gerekçesi ile karar verilmesine yer olmadığına dair kararı yerinde ise de, dava konusu taşınmazın satışı sırasında aile konutu olduğu davacı tarafça ispatlanamadığından, dava tarihi itibariyle davacının dava açmakta haksız olduğu gözetilmek suretiyle yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılması ve davalılar lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiği, Mahkemece tefrik kararı öncesinde dava konusu taşınmaz üzerine ihtiyati tedbir talebinin kaldırılması gerektiği gerekçesi ile davalıların yargılama gideri ve vekâlet ücretine yönelik istinaf talepleri ile davalı ...'nın ihtiyati tedbire yönelik istinaf talebinin kabulü ile kararın ilgili bentlerinin kaldırılmasına, yerine yeniden hüküm kurulmasına, davalılar lehine vekâlet ücretine ve davacı aleyhine yargılama giderlerine hükmedilmesine, dava konusu taşınmazın 3.şahıslara devir ve temlikinin önlenmesine ilişkin ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; davacı aleyhine vekâlet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesine ilişkin gerekçenin kararda açıklanmadığını, davanın maktu harç ödenerek açıldığını, nispi vekâlet ücreti hesabında harca esas değerin ne olduğunun anlaşılamadığını, dava konusu dairenin aile konutu olduğunun ispatlandığını, bu nedenle aleyhe yargılama gideri ve vekâlet ücretine hükmedilemeyeceğini, aleyhe olan yönler bakımından kararın bozulması gerektiğini belirterek taşınmazın aile konutu olarak kabul edilmemesi ve aleyhe hükmedilen vekâlet ücreti ve yargılama gideri yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacının dava tarihi itibariyle dava açmakta haklı olup olmadığı, bu bağlamda yargılama giderleri ve vekâlet ücretine yönelik kurulan hükmün yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 323 üncü, 326 ncı, 331 inci maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanun'un 194 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
11.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.